28 Haziran 2007 00:00
CIAda yok yok!
Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatının gizliliği geçen hafta kaldırılan, CIAnın yasa dışı faaliyetlerine ilişkin belgenin ayrıntıları önceki gün yayınlandı.
Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatının gizliliği geçen hafta kaldırılan, CIAnın yasa dışı faaliyetlerine ilişkin belgenin ayrıntıları önceki gün yayınlandı.
Dönemin CIA şefi James Schlesingerin talimatı üzerine hazırlanan raporun ayrıntılarının açıklanması üzerine Türkiyenin Kıbrıs Harekatı ve CIAnın 12 Eylül darbecileriyle ilişkisi yeniden tartışma konusu oldu.
Belgelere göre dönemin Ulusal Güvenlik Danışmanı ve halen ABD Başkanı Bushun danışmanlığını yapan Henry Kissinger, Kıbrıs Harekatı ve 12 Eylül darbesine verilen destek ile ilgili olarak, Tüm dünyada bize en çok zarar veren meseleler; CIA işleri ile Türkiyeye yardım oldu diyor.
CIAnın aile mücevherlerinde Küba lideri Fidel Castroya suikast düzenlenmesi için mafya ile anlaşma yapılmasından, Afrikalı bir liderin zehirlenmesine, savaş karşıtı grupların içine sızılmasından, Çin-Sovyetler ilişkileri ve bu ülkelerin iç ve dış siyasetlerine değin birçok yasadışı faaliyetten bahsediliyor.
Harekat için teşvik
1973 tarihli 693 sayfadan oluşan belgelerde Henry Kissingerın, Türkiyenin 74 yılında düzenlediği Kıbrıs Harekatına verdiği destekten de bahsediliyor.
Belgelerde Kissinger, Tüm dünyada bize en çok zarar veren işler; CIA işleri ile Türkiyeye yardım oldu derken, eski CIA yetkilisi ise bu açıklamanın aslında, 12 Eylül darbecileriyle masa altından yürütülen ilişkilere yönelik olduğuna dikkat çekti.
CIA yetkilisi, İma şuydu; ABD, Kenan Evren ile doğrudan temas halindeydi ve amaç dönemin, Türkiye hükümetini tuzağa düşürmekti dedi. Bu fikrin bizzat Kissingera ait olduğunu da belirten CIA yetkilisi, Kissinger böyle olsun istemişti, çünkü Bülent Ecevit ile ilgili tedirginlikler vardı diye konuştu.
Eski yetkili ayrıca, Kissingerın, Kıbrıs Harekatının askeri ayrıntılarından haberdar olmadığını ancak, Türkiyeyi Kıbrısa girmek için cesaretlendirdiği ve bu amaçla Ankaraya silah geçişi için izin verdiğini de söyledi.
Delinen ambargo konusu
Kıbrıs Harekatının ardından ABD Kongresinin, Türkiyeye yönelik silah ambargosu kararını onayladığını, ancak bunun sadece teknik bir mesele olduğunu da belirten CIA yetkilisi, Askeri yardımları kestik. Teknik olarak... Ambargo kararına rağmen CIA yardımları muhtemelen devam etti. Bu, nihayetinde hükümetin devrilmesine kadar uzandı dedi.
Dönemin Başbakanı Ecevitin, Kissingerın Ulusal Güvenlik Danışmanı olduğu Nixon hükümetiyle bazı meseleleri olduğunu da anlatan CIA yetkilisi, Sorun neydi tam olarak hatırlayamıyorum. Ama Beyaz Sarayın, Ecevitten hoşlanmadığı açıktı dedi.
Kissingerın ise konuyla ilgili yorum yapmaktan kaçındığı belirtildi. (DIŞ HABERLER)
SSCB ve Çin ile ilgili belgeler
Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatının 1950-70 yılları arasındaki yasadışı faaliyetlerine ilişkin önceki gün yayınlanan belgelerde, CIAnın kirli çamaşırlarının büyük bir bölümünü kapsayan SSCB ve bu ülkenin iç ile dış politikasına ilişkin yapılan istihbarat çalışmaları da dikkat çekiyor.
Çin-SSCB yazışmalarını dahi izleyen CIAnın yüzlerce sayfa ayırdığı SSCB ve Çin ile ilgili bölümlerin bazı başlıkları şu şekilde;
(DIŞ HABERLER)
Castroyu öldürme planı
CIAnın 50li yıllardan itibaren gösterdiği yasa dışı faaliyetlere ilişkin raporunda ayrıca, Küba lideri Fidel Castroyu öldürmek için Johnny Roselli adlı gangsteri kullandığı da ortaya çıktı. Belgelere göre, Castronun iktidarının birinci yılında 1960 yılının Ağustos ayında CIA, FBI eski çalışanı Robert Maheuyu, gangster Roselliye yanaşması için görevlendirdi.
Zira Kübada devrimin ardından kumarhane başta olmak üzere kirli gelirini kaybeden mafya da, Castro rejiminden rahatsızdı.
Roselli aracılığıyla CIA, Sam Gold ve Joe adlı iki mafya üyesine 6 hap verdi ve bu iki kişi de aylar boyunca zehirli hapları Castonun yiyeceklerine atması için bazı kişileri aradı, ancak başarılı olamadı. Plan, CIAnın başarısız Domuzlar Körfezi girişiminden sonra ise rafa kaldırıldı.
Örgütlerin içine sızıldı
Belgelerde CIAnın 20 yılık kirli çamaşırlarına ilişkin dikkat çeken bir başka bölüm ise ABDdeki muhalif hareketlerin içine sızılmasıyla ilgili bölümler oldu.
CIAnın, yerel polis güçleriyle işbirliği yaparak örgütlerin içine sızdığı, özellikle Vietnam Savaşına karşı yapılan işgal karşıtı eylemleri provoke ettiği öğrenilirken, başkent Washington D.C. polisinin ise CIAnın talimatı ile kentin en büyük işgal karşıtı örgütünü izlediği ifade edildi. (DIŞ HABERLER)