12 Temmuz 2007 00:00
İstanbul 1. Bölge seçimleri tartışıyor 3
Sultanbeylide konuştuğumuz ilçe sakinlerinin birçoğu, kendi yaşadıkları sıkıntılardan çok artan kapkaç, hırsızlık ve çete sorunları ile ülkenin içinden geçtiği zor günleri anlatmayı tercih ettiler
İlk seçimlerin 1989da yapıldığı Sultanbeyli, 1987de belediye, 1992de ise ilçe statüsüne kavuştu. TEM otoyolunun ilçe merkezinden geçmesi ve çevresinde fabrikaların kurulmaya başlanması yapılaşmayı, dolayısıyla göçü de hızlandırdı ve bugün 252 bin nüfuslu Sultanbeyliyi, İstanbulun en çok göç alan ilçelerinden biri yaptı. Nüfusun büyük bölümünü Karadeniz ve Doğu-Güneydoğu bölgelerinden gelenlerin oluşturduğu ilçenin çoğu imarsız, altyapıdan yoksun; bırakalım çocuk parkını, yolu bile olmayan mahallelerinde yoksulluk oldukça derin yaşanıyor. Eğitimin 70 mevcuda varan sınıflarda sağlandığı, sağlık kurumlarının ihtiyacı karşılamadığı Sultanbeylide, buna karşılık arazi rantı giderek büyüyor. Hamidiye Mahallesi Muhtarı Hurşit Kelbenin deyimiyle, yüksek gerilim hatlarının altları bile parsellenip satılmış durumda.
Sultanbeylide hal böyleyken, konuştuğumuz ilçe sakinlerinin birçoğu, kendi yaşadıkları sıkıntıları değil artan kapkaç, hırsızlık ve çete sorunları ile ülkenin içinden geçtiği zor günleri anlatmayı tercih ettiler. CHPden çok MHPnin dillendirildiği Sultanbeylide, AKP oy kaybetmeyecek gibi görünüyor.
Öte yandan ilçedeki DTP tabanının hatırı sayılır oyu, seçim çalışması daha da hızlanırsa Bağımsız Aday Ufuk Urasın seçilmesini kolaylaştıracak.
İstikrarı bozdular
Cengiz Çandır (Esnaf): Ben açıkçası iki seçimdir MHPye oy kullandım. Ama bu seçimde sıkıntısını çektiğim halde AKPye veririm. Niye? Şu anda ülkenin sürüklendiği bir kaos var. Birileri AKPyi zayıflatmak için düğmeye bastı. Kamplaşmalar yaptılar. Kim kaybetti, vatandaş kaybetti. Ben askerin çıkışını yersiz karşıladım. Kuzey Iraka girilirse, Türkiye çok farklı noktalara gidebilir.
22 Temmuz hiçbir şeyi değiştirmez bence. Ama acaba CHP, yaptığı bu şeylerin altından kalkabilecek mi? CHPnin muhalefet olduğu da belirsiz. Laiklik elden gidiyor falan... Milyonlarca kişiyi sokağa döktüler. Var olan bir güç var, bunun korunması gerekiyor. Bu rejimdir. Ası da uyacak, Bsi de gelse uyacak. Bunu askerler de, derin devlet de, gizli güçler de çok iyi biliyor. Ama var olan istikrarı bozdular, yazıklar olsun. Ama AKP bundan kesinlikle etkilenmeyecek.
Kafam netleşti
Evren Sinanlı (Cep telefonu satıcısı): İlk kez oy kullanacağım. Açıkçası cumhurbaşkanlığı seçimine kadar siyasetle çok ilgilenmiyordum. Ama cumhurbaşkanlığından sonra bence herkesin kafası netleşti.
Tercihim AKP
İlhan Kaya (İşçi): Seçimden bir şey beklemiyorum. Çünkü hiçbir şey değişmez. Seçilmek için niye bu kadar masraf yapıyorlar? Çünkü 10 mislini kazanacaklar. Ben AKPye vereceğim. Çünkü, diğerlerinin neler savunduğu belli değil.
Bağımsıza vereceğim
Mahmut Karataş (Mezarcı): 12 senedir buradayım. Bir günden bir güne rahat yüzü görmedik. Ben bağımsıza vereceğim. Sezer yanlışlık yaptı, milleti kışkırttı. Millete ne hayır gelirse bağımsızlardan gelir.
