Buralara biz hayat verdik

Bugün semtin bazı mahallelerinde binaların yanına yöresine başka başka müteahhit levhaları çakılı durumda. Mesken Müdürlüğü’nün bir mahalleye gönderdiği mühendis, zamanında tanıtımını yapmak için bir tabela asan müteahhitin tabelasını görüyor ve fotoğrafını çekiyor. Mahalleli tapularını almak için başvurusunu yaptığında Mesken Müdürlüğü, fotoğrafı çekilen tabelayı göstererek “siz yerinizi vermişsiniz, tapuyu müteahhitler alacak” diye mahalleliyi geri çeviriyor. Mahalle muhtarları bu sorunu defalarca belediyeye iletmelerine rağmen bir çözüm bulanabilmiş değil.
Bu arada belediyenin bütün ölçümleri bitirdiği ve anakent belediyesine gönderdiği imar planları 1 ay içerisinde askıya asılacak. Bu bir ay içerisinde itiraz etme hakkı olan mahalleli şimdilerde yoğun bir çalışma içerisinde.
Alibeyköy’de halkın yaşadığı bu haksızlığa karşı 40’a yakın dernek, kurum ve siyasi parti bir araya gelerek bir komisyon oluşturdu. Komisyon 6 Şubat günü kalabalık bir şekilde Eyüp Belediyesi’ne gittiğinde, kadınlar en önde yer aldılar.
Oluşumdan geç haberdar olmuş ama haklarını almak için bundan sonraki çalışmalarda söz sahibi olmak isteyen Karadolap Mahallesi’nden kadınlarla görüştük.

Saadet Keser: 10 yıldır burada oturuyoruz. Tapu tahsisimiz var. Bunun tapu yerine geçmediğini yeni öğreniyoruz. Mark, dolar borçlanarak yaptık bu inşaatlarımızı. Madem öyle, başta bizlere hiç izin vermeyeceklerdi. Umutlarımız kırıldı.

Nurhayat Erdemir: Biz de on yıldır buradayız. Birkaç aile hep aynı yerde oturmak zorunda kaldık, diğer katları sonra yaptık. Vergilerimiz, her şey ödenmiş durumda. Çok çile çekerek oluşturduk bu evlerimizi. Bizim arsamızda sözüm ona kreş alanıymış. Hepsi hikaye, gerçek olan bizleriz burada hak sahibiyiz.

Sakine Dönmez: Bizler 30 yıldır buradayız. Köyümüz yakıldığında bizler sürgün hayatı gibi mecburen buraya gurbete geldik, burada hayata yeniden tutunmaya çalıştık. Başka yerlere, şehrin dışına sürülmek istemiyoruz. Buraları mahalle yapan bizleriz, buralara hayat veren de bizleriz. Senelerdir komşularımızla acılarımız, güzel günlerimizi paylaştık.

Şükriye Kandil: 1983 yılında geldik buraya. Su, yol yoktu. Evlerin harçlarını kendi alın terimiz kardık. Tenekelerle çok uzaklardan su taşıdık, her birimiz. Kolay mı bu emeğimizi unutmak. Tuğlaları sırtımda taşıdım. O zamanın parası 2000 liralık makbuz var elimde. Şimdi evlerimizi ellerimizden almak istiyorlar. Bizlere revamı bu? Biz bu 8 Mart mitingine, yani 11 Mart ‘ta kadınların Kadıköy’de yapacağı mitinge “Tapularımızı istiyoruz” diyerek katılacağız.

Hanım Yılmaz: Ben de 30 yıldır buradayım. İnşaat yapılırken hamileydim, o halimle susuz günlerde yaptık inşaatlarımızı. Borçlanarak tapu tahsis belgemizi aldık. Belediyeye borcumuz yok. Bugüne kadar Eyüp Belediyesi muhatap alıyordu, şimdi Büyükşehir’in yolunu gösteriyorlar. Olsun, biz haklarımızı aramak için her yere başvuracağız. Tapular hazır dediler, kandırıldık. Komşularımız ile elimizden geleni yapacağız. Biz işgalci değil, buralara hayat veren vatandaşlarız. Yaşam alalanlarımızı ellerimizden almalarına izin vermeyeceğiz.



TALEPLER ORTAK
Genel olarak Alibeyköy bölgesinin tapu sorunu var. Arazinin bir kısmı vakıf arazisi bir kısmı da Büyükşehir Belediyesine ait. Verilen mücadeleler sonucu tapular kısmen verilmeye başlandı ancak fiyatlar çok yüksek.
En küçük parsel 200 metre kare ve 70-80 bin lira. Vatandaş alamadığından dolayı müteahhite vermek zorunda kalıyor. Üç dört katlı evini yıkıyor, 1,5 daire karşılığında müteahhitlere veriyor. Tapuların emlak rayiç fiyatından verilmesi gerekir.
Yerleşim ve tapu tahsisleri olmasına rağmen, adaların üzerinde yeşil alan olarak gösterilen yerler var. Burada oturan insanlar mağdur.
Bölgemizde imar çok düşük. Böyle olunca vatandaş müteahhite veriyor mağdur oluyor. İmarların artırılması gerekiyor.
Burada bir önceki belediye döneminde yapılan birkaç katlı binalar var. Bunlar 2000 yılından sonra yapıldığı için tapuları verilmiyor ve insanlar kiracı durumuna düşürüldü. İnsanlar bu binaları kaçak yapmadı, önceki belediye bu binaları görmedi mi?