19 Temmuz 2007 00:00

ÖZGÜRLÜKLER

Nice dostlar; Türkiye insan hakları hareketinin önder kadrolarından dostlar, Diyarbakır’da, Adana’da, Konya’da, Ankara, İstanbul’da ve Türkiye’nin dört bir yanındaki çeşitli seçim bölgelerinde, milletvekili adayı olarak halkın huzurundalar.

Paylaş

Nice dostlar; Türkiye insan hakları hareketinin önder kadrolarından dostlar, Diyarbakır’da, Adana’da, Konya’da, Ankara, İstanbul’da ve Türkiye’nin dört bir yanındaki çeşitli seçim bölgelerinde, milletvekili adayı olarak halkın huzurundalar.
Nice dostlar; Türkiye sol siyasi geleneğin önder kadrolarından dostlar; aydınlar, yazarlar, işçi ve emekçiler; devrimci, demokrat, sol sosyalist ve komünist düşünceli dostlar; partili-partisiz, seçime katılan dostlar, halkın huzurundalar.
Özgürlük, eşitlik, kardeşlik bayrağını tutuyorlar. Barış bayrağını. Savaş politikaları ve uygulamalarına karşı barış bayrağını tutuyorlar. Bir büyük saflaşmada, savaş-barış saflaşmasında, barıştan yana saf tutuyorlar.
Ankara’da 1. Bölge’de Bin Umut Adayı şair dostumuz Şükrü Erbaş’tır.
2. Bölge’de, değerli işçi kardeşimiz Sırrı Keleş, Bin Umut Adayıdır.
Unutma Defteri adlı şiir kitabında, Şükrü Erbaş, yüreğini açıyor. Sevgisini, insan sıcaklığını. Meclis’e şiir göndermeliyiz. Umut göndermeliyiz.
Unutma…
Sevgili Evrensel okuyucuları ve onların dostları:
Ben şimdilik size, Şükrü Erbaş’ın Unutma Defteri’nden “Deniz” şiirini gönderiyorum. Biliyorsunuz, şiir, siyaset kadar önemli ve değerlidir. Vicdanınız rahat olacak ve gönül rahatlığı ile, ‘ben şaire-şiire oy verdim’ diyeceksiniz. Şair, sizin sesinize ses olacak. Şair, sorumluluk demektir, haksızlığa isyan demektir. İnsan, insanlık, doğa,yurt sevgisi demektir. Şair barış demektir.
Unutma…
Şair ve işçi omuz omuzadır.
“DENİZ
‘Serez çarşısı kapatmış elleriyle yüzünü’
Nazım Hikmet
Sen Deniz’din. Uzun boylarımızdın. Evlerimiz yalnız düşmüş harflerdi. Üstümüzde bizim olmayan bir hayat. Kuyularda masaldık. Gecemiz yoksul güne unutma sürmesi. Dünyayı gören rüyamızdın.
Sen Deniz’din. Uyanan sesimizdin. Gözlerimiz ellerimizde biterdi. Uzağımız yine bizdik. Sözlerin birden kalabalıktı. Sözlerin şehre inmiş kenar mahalleler. İyiliğin sabahına mavi haritamızdın.
Sen Deniz’din. İpe değil yıldızlara çekilmiş onurumuzdun. Ekmeğimiz korkuyla acıydı. Başkasını bilmezdik. Aklımız keçeleşmiş bir geçmiş. Gövdemize gelecek zamanları düşürdün. Karıncalaşmış özgürlüğümüzdün.
Sen Deniz’din. Bize sonsuzluğu öğretensin. Kaç bin kadın, kaç bin erkek, kaç bin çocuk, muradından doğurdu seni. Ölümünü aldık, hayatını verdik. Parmaklarımız sözlerinin mumları. Seni anladık, seni büyüdük, seni yalnız kaldık…2006”
Hüsnü Öndül
ÖNCEKİ HABER

OKS skandalında yeni perde

SONRAKİ HABER

Eğitimi piyasaya açtılar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...