Oy kullanmayacağım
Fikriye Uzun (Ev kadını): 48 yaşındayım, 12 yaşından beri buradayım. Kiradayım, üç çocuğum var: İşsizler. Kim gelirse gelsin beni korumayacaklar ki. Her şey koltuğa oturana kadar. Oturunca da vatandaşa canın cehenneme diyor. Ben yine yarım ekmek, yine yarım ekmek... Oy moy kullanmayacağım.
Seçim sonuçları
Sultanbeylide 1999 genel seçimlerinde, FP yüzde 41.96 ile birinci, HADEP yüzde 14.57 ile ikinci, MHP ise yüzde 12.86 ile üçüncü parti olmuştu. 2002de bu kez AKP yüzde 52.37 oranındaki oyla birinci olurken emek, barış ve demokrasi bloğu (DEHAP) yüzde 15.17 ile yine ikinci, Saadet Partisi ise yüzde 9.96 ile üçüncü parti olmuştu.
AKPye oy veren de eleştiren de çok
İşsizlik ve geçim sıkıntısı, 72 bin nüfuslu Samandırada en çok dile getirilen sorunların başında geliyor. 46 bin kayıtlı seçmenin bugüne kadar daha çok FP, AKP ve MHP arasında tercihlerde bulunduğu beldede, ağırlıklı tercih AKP. Konuştuğumuz birçok esnaf, kendi işleri iyi gitmese de doların sabitlenmesinden hareketle ekonomiden memnun olduklarını, AKPye de bu nedenle oy vereceklerini belirtirken sokakta ya da açık hava kahvelerinde konuştuğumuz Samandıralılar, AKPye ve icraatlarına verip veriştirdiler.
Halk kardeşlik istiyor
Yener Aktaş (Hayvan alım satımı yapıyor): Halk, partilerin hiçbirinde istediği çareyi bulamıyor. Halka verilen vaatlerle, Ankaradaki sistem bir türlü birbirine uymuyor. Halk huzur istiyor, kardeşlik istiyor, birlik beraberlik istiyor. Dağılımın eşit olmasını istiyor. Kardeş kardeşi vuruyor, nedir bu ya? Kime güveneceğiz? Bence tüm karmaşıklıkların nedeni, Ankaradakiler...
İşleri bütçeyi boşaltmak
Recep Keleş (İnşaat işçisi): 50 yaşındayım. Emekli değilim, olamıyorum ki. Başbakan diyor ki Ekonomi düzelmiş. Nerde düzelmiş? 5 sene önce aldığım yevmiye bugün daha aşağı düşmüş. Şu ana kadar hangi iktidar geldiyse sözünü tutmadı. Onların işi bütçeyi boşaltmak. Bir parti seçime giriyor diye kaç trilyon para alıyor? Niye alıyor? Kime vereceğim konusunda da kararsızım.
Seçim sistemi değişmeli
İrfan Turan (İşsiz): Partilerden şikayet ediyoruz, lanet okuyoruz ama işte AKPnin adayı geldi demin. Bir çay ısmarlıyor diye neredeyse izdiham çıkacaktı. Yani bu ikiyüzlülüğü bırakmalıyız bence. Bir çay için o adamın etrafında toplanmamalıyız.
Herkesin eşit olmasından yanayım, insanlar arasındaki uçurumun kapanmasını istiyorum. Bunun için de oyumu bağımsızlara vereceğim. Halk arasında bir sorun yok. Birileri kalkıp benim ülkemde bana muhtıra veriyor. AKPye vermiyor ki, bu halka verilmiş bir muhtıradır. Halkları birbirine kırdırmaya çalışıyorlar. Ben herkesle gerçek kardeşliği yaşamak istiyorum, özde kardeşlik değil!
Memleketle oynamasınlar
Abdüllkerim Kılıç (Esnaf): Bence ekonomi bayağı düzeldi. Dolar 1800lere çıkmıştı, şimdi 1300lerde sayıyor. Siftah yapmadığım günler oluyor ama ben ülkeyi düşünüyorum. Benim oyum AKPye. Daha önce de vermiştim. Ondan önce Erbakana, ondan da önce MHPye vermiştim. Bugünlerde askerle CHP, AKPnin üstüne geliyor. Niye bunlar memleketle oynuyorlar? Oynamasınlar!..
Kafamız karışık ama...
