Bağımsız adaylar konuşuyor 8

Sanıldığının ya da öyle gösterilmek istendiğinin aksine ben sadece Kürt yurttaşlarımızın adayı değilim. Ezilenlerin, mağdurların, demokrasi talebi olanların, kendi farklı kimliklerini özgürce yaşamak isteyenlerin adayıyım diyen Mersin Bağımsız Milletvekili Adayı Orhan Miroğlu ile aday olma sürecini, seçim çalışmalarını konuştuk.

Bağımsız aday olmaya nasıl karar verdiniz? Ülkenin şeriat-darbe ikilemine sokulmaya çalışıldığı bir dönemde bağımsız aday olmanın önemi nedir?
Bağımsız aday olmaya karar vermemi belirleyen siyasal gelişme, istifadan önce, genel başkan yardımcılığı görevini yürüttüğüm DTP’nin, durum değerlendirmesi yaparak, seçimlere bağımsız adaylarla katılmayı kararlaştırması oldu. Partimin aldığı bu kararı önemseyerek ve doğruluğuna inanarak, kendi kişisel şartlarımı da yeniden gözden geçirdim ve bağımsız aday olmaya karar verdim. Türkiye’nin 70’li yıllardan bu yana yaşadığı siyasal sürecin tanığı olduğumu düşünüyorum. Aktif bir tanığı ama susmayı ve kendine ait bir hayatın kuytuluklarında, dingin ve sessiz beklemeyi tercih etmemiş, haklı ve meşru bir mücadelenin yaratılmasına sunabileceği katkıları sunmuş bir tanık.
Bu ülke, tarihinin en zorlu süreçlerinden birini yaşıyor. Ya gerçek bir demokrasi kurulacak, ya da asker-sivil bürokrasinin haksız iktidarına ses çıkarmayan uyumlu hükümetlerin yönettiği darbeler sürecinden kendini kurtaramayan, farklılıklara düşmanca davranan, ulusal güvenliği hukuk dışı kurumlara emanet etmiş ve iç-dış düşmanlarının sayısını her gün çoğaltan bir korku ve sefalet rejimine tutsak olacağız. Bağımsız adaylar, bu bakımdan demokrasi ve toplumsal barışın sesi, halkın da parlamentodaki vicdanı olacak.

Hiçbir konuda anlaşamayan iktidar ve muhalefet partilerinin bağımsız adayların birleşik oy pusulasında yer almasını içeren anayasa paketini 430 gibi rekor bir sayı ile Meclis’ten geçirmesi hakkında neler düşünüyorsunuz?
Bu düzenlemenin nasıl da tam olarak bir ahlaksızlık örneği olduğu, özellikle Güneydoğu ve Doğu’daki ve kimi metropol kentlerdeki ‘bağımsız aday’ başvurusunda yaşanan patlamayla ortaya çıkmış bulunuyor. Diyarbakır’da 39 bağımsız aday başvurusu var. Mersin’de, Mersin’in siyasi tarihi boyunca gerçekleşmemiş bir bağımsız aday patlaması var, sayı 23. Başvuranların arasında bilindiği kadarıyla siyasetle hiçbir ilişkisi olmamış insanlar var. Tesadüf mü bilmiyorum, ama bu adaylardan birinin adı Orhan Köroğlu. Miroğlu bulunamayınca acaba, bu soy ismi taşıyan vatandaşımızın adaylığından bile medet mi umulmuş bilemiyorum. Anlaşılan o ki, birileri hem başvuru sayısını hem de isim ve soyadı benzerliklerini önemsemişler, amaç listenin uzamasını sağlamak ve seçmeni yanıltmak. Ama bu oyunlar tutmayacaktır ve tutmadığı da 23 Temmuz sabahı ortaya çıkacaktır. Meclis’te hemen hiçbir sorunda mutabakat sağlayamayan ve siyasal krizlerin peş peşe yaşanmasına sebep olan AKP ve CHP’nin siyasetin ahlaksızlaşması konusunda tam bir işbirliği içinde olduklarını seçmenin görmesi ve anlaması gerekiyor.

Kürt, Türk ve Arap halklarının yıllardır bir arada yaşadığı Mersin’de nasıl bir çalışma yapmayı düşünüyorsunuz?
Çoğulculuğu, farklılığı barındıran bir kent Mersin. Ve tam olarak bir Türkiye mozaiği. Sanıldığının ya da öyle gösterilmek istendiğinin aksine ben sadece Kürt yurttaşlarımızın adayı değilim. Ezilenlerin, mağdurların, demokrasi talebi olanların, kendi farklı kimliklerini özgürce yaşamak isteyenlerin adayıyım. Türkler, Araplar, Çingeneler, Feministler, bu ülkenin dokunaklı ve güzel şiirlerini yazanlar, farklı dillerde edebiyatını yapanlar, üniversitelerindeki mütevazı laboratuarlarında bilim üretenler, işte ben kendimi bu kesimin adayı görüyorum. Dolayısıyla özlemini duyduğumuz, şimdiye kadar konuşmayanların, susturulmuşların bana oy vermesini sağlayacak, sistem partilerinin etnik ayrımcılığı ve dinsel inançları istismar ederek yürüttükleri seçim kampanyalarının gerçek özünü ve kime ya da kimlere hizmet ettiğini halkın anlamasını sağlayacak bir seçim çalışması yürüteceğiz. Gönlü demokrasiden ve barıştan yana olan herkesin bu çalışmaya katkı sunmasını ve gelecek adına sorumluluk duymasını arzu ediyorum. Çoğulcu ve katılımcı bir seçim çalışması esas hareket noktamız olacaktır.

