17 Haziran 2007 00:00

Gazze’de ayrı devlet söz konusu değil

Bir hafta içinde 115 kişinin ölümüne, 550’sinin de yaralanmasına yol açan çatışmaların ardından Gazze Şeridi’ni ele geçiren Hamas örgütü, burada Batı Şeria’dan bağımsız bir devlet kurma niyeti olmadığını açıkladı

Paylaş

Bir hafta içinde 115 kişinin ölümüne, 550’sinin de yaralanmasına yol açan çatışmaların ardından Gazze Şeridi’ni ele geçiren Hamas örgütü, burada Batı Şeria’dan bağımsız bir devlet kurma niyeti olmadığını açıkladı.
Meşal’den diyalog çağrısı

Hamas’ın Suriye’de sürgünde yaşayan siyasi lideri Halid Meşal, aynı zamanda El Fetih lideri olan Mahmud Abbas’ı Filistin Devlet Başkanı olarak tanımayı sürdürdüklerini söyledi. Şam’da önceki akşam basın toplantısı düzenleyen Meşal, Abbas ile “Filistin’in ulusal çıkarları gereği” birlikte çalışmak istediklerini bildirdi. Meşal, Arap Birliği’ne de, Abbas ve Hamas arasında arabuluculuk yapması çağrısında bulundu.
El Fetih’in Gazze’den tamamen çekilmesiyle sonuçlanan çatışmaları değerlendiren Meşal, ‘’Gazze’de olanlar, bir devletin kendi varlığını herkese kabul ettirebilmesi için gereken acil önlemlerdir. Bu acil önlemleri almak zorunda bırakıldık. Bunu yapmak istemiyorduk ancak yapmak zorunda bırakıldık’’ diye savunma yaptı.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın siyasi danışmanı Ahmed Abdurrahman ise, Meşal’ın diyalog çağrısını reddettiklerini açıkladı. Abdurrahman, El Cezire’ye yaptığı açıklamada, ‘’Darbecilerle diyalog olmaz. Gazze’de olup bitenler meşruiyete karşı önceden planlanmış bir darbe’’ dedi.
Libya lideri Muammer Kaddafi de, Meşal’in kendisini arayarak, ‘’Hamas’ın Gazze Şeridi’nde devlet kurma gibi bir planı bulunmadığını söylediğini’’ duyurdu. Kaddafi, Filistinlilerin kendi sorunlarını kendilerinin halletmesi gerektiğini söyleyerek, Arap ülkelerinden Filistinli tarafları kendi başlarına bırakmalarını istedi.
‘Olmayan otoriteyi paylaşamadılar’
Demokrat kimliğiyle tanınan Filistin Ulusal İnisiyatifi Başkanı Mustafa Barguti ise, Gazze’de tek başına bir devlet kurulmaya çalışılmasının, “intihar” anlamına geleceğini söyledi. Hamas ve El Fetih arasında ulusal birlik hükümeti kurulmasında büyük emeği geçen ve kendisi de bu hafta içinde feshedilen bu hükümette Enformasyon Bakanı olarak yer alan Barguti, “ulusal birlik hükümetinin birçok dış engelle karşılaştığını” söyledi. “Bu, insanları umutsuzluk, hoşgörüsüzlük ortamına götürür dedik, bizi dinlemediler; bu çatışmalara yol açacak diye söyledik, dikkate almadılar” diye konuşan Barguti, öte yandan da, bu duruma gelinmesi konusunda sorumlu tuttuğu El Fetih ve Hamas taraflarını eleştirdi: “Tüm Filistinliler dememek lazım. Hamas ve El Fetih, bu durumun başlıca sorumluları. Güç mücadelesine girdiler, otoritelerini karşı tarafa kabul ettirmeye çalıştılar, bunu güçle yapmaya çalıştılar. İşgal altında olduklarını unuttular ve olmayan bir otoritenin mücadelesine giriştiler. Savaşacaklarına hükümet bozulsaydı daha iyiydi...”
‘Tek çare erken seçim’

