16 Haziran 2007 00:00

‘Kaybeden artık biz olmayalım’

Günde 15 saat, hiçbir sosyal güvenceleri olmadan Adana’nın yakıcı sıcağı altında çalışan tarım işçileri, seçim tartışmalarını fazla takip edemediklerini dile getiriyorlar.

Paylaş

Günde 15 saat, hiçbir sosyal güvenceleri olmadan Adana’nın yakıcı sıcağı altında çalışan tarım işçileri, seçim tartışmalarını fazla takip edemediklerini dile getiriyorlar. AKP Hükümeti’nden şikayet eden işçiler, çalışma koşullarının düzeltilmesini ve köy boşaltmalar nedeniyle evlerini terk eden ailelerin geri dönmelerinin sağlamasını talep ediyorlar.
Televizyon izleme veya gazete takip etmelerinin çok zor olduğunu aktaran, 25 yıldır tarım işçisi olduğunu anlatan Mehmet Can, “Birileri bizim adımıza konuşuyor. Bize de kuzu kuzu oy vermek düşüyor. Yıllardır bu işi yapıyorum, böyle gidiyor” şeklinde konuşuyor.
2002 seçimlerinde, oy kullandıktan çok zaman sonra AKP’nin birinci parti olduğunu öğrendiğini aktaran Can, “Biz 15 saat, bazen daha fazla çalışıyoruz. Hayvanlar gibi tarlalara götürülüyoruz. Hava ne durumda olursa olsun yine de çalışıyoruz. Bizi bu şekilde kimse görmüyor. Ancak seçim zamanı geldiğinde ‘Ya işçiler şu durumda, çiftçi şöyle ıstırap çekiyor’ diyerek kapımızı çalıyorlar” diye konuşuyor.
Yapılan “sağ ve sol ittifakları” da seçimi kazanmak için yapılan bir adım olarak düşündüğünü söyleyen Can, “Yani bizi düşünerek mi DSP ile CHP birleşti? Hiç inanmıyorum. Onların derdi başka. Bunlar ‘AKP kazanmasın biz kazanalım’ derdindeler. Ama kaybeden nedense hep biz oluyoruz” diyor.
Seçimlerde oyunu DP’ye vereceğini söyleyen Havva Ateş ise “Oyumu Ağar’a vereceğim. O diğerlerinden daha iyi konuşuyor. Bilmiyorum ama yine de bunlardan iyidir. Öyle umuyorum” şeklinde ifade ediyor. Çalışma koşularının çok ağır olduğunu aktaran Ateş, “Belki AKP’nin yerine gelecek biri bizi bu dertten kurtarır. En azından mesela 15-16 saat yerine daha az çalışırız. Biri de çıkıp bu ırgatları düşünür sonunda” diyor.
AKP gitsin
Evin tek çalışanı olan ve 12 kişilik nüfusu geçindirdiğini vurgulayan Kadir Yavuz, “Biri gelsin ‘Yahu siz bu şekilde nasıl çalışıyorsunuz’ diye sorsun. ‘Sıkıntınız nedir’ diye bir sorsun. Ezilen biziz, haklı olan biziz ama nedense kimse bizi dinlemiyor. Elimizden bir şey gelmiyor” diyerek sıkıntılarını ifade ediyor.
Aylardır zor şartlar altında, düşük yevmiyelere çalıştıklarını anlatan Yavuz, kimsenin problemlerini bilmediğini belirtirken “Bu sorunlar yıllardır var. Yıllardır da birileri gelip birileri gidiyor. Çözülmüyor. Artık bunların giderilmesi gerekiyor. AKP geldikten sonra sorunlarımız daha bir artış gösterdi. AKP’nin artık gitmesini istiyoruz” diye konuşuyor. 1992 yılından bu yana Adana’da oturduğunu anlatan Yavuz, “Diyarbakır’da oturuyorduk. Köyümüzü boşalttılar. Köyde kendimize yetecek kadar yerimiz vardı ama ondan da olduk. Bizim bu sorunlarımızı çözemiyorlarsa en azından geldiğimiz yerlere geri dönmemizi sağlasınlar” diyor. (Adana/EVRENSEL)
Erman Koçak
ÖNCEKİ HABER

Tekstil işçileri seçime taraf

SONRAKİ HABER

PETKİM işçisinden AKP’ye son uyarı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...