Nasreddin Hoca şenlikleri devam ediyor

48. Uluslararası Nasreddin Hoca Şenlikleri, üçüncü gününde çeşitli kültür sanat etkinlikleriyle devam etti.
Günün ilk etkinliği olarak Akşehir Kültür Merkezi (AKM) 1 No’lu Salon’da çocuklar için çizgi film gösterimi ile Meral ve Cemal Erez’in konuşmacı olarak katıldığı “Çizgi filmlerin çocukların gelişimine katkısı” konulu söyleşi gerçekleştirildi.
Günün bir diğer etkinliği ise AKM 1 No’lu Salon’da Şair-Yazar Gülsüm Cengiz’in “Çocuk ve gençlik yazınında güldürü ve çocuk edebiyatı” üzerine gerçekleştirdiği söyleşiydi. Ülkemizde çok uzun bir tarihi olmayan çocuk ve gençlik yazınının güldürü biçiminin de geçmişinin çok eski olmadığına değinen Cengiz, ders verici nitelikli didaktik ki-taplar olan ilk ürünlerden söz etti ve Tevfik Fikret’in “Şermin” adlı kitabından örnekler verdi.
“Çocuklar için yazılmamakla birlikte Aziz Nesin’in kitapları, yine yetişkinler için yazılmış olan Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın kimi romanları çocuklar ve gençler tarafından severek okunmaktaydı” diyen Cengiz, çocuk kitaplarında güldürü konusu denince değişmez karakterin Nasreddin Hoca fıkraları olduğunu vurguladı. “Kıvrak bir halk zekasının ürünü olarak doğan fıkraların hepsi Nasreddin Hoca’nın adını anarak anlatılmaktadır” diyen Cengiz, çocuk ve gençlik yazınında güldürünün ağırlıklı olarak Muzaffer İzgü kitaplarıyla başladığını ifade etti.
Düzenlenen panelde kendi yaşamından da kesitler sunan Gülsüm Cengiz, sözlerini şöyle tamamladı: “İçinde yaşadığımız toplumsal koşullarda sevgiye, sevince çok az yer bırakılmıştır. O yüzden hepimizin küçük mutluluklara gereksinimi var, neşeli anlatımlara; insanları gülümsetebilmek bile büyük mutluluk. Hele de çocukları güldürmek... Çünkü yaşamdaki güçlüklerle baş edebilmenin bir yolu da onunla eğlenebilmek. Çocuk kitaplarında güldürü ve ironi öğeleriyle daha sık karşılaşabilmeyi umut ediyorum.” Söyleşi karşılıklı soru ve cevaplarla sona erdi.
Akşehir sokakları
Aynı gün, Akşehir Kültür Merkezi (AKM) 1 No’lu Salon’da “Eski Akşehir Sokakları” konulu bir panel gerçekleştirildi. Panelin oturum yöneticisi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aykut Karaman, konuşmacı konuklar Mimarlar Odası Konya Şubesi Başkanı M. Serdar Işık, Mimarlar Odası Genel Başkanı Bülent Tuna, diğer konuşmcılar ise Konya Röleve ve Anıtlar Müdürü Gülgün Atalay, Mimarlar Odası Akşehir Temsilcisi Mirat Çiçek ve Mimar Ali Önalnaz’dı.
Konuşmacılar, kentleşme adına hızla betonlaşan günümüz kentlerinin insanı boğan, kendine ve topluma yabancılaştıran, o kentin kültür ve coğrafi dokusunu gözetmeyen mimari anlayışların hızla terk edilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Panelde “Daha insani yaşam oylumlarının yeniden üretilmesi, bugün için de olanaklı ve bizlere, yürüyeceğimiz yolu Akşehir evleri ve Akşehir sokakları göstermektedir” denildi.
Günün diğer etkinliklerinde ise Belediye Düğün Salonu’nda tiyatro ve sinema oyuncusu Gülsen Tuncer ve yönetmen Engin Ayça oyunculuk semineri gerçekleştirdiler.
AKM 2 No’lu Salon’da ise iki bölümlük “Şiir ve İroni“ etkinliği gerçekleştirildi. Etkinliğin birinci bölümünde TYS Genel Başkanı Enver Ercan, İlhan Gülek ve Mustafa Köz, Antik Yunan şairlerinden Anadolu şairlerinden Kazak Abdal’a ve Can Yücel’den günümüz şairlerine kadar uzanan geniş bir yelpazede ironik şiirlerden örnekler verdiler. İkinci bölümde ise Şair Yaşar Miraç, kendi şiirlerini eşsiz Karadeniz şivesini de katarak izleyicilerle paylaştı. Eşeğe düz bindirilen Nasreddin Hoca heykeline atıfta bulunarak “Hoca mutlaka eşeğe eskisi gibi ters bindirilmelidir. Eşeğe ters binmek bir muhalefettir. Mizahın özü de muhalefet olduğuna göre Akşehir halkına düşen, Nasreddin Hoca’ya sahip çıkmak ve muhalif kalmaktır. Nasreddin Hoca’yı halkın içinden alıp hızla bürokrasiye yaklaştırıyorlar. Akşehir halkı bunu sorgulamalıdır” dedi.
Şenliklerin üçüncü günü etkinlikleri, kentin değişik yerlerinde yapılan folklor gösterisiyle sona erdi. (Akşehir/EVRENSEL)
Celal Şenol