09 Haziran 2007 00:00

Çevre için ‘başkaldırın’

Çevre Mühendisleri Odası’nın sekretaryasını yürüttüğü TMMOB Çevre Sempozyumu başladı.

Paylaş

Çevre Mühendisleri Odası’nın sekretaryasını yürüttüğü TMMOB Çevre Sempozyumu başladı. “Çevre sorunlarının karşısında başınızı kuma gömmeyin” çağrısının yapıldığı sempozyumda, “Çevreye, doğaya ve ülke değerlerine saygılı bir siyasi iradeye ihtiyaç duyulduğu” vurgulandı. Sempozyuma Çevre ve Orman Bakanlığı’ndan katılım olmaması tepki topladı.
Milli Kütüphane Konferans Salonu’nda dün başlayan sempozyumun açılışında konuşan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Ethem Torunoğlu, kapitalist sömürü sisteminin yansıması olan politikalarla doğal varlıkların tüketilmekte olduğunu kaydetti. Torunoğlu, “Kapitalist kalkınma modeli karşımıza nükleer santral yatırımları, Ulla Gemisi, Asbestli Otoban Gemisi, Bergama’da siyanürlü altın işletmeciliği, Maraş’ta çimento fabrikaları, Trakya’da plansız sanayileşme, Brezilya’da ormanların yağmalanması, Hindistan’da sel felaketleri, Afrika’da açlık ve yoksulluk olarak çıkmaktadır” dedi. Sempozyumda bu sorunların ve yapılan yanlışların üzerine gitmeyi hedeflediklerini kaydeden Torunoğlu, daha güzel bir dünyaya duydukları umudu, bilimle birleştirerek çözüm önerileri üreteceklerini kaydetti.
Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ertuğrul Ünlütürk de insanlığın, “aşırı tüketim, fosil yakıtlar, küresel ısınmaya dayalı iklim değişikliği, nükleer enerji, yoksulluk, savaş, nüfus artışı ve su kıtlığı” gibi risklerle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Özellikle küresel ısınmanın giderek arttığına işaret eden Ünlütürk, Kyoto Protokolü’nün mevcut haliyle bu sorunu çözmekten uzak olduğunu söyledi. Ünlütürk, küresel ısınmayı tetikleyen sera gazı emisyonlarının denetim altına alınması amacıyla ortaya çıkan Kyoto Protokolü’nün neoliberal projenin bir parçası haline geldiğini ve emisyon kotalarının ticaret konusu yapıldığını vurguladı.
‘AKP ihanet etti’
Ünlütürk, dünya çapında yaşanan ekolojik krizden Türkiye’nin de payını aldığını dile getirdi. AKP Hükümeti’nin talan yasaları çıkardığını ve hukuk dışı uygulamalara başvurduğunu kaydeden Ünlütürk, “AKP Hükümeti’nin bu uygulamaları doğaya, çevreye ve doğal varlıklarımıza karşı topyekün saldırıdır; ülkemize, yaşama ve halkımıza ihanettir” dedi. AKP Hükümeti’nin Nükleer Yasası’nı çıkardığını, ormanları, doğal kaynakları ve ülke varlıklarını talan ettiğini, kamu yararını hiçe saydığını, çevre suçlarına gizli af getirdiğini anımsatan Ünlütürk, AKP’nin son olarak da yabancı mühendislerin Türkiye’de denetimsiz çalışmalarına olanak veren yasayı çıkardığını söyledi. Cumhurbaşkanı tarafından veto edilen bu yasanın bir daha gündeme getirilmemesini isteyen Ünlütürk, “Bilinmelidir ki, bu ülkenin yabancı mühendislere ve mimarlara ihtiyacı yoktur. Bu ülkenin sadece ülke onurunu ve değerlerini koruyacak siyasi iradeye ihtiyacı vardır” dedi. Çevre mühendislerinin yüzde 25’inin işsiz olduğunu, yüzde 25’inin de mesleği dışında bir işte çalıştığını bildiren Ünlütürk, “Çevreye, doğaya ve ülke değerlerine saygılı ve iyi niyetli bir siyasi iradenin, meslektaşlarımızın birikimden rahatlıkla yararlanabileceği, birçok çevre sorununa çözüm getirebileceği açıktır” diye konuştu.
‘Çevre politikası gerekiyor’
TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı da çevre krizinin giderek derinleştiğini vurgulayarak, “Sürdürülebilir bir büyüme ve kalkınma, sürdürülebilir bir çevre politikası ile gerçekleşmelidir” dedi. Soğancı, sempozyumda kamu yararını öne çıkaran bir çevre politikasının ipuçlarının çıkarılacağını ve geleceğe yönelik önemli bir adım atılacağını söyledi. Açılış konuşmalarının ardından Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ruşen Keleş, “Çevre Politikaları” başlıklı bir çerçeve sunuş gerçekleştirdi. Türkiye’de bir “çevre politikasızlığı”nın hakim olduğunu belirten Keleş, planlı bir çevre politikasına ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi. (Ankara/EVRENSEL)
ÖNCEKİ HABER

Küba’dan çevre mesajları

SONRAKİ HABER

Yaz tatili öne alınıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...