Mustafa Barguti, “Şu an bir felakete doğru sürükleniyoruz” sözleriyle değerlendirdiği ülkedeki bugünkü durumdan kurtulmak için tek çıkış yolu gördüğünü, bunun da çok küçük bir birlik hükümeti kurularak, erken seçime gidilmesi ve Filistin halkının, oylarıyla nihai olarak karar vermesi olduğunu söyledi. Barguti, “Açıkça söylüyorum, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki bu ikili yapı, tüm Filistin yönetiminin çöküşüne neden olabilir” değerlendirmesini yaptı.
Filistin halkının demokrasiden yana bir halk olduğunu, sorunun Filistin’deki demokrasiden değil, İsrail, Amerika gibi güçlerin Filistin’i kimin yöneteceğini Filistinlilere dikte ettirme çabasından kaynaklandığını belirten Barguti, “Bu, Hamas ile başlamış bir şey değil, Arafat döneminde de vardı. Nasıl bir sistemde yönetileceğimizi, kimin yöneteceğini, nasıl bir program takip edeceğimizi dikte etmeye çalıştılar. Doğal olarak bu süreç yürümedi” diye konuştu.
Barguti, “Gazze ile Batı Şeria arasındaki ayrım yapısal bir hal almadan, ki İsrail’in de istediği budur, iki taraf arasında köprü kurmamız gerekiyor” çağrısı yaptı.
Liderlere gerekli iradeyi göstererek uzlaşmaları çağrısı yapan Barguti, aksi takdirde Filistin halkının onları hiçbir şekilde affetmeyeceğini vurguladı. Barguti, direnişin, Filistin halkının birbirlerine karşı değil, İsrail’e karşı olması gerektiğinin altını çizdi. Barguti, Gazze’deki bazı karargahlarının Kassam Tugayları’nın eline geçmesinden sonra, bazı El Kassam liderlerinin, “Bu, İslam devletinin ilk adımı” diye yaptığı çağrılara ilişkin olarak da şöyle konuştu: “Bu bizim sistemimiz değil. Filistin mücadelesinin temel amacı bu değil. Tabii Gazze çok küçük bir yer. İsrail baskısının hissedilmediği hiçbir noktası yok. Tamamen dışarı bağımlı bir bölge; elektriği, suyu, her şeyi dışarıdan geliyor. İşgal edilmiş toprakların sadece yüzde 5’lik bir bölümünden söz ediyoruz. Böyle bir bölge, tüm Filistin üzerinde söz hakkı olduğunu iddia edemez. Böylesi bir bölgede kurulacak bir devletin de bu şartlar altında yaşama şansı yok.”
Barguti, yeni Filistin azınlık hükümetinde görev alıp almayacağı konusundaki bir soru üzerine, görev alması için davet aldığını belirtti, “Ancak ben bölünmüş bir hükümetin oluşumu içinde yer almam” dedi.
Abbas’a uluslararası destek
Bu arada, Filistin Devlet Başkanı ve El Fetih lideri Mahmud Abbas’a uluslararası kamuoyundan destek geliyor. ABD, Avrupa Birliği, Rusya ve BM’den oluşan Ortadoğu Dörtlüsü’nden geldi. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, AB Komisyonu’nun Dışilişkilerden Sorumlu Üyesi Benita Ferrero-Waldner, Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ve AB Dış Politika Yüksek Komiseri Javier Solana, Abbas ile telefon görüşmeleri yaptı. Görüşmelerde, Abbas’a, olağanüstü hal hükümeti kurulmakta olan bu kritik dönemde tam desteklerini dile getirdikleri belirtildi.
Mahmud Abbas, Gazze’deki kanlı çatışmalardan sonra önceki gün Başbakan İsmail Haniye’yi görevden almış, başbakanlığa Maliye Bakanı Selam Feyyad’ı getirmişti.
Abbas, ABD’nin Kudüs Başkonsolosu Jacob Walles ile de bir araya geldi. Toplantıya El Fetih’in Gazze’deki en önemli yetkilisi Muhammed Dahlan’ın da katıldığı kaydedildi. ABD’nin, olağanüstü hal hükümetine doğrudan yardım yapması bekleniyor.
İsrail Başbakanı Ehud Olmert de, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a destek sözü verdi. Olmert’e yakın kaynaklar, Başbakanın, ‘’Filistinliler’e devredilmesi gereken, ancak Hamas’ın geçmişteki seçim zaferi nedeniyle dondurulan 100 milyonlarca dolar tutarındaki vergi fonlarını Mahmud Abbas yönetimine aktarmayı düşündüğünü’’ kaydettiler. (DIŞ HABERLER)
ÖNCEKİ HABER

İngiltere’de ‘namus cinayetleri’ gündemde

SONRAKİ HABER

Bağımsız adaylar konuşuyor - 10

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa