22 Mayıs 2007 00:00
GÜNCEL
Seçimler yaklaştıkça demokrasi güçlerinin birlik yaparak seçime girmesi isteği çok çeşitli çevrelerden daha yüksek bir sesle dile getirilmeye başlandı.
Seçimler yaklaştıkça demokrasi güçlerinin birlik yaparak seçime girmesi isteği çok çeşitli çevrelerden daha yüksek bir sesle dile getirilmeye başlandı.
Ne denir? Aklın yolu birdir.
DTP, EMEP, ÖDP, SDP ve diğer demokrasiden yana partiler, kitle örgütleri, Alevi örgütleri, aydınlar, sendikalar vd. güçlerini birleştirerek, bağımsız adaylarla seçimlere girmelidir.
Bu ittifak 22 Temmuza kadar değil, sonrası da devam etmelidir.
Ufkunu sadece 22 Temmuz ile sınırlayanlar, hatalarını anladıklarında çok geç olacaktır.
Daha ittifak oluşmadan 3 Kasım 2002 öncesi Emek, Demokrasi, Barış Blokunun yarattığı heyecana benzer bir heyecan gözle görülebiliyor.
22 Temmuz öncesi böyle bir birlik oluşmazsa, 23 Temmuz sonrası ayrılıklar kolay ortadan kaldırılamayacak kadar derin olacaktır.
Kişisel ve grup çıkarlarının asgariye indirilmesi gereken bir sürecin içindeyiz. Bu süreçte kazanç da, kayıp da hepimizin, emekçi halkın kazancı ve kaybı olacaktır.
Adayların belirlenip başvuru yapılmasına on beş gün kaldı. Zaman kısa ama birlik için yeterlidir.
23 Temmuz günü demokrasi güçlerinin TBMMde bir grup oluşturması küçümsenmeyecek olanaklar yaratacaktır. Bu olanaklarla, demokrasi güçlerinin örgütlü birliği emekçiler için gerçek bir seçenek durumuna gelecektir.
Herkesin bildiklerini tekrarlayarak yeni bir şey söylemedik belki ama tarihi bir görev olarak bunları bir daha söylemek gerekiyordu.
Kamil Tekin Sürek