24 Mayıs 2007 00:00
Halka bomba infial yarattı
Ankaranın en işlek semti Ulustaki Anafartalar Çarşısında, 6 kişinin ölümü, 100ü aşkın kişinin yaralanmasına yol açan patlama, Ankarada infial yarattı. Çeşitli kesimlerden örgüt, parti başkan ve temsilcileri olay yerine gelerek tepki ve üzüntülerini bildirirken, esnaf da patlamanın hasarlarını gidermeye, dükkanlarını düzenlemeye çalıştı.
Ankaranın en işlek semti Ulustaki Anafartalar Çarşısında, 6 kişinin ölümü, 100ü aşkın kişinin yaralanmasına yol açan patlama, Ankarada infial yarattı. Çeşitli kesimlerden örgüt, parti başkan ve temsilcileri olay yerine gelerek tepki ve üzüntülerini bildirirken, esnaf da patlamanın hasarlarını gidermeye, dükkanlarını düzenlemeye çalıştı. Ankara Valisi Kemal Önal, patlamanın, Güven Akkuş adlı canlı bomba tarafından gerçekleştirildiğini açıkladı.
Ankaranın Ulus semtindeki Anafartalar Çarşısı önündeki patlamanın enkazları, dün gün boyunca temizlendi.
Büyük bir infial yaratan patlamanın ardından bölge, dün siyasilerin, insan hakları örgütlerinin, çeşitli kesimlerin uğrak yeri oldu. Polis, çarşı önündeki yolun giriş ve çıkışlarında çekilen şeritlerin etrafında vatandaşların girmelerine engel olurken enkaz kaldırma çalışmaları, gün boyunca sürdü. İtfaiye ekipleri de çevreyi yıkayarak patlamanın izlerini temizlediler.
Dün sabah saatlerinde olay yerine gelen Ankara Ticaret Odası Başkanı (ATO) Sinan Aygünün esnafa dağıttığı bayraklar, tüm dükkanlara asıldı. Çarşının ön cephesine de ATO imzalı Yıkılmadık, ayaktayız pankartı asıldı. ATO, 1964 yılında hizmete giren Anafartalar Çarşısı için cumartesi günü, mehter takımlı ikinci bir açılış gerçekleştirecek.
Ağar: Ateşle oynanıyor
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar da olay yerinde incelemelerde bulunduktan sonra yaptığı açıklamada, Bir tavır, tarz değişikliği görülüyor ancak bu, alevle oynamaktır; ateşle oynamaktır dedi. Ağar, Düz ovada siyaset açıklaması yapmıştınız. Bu görüşünüz devam ediyor mu sorusuna, Evet, işte bunun için yanıtını verdi.
Sorumlular yakalanmalı
İHD Genel Başkanı Yusuf Alataş, Mazlum-Der Genel Başkanı Ayhan Bilgen, TİHV Başkanı Yavuz Önen, Helsinki Yurttaşlar Derneği Başkanı Bülent Atamer, dernek üye ve yöneticileri ile birlikte olay yerine gelerek saldırıyı kınadılar. Polis tarafından güvenlik gerekçesiyle esnafın içine alınmayan insan hakları savunucuları, Ulus Çarşısının arkasında açıklama yaptılar. Ortak metni okuyan Alataş, eylemin insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunu ve saldırıyı şiddetle kınadıklarını, lanetlediklerini açıkladı. Alataş, eylemin Türkiyede önemli siyasi ve toplumsal gerilimlerin yaşandığı, halkın kamplara bölünmek istendiği ve seçimler dolayısıyla önemli bir demokrasi sınavından geçildiği bir dönemde yapılmasının, hedefin demokrasi, insan hakları ve toplumsal barış olduğunu gösterdiğini söyledi. Sorumluların bir an önce yakalanıp yargı önüne çıkarılmasını isteyen Alataş, insan hakları kuruluşları olarak, terör ve şiddetle mücadelenin demokrasiden, hukukun üstünlüğünden, insan hakları ve toplumsal barıştan geçtiğine inandıklarını ifade etti. Alataş, İnsanlığa karşı işlenmiş bu saldırı vesilesiyle, toplumsal gerilimi artıracak, kamplaşmalara yol açacak, insan haklarına, demokrasiye zarar verecek tutum, davranış ve söylemlerden kaçınılmasını istedi.
