15 Mayıs 2007 00:00

bakın şu cemal şen’in yaptığına...

Türkiye’de ‘gerçek demokrasi’nin hayata geçmesinde onun acayip önemli bir katkı payı vardır. O ki, bir devri kapatıp yeni bir devri açandır. (Onun gelmesiyle tek parti dönemi kapandı ya, onu diyorum...)

Paylaş

“Türkiye’de ‘gerçek demokrasi’nin hayata geçmesinde onun acayip önemli bir katkı payı vardır. O ki, bir devri kapatıp yeni bir devri açandır. (Onun gelmesiyle tek parti dönemi kapandı ya, onu diyorum...) O ki, bugünkü ekonomik krizlerde, özelleştirme batağında, NATO’ya üye olup Kore’de yok yere bir sürü genç insanın ölümünde, Amerika’yla olan göbek bağında ve de tavan yapmış “bırakın yapsın, bırakın geçsin”ci liberalizmde 1 numaralı alamet-i farikadır.” desek, herhalde abartmış olmayız. Ya da oluruz... (Ne farkeder ki! Abartsak n’olur, abartmasak n’olur!) Celal Bayar onu kurarken “CHP’nin altı parmak solundadır” ifadesini kullanmıştır. (Altı parmak! Neden beş değil de, altı?) Bazı CHP’li “solcu” vekiller de bu makarnayı yeyip koşa koşa ona gelmiştir. O demirdendir! O kırdır! O attır! O, demir kırattır! Evet, malumunuz üzere anlı şanlı Demokrat Parti’den bahsediyoruz. Adnan Menderes adında biçimleşen Demokrat Parti’den...
Adnan Menderes ve arkadaşlarının Yassıada’daki idamından sonra, ta ki 1992’ye kadar, Demokrat Parti ismi siyasi arenadan resmi olaraktan silinmişti. (Ama demirkırat, Sülüman Demirel öncülüğünde, önce Adalat Partisi, 80’den sonra da Doğru Yol Partisi adında yaşatıldı, demirkıratın yemi, suyu eksik edilmedi.) 1992 oğul Menderes Demokrat Partiyi tekrardan kurdu. Fakat bu girişim pek de ses getirmeyince (sanırım) parti fesh edildi. (En azından ben öyle biliyorum.)
Cumhurbaşkanlığı seçimleri gerçekleştirilemeyip, 22 Temmuz’da genel seçime gidilmesine karar verilince, siyasi arena birden kımıl kımıl oldu. Ankara’daki ve İstanbul’daki cumhuriyet mitinglerinden de gaza gelen CHP ve DSP birbirine göz kırpmaya başladı. 40 yıldır birleşemeyen partilere ne oluyordu böyle... Ve Mehmet Ağar’lı DYP ile Erkan Mumcu’lu ANAP da seçim için birleşme kararı aldı. Bir dayanışma, bir dayanışma, sormayın... (Bir söylentiye göre ANAP ve DYP’nin yeni oluşumlarının amblemi “kamyonun altına giren bir mercedes otomobil” olacakmış...) Bu iki parti de kendi tarihlerine bir atıfta bulunarak Demokrat Parti çatısı altında birleşmeye karar verdiler. İşte tam bu noktada Cemal Şen adlı bir vatandaş yaptı yapacağını! İçişleri Bakanlığına başvurup “Demokrat Parti” ismini üzerine aldı. Peki kimdi bu Cemal Şen? Ve ne istiyordu bu demokrat insanlardan? Cemal Şen belki sadece ve sadece bir kurnazdı. Belki de Demokrat Parti’ye gıcığı olan bir vatandaşımızdı! Bu bir şeyi değiştirmiyor. Şimdi, Ağar ve Mumcu seçime hangi adla gireceklerini tartışıyorlar. Bakalım daha neler göreceğiz bu seçimlerde...
M. Öner
ÖNCEKİ HABER

maç

SONRAKİ HABER

Milliyetçilik ele alındı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...