26 Mayıs 2007 00:00
Cana gelmesin, mal bulunur
Ankaranın en eski çarşılarından Anafartalar Çarşısı, bomba patlamasının üzerinden dört gün geçtiği halde henüz normale dönemedi. Dükkanlardaki tadilatlar dün de gün boyu sürerken, esnaf bugün yapılacak açılışa yetişmeye çalıştı.
Ankaranın en eski çarşılarından Anafartalar Çarşısı, bomba patlamasının üzerinden dört gün geçtiği halde henüz normale dönemedi. Dükkanlardaki tadilatlar dün de gün boyu sürerken, esnaf bugün yapılacak açılışa yetişmeye çalıştı. Yaşadıkları şokun hâlâ etkisinde olan esnaf, bir yandan normale dönmeye çalışırken bir yandan da can kayıplarından dolayı üzüntülü. Esnaf, Can kaybı olmasın, mal kaybı öyle ya da böyle bir şekilde karşılanır görüşünde.
Anafartalar Çarşısı önünde, 22 Mayıs akşamı saat 18.45te patlayan bombanın ardından çarşının önündeki cadde dün ilk kez trafiğe açıldı. Çarşıda ise hummalı bir çalışma gün boyunca devam etti.
Bombanın hemen önünde patlamasından dolayı tezgahtarı İsa Kalkırı kaybeden Moda Düğmenin sahibi Halil Tiryaki gazetemize yaptığı açıklamada duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Maddi kayıp önemli değil. Nasılsa, öyle ya da böyle karşılanır. Ama biz ölen çocuğumuza üzülüyoruz diyen Tiryaki, bombanın dükkanlarının tam önünde patladığını, üç çalışanın yaralandığını, İsanın ise yaşamını yitirdiğini anlattı. Üçü de hastaneye kaldırıldı diyen ve kendi elleriyle ambulansa koyduğu İsanın hastanede yaşamını yitirdiğini belirten Tiryaki, camın ön kısmındaki tezgahın daha fazla can kaybını önlediğini söyledi.
Oğlu yoğun bakımda
Çarşının girişinde sol tarafta üçüncü dükkan olan Didem Kuyumcu/Saatçinin sahibi Hakkı Bilgiç de oldukça üzgün. Olay sırasında dükkanda iki oğlunun bulunduğunu, birisinin halen hastanede yoğun bakımda olduğunu aktaran Bilgiç, patladı, geçti gitti derken, ne kadar maddi hasarları olduğunu henüz tespit edemediklerini söyledi. Diğer oğlu ile dükkanı yeniden düzenlemeye çalışan Bilgiç, her şeyi süpürüp bir yere doldurduklarını, onların tek tek ayrılmasından sonra ne kadar zararları olduğunun ortaya çıkacağını söylerken, yaralılar iyileşsin başka bir beklentimiz yok dedi. Oğuz adlı oğlunun hayati tehlikesinin olup olmadığını sorduğumuzda Bilgiç, İnşallah yoktur dedi.
Çarşının ön cephesinde, girişte sağ taraftaki Yüksel Bujiteri ve İtriyat da en çok hasar gören dükkanlardan birisi. Dükkanın kendisine ait olmadığını, ama 37 senedir burada çalıştığını, yetkili olduğunu belirten İlhan Bayhan ise şoku üzerinden atamamış. Olay anında dükkanda olduğunu, çarşının önündeki Pakistanlı gruba bakmak için dışarı çıktığını, dükkana dönmesinin ardından da patlamanın olduğunu anlatan Bayhan, Muazzam bir patlama oldu, dükkan başımıza çöktü. Bir ara gözümü açtım ortalık alev topu. Hemen kendimizi dükkanın dışına attık. Bir şey hissetme imkanı bile bulamadık, ne olduğunu anlayamadık. Esirgeyen Allah esirgiyor işte diye konuştu.
Esnaf yarınını göremiyordu
Dükkanın sigortalı olmadığını belirten ve zararlarının karşılanmasını isteyen Bayhan, Devlet destek çıksın, mağdur olmayalım dedi. Patlamanın etkisiyle uzun bir süre daha sıkıntı yaşayacaklarını, zaten öncesinde de durgunluk olduğunu aktaran Bayhan, son siyasi gelişmelerden dolayı esnafın geleceğini göremediğini, bir şey almak istediğini ancak yarın ne olacağını bilemediklerinden alamadıklarını söyledi. Çarşının çok hasar görmemesini sağlamlığına bağlayan Yusuf Yaman ise 1964te Almanlar tarafından yapılan çarşının, en son yıkılacak, hatta yıkılmayacak kadar sağlam olduğunu söyledi. 6 yıldır çarşının teknik işlerini yaptığını belirten Yaman, binanın zemininde çok büyük kolonları olduğunu anlattı.
1964 yılında hizmete giren Anafartalar Çarşısına, bugün saat 11.00de ikinci bir açılış yapılacak. (Ankara/EVRENSEL)
Hedef demokrasi
Ulustaki patlama Malatyadaki bazı örgütler tarafından ortak bir basın açıklamasıyla kınandı. Tek Gıda-İş, SES, İHD, EMEP, DTP ve ESP tarafından yapılan ortak açıklamayı İHD Malatya Şube Başkanı Şenel Karataş okudu. Karataş saldırının insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunu belirterek Eylemin, Türkiyede önemli siyasi ve toplumsal gerilimlerin yaşandığı, halkın kam plara bölünmek istendiği ve seçimler dolayısıyla önemli bir demokrasi sınavından geçtiği bir dönemde gerçekleştirilmiş olması, hedefin demokrasi, insan hakları ve toplumsal barış olduğunu göstermektedir. Ankarada atılan bomba, yaşam hakkına atılan bombadır dedi. Karataş, Belirsizliği hakim kılmaya çalışan odakların bu vahşi saldırısının asıl hedefi demokrasidir diye konuştu. (Malatya/EVRENSEL)
Sultan Özer