Sönen yaşamlar
Saldırıda yaşamlarını yitirenlerin İsa Kalkış (19), Serdar Karayiğit (simitçi), Bilal Genç (memur), Muzaffer Savaş (memur), Tuba Yomi (tezgahtar), Serhat Kanat (esnaf) olduğu açıklandı. Edinilen bilgilere göre Muzaffer Savaş, cuma günü evleneceği için damatlık elbise almak için çarşıya gitmişti. Çarşı esnafından Serhat Kanatın da 15 gün sonra nişanlanacağı, Serdar Karayiğitin ise çarşı önünde açtığı tezgahında simit satarak geçimini sağlamaya çalışan, evli ve iki çocuk babası olduğu öğrenildi. İsa Kalkırın da yine çarşıda bir düğme dükkanında çalıştığı açıklandı.
Ankara Valiliğinden yapılan açıklamada, patlama sonrası Ankarada çeşitli hastanelere kaldırılan yaralı sayısı 102 oldu. Bunlardan 39u taburcu edilirken, durumu ağır olan 10 kişinin tedavilerinin sürdüğü açıklandı.
Terör zirvesi toplandı
Patlamanın ardından dün Başbakanlıkta Terör Zirvesi toplandı. Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcıları Abdüllatif Şener ve Mehmet Ali Şahin, İçişleri Bakanı Osman Güneş ve Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kaan Köksalın katıldığı toplantıda, Emniyetin üst düzey yöneticileri de yer aldı. Toplantıda ayrıca Genelkurmay 2nci Başkanı Orgeneral Ergin Saygun ile Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Işık Koşaner de yer aldı. Zirvenin ardından Başbakanlık önünde açıklama yapan Ankara Valisi Kemal Önal, patlamanın, canlı bomba nedeniyle olduğunu açıkladı. Önal saldırıyı, 1979 Sivas Zara doğumlu Güven Akkuş adlı kişinin düzenlediğini tespit ettiklerini, bu kişinin daha önce biri pankart asma, diğeri polise mukavemetten iki kez tutuklandığını söyledi.
Öte yandan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Ankara Cumhuriyet Savcılığının talebiyle Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesinin aldığı karar uyarınca televizyonlar, gazete ve dergilerde olay yeri görüntüleri ile fotoğrafların yayınlanmasına yasak konulduğunu duyurdu.
Kardeş kavgası amaçlanıyor
Mazlum-Der Genel Başkanı Ayhan Bilgen, saldırı ve sonrasına ilişkin gazetemize şu değerlendirmeyi yaptı:
Kürt-Türk çatışmasına ortam hazırlayacak açıklamalar yapılması bence; eylemin de aslında tam arzuladığı, Türkiyede bir kardeş kavgası, bir kaos ortamına hizmet edecektir. Bu konuda henüz hiç bulgu ve somut delillere ulaşılmadan bazı adreslerin gösterilmesi ya da adres yanıltmak, birtakım odakları saklamak açısından oldukça anlamlıdır. Bu konuda herkesin, çok daha sağduyu içeren yaklaşımlar ortaya koyması lazım. Aslında birbiriyle örtüşen başka şeyler de var. Hem terörle mücadeleden sorumlu koordinatörün görevden alınması, buna Kılınçın verdiği tepkinin şiddeti, hemen arkasından Baykalın olay yerinde, henüz bomba olup olmadığı bile tespit edilmemişken örgüt adresi gösterip hükümeti pazarlıkla suçlayarak, aslında bir tanımlama yapması, bütün o eylemin belki de amacına hizmet eden sorumsuz davranışlar olduğunu düşünüyorum.
(Ankara/EVRENSEL)