10 Temmuz 2007 00:00

Evvel Temmuz Festivali başlıyor


Her sene düzenlediğimiz geleneksel Evvel Temmuz Festivali’nin hazırlıklarını tamamlamış durumdayız. 8’inci senesine giren festival programı her geçen yıl biraz daha zenginleşerek devam ediyor.
Samandağ Kalkındırma Derneği’nin organize ettiği, 12-15 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek festivale Hatay’da birçok kurum ve duyarlı birey destek veriyor. “Evvel” Arapça’da “bir, ilk” anlamındadır. Miladi takvimde her ayın 14’ü Rumi takvime göre ayın biridir. Bu bölgenin insanları dini inanç ve kültürel geleneklerini Rumi takvime göre yerine getirirler. Evvel Temmuz da temmuzun ilk günü anlamındadır. 4000 yıllık tarihi geçmişte çok tanrılı dinler döneminin bereketli geçmesi için bereket tanrısı Tammuz’a kurbanların adanır. Şenlikler düzenlenir. Sümerler, Roma Yunan bölgelerinde yaygın olan bir gelenekti. Tek tanrılı dinlere geçişten sonra bile bazı topluluklar çok tanrılı dinlerdeki geleneklerini sürdürmüşlerdir. Temmuz şenlikleri de bunlardan biridir.
Kardeşleşmeyi bilen kent
Evvel Temmuz tarihin eski dönemlerinden günümüze kadar çeşitli eğlence ve dini törenlerle devam etmektedir. Hâlâ insanlar evvel temmuz arifesinde Samandağ Sahili’nde bulunan Hz. Hızır türbesini ziyaret edip hayır duaları okurlar. Daha sonra kumsala inerek çeşitli çalgılar eşliğinde eğlenirler. Bereketin habercisi Temmuz geçmiş yıllarda daha özene bezene hazırlanılarak karşılanırdı. Festival, halk için önemli olan bu geleneğin devamında önemli görevler yerine getirdi. Bir toplum için kültürüne sahip çıkmak varlığının devamı açısından çok önemlidir. Hatay dünyadaki medeniyetlerin buluşması için seçilecek kadar kardeşleşmeyi bilen bir kenttir. Buranın mozaik yapısının uyum içinde olması insanlara büyük mutluluk vermektedir. Her bir mozaik yapının dostane ilişkiler içinde kendi varlığını devam ettirmesi kültürel zenginliktir. Ayrıca demokratik yaşam biçiminin de küçük ama nitelikli bir örneğidir. Türkiye halklar zengini bir ülkedir. Fakat egemenler bu zenginliği halkların düşmanlaşması için, birbirini “öteki” görmeleri için ellerinden geleni yapıyorlar. Halkların kardeşliğini yaşamda ve yönetimde bir ilke haline getiremedikleri için hep kaybeden kültürler oluyor. Buna bağlı olarak da halklar tabii. Bu festivalle Türkiye’ye barış ve kardeşlik mesajı vermek istiyoruz. Tarihte ezilenlerin sesi olan Pir Sultanları, Şeyh Bedrettinleri, Demirci Kavaları, Denizleri, Mahirleri, Latifecileri yüreğimize katarak yol almak istiyoruz.
Zengin bir program
Bu saydıklarımızı elbette yalnız başaramayız. Diyar diyar gezen şairlerimiz, sanatçılarımız, yazarlarımızın katkıları büyüktür. En büyük katkıyı da halktan alıyoruz. Gençlik, kadın, çevre, politika başta olmak üzere birçok konuyu içeren yoğun programlar var. Bu senenin programında “Gençlik Geleceğini Tartışıyor” konulu forum gerçekleşecek. Zülfükar Çiftçi “Çok Kültürlülük ve Alevilik”, Oktay Demirkan ve Yrd. Doç. Berkant Ödemiş “Küresel Isınma ve İklim Değişikliği” ile “Asi Nehri ve Kirlilik”, TTB’nin desteğiyle “Halk Sağlığı” başlıklı sunumlar yapılacak. Perihan Mağden ve Lale Müldür “Edebiyat ve Siyaset”, Handan Koç, “Siyaset Kimin Meydanı”, Celal Başlangıç “27 Mayıs Süreci ve Basın” Metin Bakkalcı, “ Sağlıkta Yıkım Yasaları ve Yeni Sosyal Güvenlik Yasası” başlıklı söyleşilere katılacaklar.
Şair Sennur Sezer ve Yazar Adnan Özyalçıner’in katıldığı panelin konusu “Şiirimize ve Öykücülüğümüze Yaşadığımız Günlerin Yansımaları”. Festivalde ayrıca satranç ve tek pota basketbol turnuvaları olacak.
Gece programında ise Grup Kızılırmak, Kardeş Türküler, Grup Nidal ve yerel sanatçılardan ezgilerle Sennur Sezer’den şiirler dinleyeceğiz. Çeşitli dillerle söylenecek türküler çınarın dalındaki güneşle, kökündeki toprakla binlerce umut yeşertmek için yankılanacak.
Tülay Hatimoğulları

Evrensel'i Takip Et