Seçmen Bin Umut Adayları’na neden oy vermeli? Meclis’e girmeniz durumunda neler yapmayı planlıyorsunuz?
İşte tam olarak yukarıda anlatmaya çalıştığım demokrasinin gerçekleşmesi ve toplumsal barışın tesisi için Bin Umut Bağımsız Adayları’na oy vermeli. Bu ülkeyi bu kadar kötü yöneten düzen partilerine karşı bir tepki ve esaslı bir siyasal tercih için bağımsız adaylara oy vermeli. Ülkemizde barışa uzanacak, yeni bir demokratik sürecin başlayabilmesi için bağımsız adaylara oy vermeli. Kısacası, Parlamento’da muktedirlere karşı, mazlumların adına bir ses, bir söz duymak isteyenler, yani ya gerçek demokrasi ya hiç diyenler, Bin Umut Bağımsız Adayları’na oy vermeli.
Siyasetin halka rağmen ve halkın çıkarlarının yok sayılması temelinde değil, tam tersine halkın çıkarları için, refahı, huzuru ve mutluluğu için yapıldığını göstermek temel amacımız olacaktır. Öngördüğümüz birçok siyasal değişim programlarını uygulamak kuşku yok ki bu dönem mümkün olmayacak belki. Ama halk destek verdiği bu yeni tercihin gerçek bir demokrasi, onurlu bir yaşam için, tek seçenek olduğunu görecektir.

Son olarak seçmene ne gibi bir çağrınız olacak?
Öncelikle Mersinli yurttaşlarımızın şunu bilmesini istiyorum: Beni sadece Kürtlerin adayı gibi göstermeye çalışacaklardır. Kimse buna inanmamalı. Ben demokrasi ve barış diyenlerin, farklılıklara saygı duyanların adayıyım. Kürdüm, Arabım, Türküm, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıyım, ama kimseye de düşman değilim. Bu ülkede kardeşçe yaşanabileceğine bunun için Kürtlerin ve Türklerin ortak tarihi değerlere sahip olduğuna yürekten inanıyorum.

---

Bağımsız adaylar halkın barışa ve demokrasiye tanıdığı umut ve şanstır
Seçim çalışmalarınızda gündemleriniz neler olacak?
Türkiye sorunları giderek büyüyen ve çözümsüz kalan bir ülke haline geldi. Toplumsal kutuplaşma ve yarılma, suni siyasi gündemler had safhada. Milliyetçilik bütün dıştalayıcı muhtevasıyla, halkların barış içinde bir arada yaşamalarını zorlaştırıyor. Siyasal paranoyalarla toplumun enerjisi ve demokratik barışçıl arzusu yok edilmeye çalışılıyor. Militarizm bugün artık siyasal ve toplumsal yaşam açısından en büyük tehdit. Bir yandan da süregelen çatışmalarda ciddi bir artış söz konusu. İnsanlar hiçbir şekilde mutlu değil çünkü nasıl bir gelecek bekliyor bizi, bu birçok bakımdan belirsiz. Gündemimizi, işte bu sözünü ettiğim olumsuz siyasi tablo belirleyecek. Çetin Altan ustamızın söylediği gibi her şeye rağmen enseyi karartmayacak ve geleceğe umutla bakmanın ne kadar gerekli olduğunu halkımıza anlatacağız. Barış ve demokrasi için ne imkanlarımız ne de şansımız tükenmiştir. Bin Umut Adayları, barışa ve demokrasiye halkın tanıyacağı umudu ve şansı temsil ediyorlar. Diyalog, uzlaşma, empati en çok başvurulacak kavramlarımız bunlar. Çünkü demokratik süreci kesintiye uğratmak isteyenlerin hayatımızdan silmeye çalıştıkları ve bunda da başarılı oldukları üç kavram bunlar. Mersin’in çoğulculuğunu, farklı kültürlerin bir arada yaşamasının sağladığı zenginliği ve bu zenginliğin korunması, üstelik tavizsiz korunması en büyük amacımız ve hedefimiz olacaktır. Mersin tabii ki çok göç alan bir ilimiz ve bu hayatı oldukça zorlaştırmıştır. Bu zorlukları bertaraf etmeye yönelik kentsel dönüşüm programlarımızı her fırsatta Mersin’in sivil toplum güçleriyle ve aydınları demokratları, ilericileriyle, sol, sosyalist güçleriyle paylaşacağız. Kentin yönetilmesinde yeni katılım kanalları, yöntemleri ve araçları oluşturacağız.
YARIN: Kocaeli Bağımsız Milletvekili Adayı Mustafa Avcı
Cumali Akkaş