21 Mayıs 2007 00:00
GÜNDÖNÜMÜ
En çok tartışılan davaların başında yer alan Şemdinli davasında yeni bir aşamaya gelindi. Şemdinlide neler olmuştu, anımsayalım
En çok tartışılan davaların başında yer alan Şemdinli davasında yeni bir aşamaya gelindi. Şemdinlide neler olmuştu, anımsayalım.
Şemdinlide bir gün Umut Kitabevine bir bomba atılmış, bir kişi ölmüş; bombayı atan kişi, halk tarafından kovalanırken yol kenarında kendisini bekleyen bir otomobile binerken yakalanmıştı.
Bombacıyı bekleyen otomobilde iki kişi daha vardı ve bunlardan biri, otomobilin bagajından silah almaya çalışırken halk tarafından engellendi.
Halk, otomobili içindekilerle birlikte korumaya alarak olay yerine çağrılan polise teslim etti. Bu arada araçtaki kişilerin astsubay rütbeli askeri personel, yanlarındaki üçüncü kişinin de PKK itirafçısı Veysel Ateş olduğu belirlenmiş; astsubayların aracından, bombalanan kitabevinin krokisinin ve birçok isim ve adresin yer aldığı bir ajanda çıkmıştı.
Bu şahısların yakalanmasından önce Şemdinli ve çevresinde çok sayıda patlama olmuş, onlar yakalandıktan sonra bombalamalar birden durmuştu.
Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Y. Büyükanıt, o tarihte yakalanan astsubaylardan Ali Kaya için Kendisini tanırım. İyi çocuktur demişti.
Olay yerinde, savcı keşif yaparken güvenlik güçleri halkın üzerine ateş açtı. Keşif tamamlanamadı.
Hazırladığı iddianamede Büyükanıt ile bağlantıdan söz eden savcı Ferhat Sarıkaya görevden uzaklaştırıldı.
Bu arada TBMMde kurulan Şemdinli Araştırma Komisyonuna verdiği ifadesinde sorulan soruya Hırsız evin içindeyse kilit işe yaramaz diye cevap veren Emniyet İstihbarat Daire Başkanı da görevinden alındı.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Kimse kahramanlık yapmaya kalkmasın dedi.
Yargılamayı yapan Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi, astsubay sanıklar Ali Kaya ve Özcan İldenizi, 36 yıl 10ar ay hapis cezasına çarptırdı.
Büyükanıt bu defa, Genelkurmay Başkanı sıfatıyla bir konuşmasında Şemdinlide bir hukuk cinayeti işlendi dedi.
Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, mahkemenin kararını; Varsayıma dayalı ve Hukuki dayanağı yok diyerek eksik soruşturma gerekçesiyle bozdu.
Bozma kararını değerlendiren sanık avukatı Vedat Gülşen: terörle mücadele eden askeri güçlerin bu görevleri dolayısıyla işlenmiş suçlara da emsal bir karar çıkmıştır. Bu çok önemlidir. Bu karar ile bir ilk yaşanmış oluyor. Devletimize hayırlı olsun dedi.
Devam eden bir dava hakkında görüş bildiren sıradan vatandaşlar yargıyı etkilemeye teşebbüs suçundan yargılanırken, Kara Kuvvetleri Komutanının, Genelkurmay Başkanının ve Adalet Bakanının sözleri, yargıyı etkilemeye teşebbüs sayılmadı.
Değerlendirmeyi size bırakarak Türkiyenin siyasal sözlüğünü okuyalım.
Yerli ve yabancı tekeller: Daha çok kâr uğruna tüm değerleri tüketebilen, işçilerin emeğini sömürerek canlarını alarak varlığını sürdüren, küresel ısınmanın baş sorumluları, çevreyi ve doğayı yok etme pahasına daha çok kazanma heveslisi; vatanı, milleti, ahlakı olmayan sermayenin sahipleri.
AKP, ANAP, DYP, MHP, GP, CHP, DSP vb.: ABD, AB, Dünya Bankası, IMF ve Dünya Ticaret Örgütü ile yerli ve yabancı tekellerin çıkarlarına uygun politikaların uygulanmasında ülkenin limanlarının, enerji ve haberleşme tesislerinin, taşının toprağının babalar gibi satılmasında birleşen, bunları yaparken kimi dinsel değerleri, kimi milliyetçiliği ve laikliği siyasal araç olarak kullanan, Kürtlerin ve emekçilerin temsilcilerinin Meclise girmesini önleme adına seçim barajlarını korumak için çırpınan; özelleştirmeci, kimi din devletini, kimi laiklik adı altında devlet dinini savunan, sağ veya sol görünümlü sermaye partileri.
İşçiler ve emekçiler: Boğazlarından geçen her lokma, analarının ak sütü kadar temiz olan; demokrasi, barış, kardeşlik, eşitlik ve özgürlük isteyen; paylaşımcı, eskiyi yıkıp yeniyi kurma yeteneğine sahip, en önemli ihtiyacı birlik olan toplumsal sınıf ve katmanlar.
Emek ve Demokrasi Cephesi: Sendikalar, kitle örgütleri, emekten, barıştan ve demokrasiden yana partilerin zaman yitirmeden oluşturmaları gereken cephe.
Bağımsızlık ve demokrasi: İşçi sınıfı ve emekçilerin gerçekleştireceği idealler.
Hasan Hüseyin Evin