Zennure Genç (Ev kadını): Bu seçimde kafalarımız gerçekten çok karışık. Çocuğumuzun geleceğini, eğitimini, sağlığını düşünüyoruz. Parti konusunda bu benim partim diyebileceğim bir parti yok. Ama net cevap isterseniz, Tayyipten başkasına ben oy vermem. Niye derseniz, ondan önce durumlar daha kötüydü.
Sarıgazililer Sonuç değişmez diyor
Bağlı olduğu Ümraniye ilçesinin en eski yerleşim bölgesi olan Sarıgazi, çoğu asgari ücretle ve sigortasız işçi çalıştıran, tekstilden organize sanayi sitelerine irili ufaklı birçok fabrika-atölye ile çevrili.
Belde, İstanbulun sol-sosyal demokrat oyların yoğunlukta olduğu yerleşim yerlerinden. Belediye statüsüne kavuştuğu 1992den 2004 yerel seçimlerine kadar CHPli (daha sonra SHP) yerel yöneticilerin idaresinde olan belediye, 2004 yerel seçimlerinde AKPye geçti.
Ordu, Sivas, Tokat, Tunceli, Erzincan, Kastamonu ve Kars illerinden göçle gelenler, 100 bine dayanan belde nüfusunun çoğunluğunu oluşturuyor. Merkezinden arka mahallelere doğru yol aldıkça, yoksulluk ve işsizlik sorununu dillendirenlerin sayısı artıyor. Seçimlerden çıkacak sonucun yoksulluğu, dolayısıyla işsizliği azaltacağına yönelik inancın azalması, seçmenlerin bir bölümünde Hiçbirine oy vermeyeceğim tepkisine dönüşürken karar vermediğini söyleyenlerin de azımsanmayacak sayıda olduğunu belirtelim.
Oyunu açıklayanlar AKP, CHP ve bağımsız dışında parti adı telaffuz etmezken Baykala rağmen CHPyi tercih edenlerin gerekçesi, AKPnin laikliği yıkacağı...
Boş atarım
Yusuf Kuru (Karpuz satıcısı): Güneş kavuruyor ama karpuz bile satamıyoruz. Partilerin hepsine öfkeliyiz. Hiçbirine oy vermeyeceğim. Belki de boş atarım.
Kararsızım
Salman Dağlarkıran (Esnaf): Ortalık karmakarışık. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Memleketimizde dirlik düzenlik olsun, hepsi o. Çeklerimiz yazılıyor, satışımız olmuyor ama inan olsun kendimizi yine düşünmüyoruz. Partilerin hepsini denedim. Bu hükümeti de denedim. Şimdi kararsızım.
CHPyi tutuyorum
Emrullah Bektaş (İşsiz): İlk defa oy kullanacağım. Ülkenin iyiliğini düşünerek oy vereceğim. İstanbula çalışmak için geldim ama geçinemedim. Seçimden sonra memleketime (Ordu) döneceğim. Orada çiftçilik yapacağım. Bence sınır ötesi operasyon gerekiyorsa olsun. Şu an CHPyi tutuyorum. AKPye güvenmiyorum.
Oyum bağımsıza
Metin Çevik (Tekel bayii işletiyor): Şu anda açıkçası seçimleri pek düşünmüyorum. Bağımsıza oy vereceğim. Son günlerde şiddet yine arttı. Bunları tasvip etmiyorum. Ordunun Irakta olmasını istemiyorum. Sorunun diyalog yoluyla çözülmesini istiyorum.
En büyük sorun işsizlik
Oya Akın (Ev kadını): Kime vereceğimi bilmiyorum ama geçen seçimde AKPye vermiştim. Bu kez ona vermeyeceğim. Ülkemizin fabrikalarının satılmasından dolayı... Daha nereye vereceğimi bilmiyorum ama sandığa yakın bir değerlendirme yaparım. Bence en büyük sorun işsizlik. Bir de şehitler.
Asgari ücret yetmiyor ama...
İkran Aliş (Tekstil işçisi): İlk kez oy kullanacağım. AKPye vereceğim. Asgari ücretle çalışıyorum, bir simit zammı yaptı, tamam ama kendimi düşünmüyorum, ülkeyi düşünerek oy vereceğim. Bakınca da ülke birçok açıdan toparlandı. Ben de Kürdüm. Bağımsız adayların baskı görmesine karşıyım. Askerin müdahalesine de karşıyım. Ama başka da parti yok oy verecek.
YARIN: Maltepe
Hazırlayanlar: Serpil İlgün-Ersin Büyüktaş