04 Temmuz 2007 00:00

kendi heykelini kendi açan adam

Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin ağası olan Adem Tüysüz’ün o gün işi başından aşkındı. Evet, belki ağalığı kapmasında birinci etken, menkul ve gayri menkullerinin bolluğuydu ama yine de kolay değildi ağa olmak.

Paylaş

Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin ağası olan Adem Tüysüz’ün o gün işi başından aşkındı. Evet, belki ağalığı kapmasında birinci etken, menkul ve gayri menkullerinin bolluğuydu ama yine de kolay değildi ağa olmak. Zati ağalık mal ve mülk sahaplığından başka ne idi ki... O gün şehirde heykelinin açılışı vardı. Ne gururdu ama... Kaç insana böyle şehrin orta yerinde, görkemli mi görkemli, heybetli mi heybetli ve de pırıl pırıl bir heykele sahip olma şansı vermişti şu kahpe devran. Hemi deeeeee, gendine ait bir heykel! Gerçi ağanın kendi heykelini şehrin göbeğine diktirtme mücadelesi, hayli zorlu bir sürecin sonucunda kazanılmıştı ama, olsundu. Aslına bakılırsa, Tüysüz ağa, belediyeye kreş yaptırmak için 150 milyarlık teminat vermeseydi, kendi silüetini aynadan başka bir yerde görmesi imkansızdı ya, neyse...
Avduda Hint horozu gibi göğsünü kabarta kabarta otururken “Yaver gel bakalım” diye çığırdı Adem ağa. Yaver Cafer palas pandıras gelip ağanın karşısına dikildi. Ağa sordu:
- Nedir durum?
- Ağam heberler kötü...
- Hmmmm... Söyle bakem, çekinme!
- Baykal, Kırkpınar ödül töreninden sonra kimseye bir şey demeden, usulcacık ayrılmış Sarayiçi’nden ağam...
- Bunnar eşşeğini sağlam gazığa bağllallar Cafer sağlaaaaaam! Ürktü dabi! Heybetimden, görkemimden ürktü... Bakan mı açıyor hinci bizim heykeli?
- Ağam Baykal böyle edince Memedeli Şahin’i arattık hemen...
- Geliyor değmi Bakan?
- O da suallerimizi yanıtsız bıraktı ağam...
- Mebus var mıydı orda? Edirne mebuslarından biri falan hani...
- Mebus?
- Milletvekili işte anla!
- Heeeee... O da yoktu ağam. Fakat bakandan cavap alamayınca ben hemen Vali Nusret Beyden açılışı yapmasını rica ettim.
- Demek vali yapacak açılışı. Eyi eyi... O da bi şey...
- Yok ağam... Vali bey de hiç ses etmeden çekip gitti.
- Öyleyse Belediye Reisi Hamdi Sedefçi beyefendi yapacak açılışı demektir. Hem halkın seçtiği bir liderinin yapması daha onura yaraşır...
- O da misafirlerini uğurlayacakmış ağam...
- Muhtara mı yaptıracağız Cafer dinine yandığımın heykelinin açılışı!
- Bilmiyim ki ağam...
Heykelin açılış saati geldiğinde ortada ne bi bakan, ne vekil, ne de makam-mevki sahibi bi insan evladı vardı. Üstene üslük ahali de görünmüyordu ortalarda. Cafer yalvar yakar ahbaplarından üçünü beşini getirmeyi başarmıştı sade. Tüysüz ağa heykelinin üstündeki örtüyü gurur dolu bir gülümsemeyle indirdi. Kendi heykelini kendi açan ilk insan olarak tarine geçecek olmanın verdiği onurla konuşmasını yapmaya hazırlandı...
M. Öner
ÖNCEKİ HABER

bir hırsızlık hikayesi

SONRAKİ HABER

Basında temizlik sürüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...