12 Ocak 2008 00:00

SSGSS’ye karşı mücadele işyerlerine yayılacak

Türk-İş’e Bağlı İstanbul Şubeler Platformu’nun SSGSS’ye karşı düzenlediği ve temsilcilerin katıldığı toplantıda işyeri komiteleri kurulması kararlaştırıldı

Paylaş

Türk-İş’e Bağlı İstanbul Şubeler Platformu’nun düzenlediği panele, değişik iş kollarından ve işyerlerinden 300 temsilci katıldı.
Yeni anayasa ve Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı (SSGSS) hakkında sunumların yapıldığı toplantı, Petrol-İş Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Saldırılara karşı mücadele vurgusunun öne çıktığı toplantıda, mücadelenin işyeri komiteleri ile geliştirilmesi kararı alındı.
Türk-İş’e bağlı 20’ye yakın şubenin oluşturduğu platformun düzenlediği toplantıya, Telekom, askeri tersane, belediye, hastane ve deri işçilerinin yanı sıra birçok fabrikadan işyeri temsilcileri katıldı. Platformda olmamasına rağmen Kristal-İş yöneticileri ve işyeri temsilcileri de toplantıya katıldılar. Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın ve Deri-İş Genel Başkanı Musa Servi’nin de katıldığı toplantıya Tuzla Deri Organize Sanayi Bölgesi’nde direnişte olan Demsaş Deri işçileri, önlükleri ve dövizleri ile katıldılar.
‘İstanbul işçisi mücadeleye hazır’
Salonun SSGSS’ye karşı döviz ve pankartlarla süslendiği toplantıda sık sık “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Yaşasın sınıf dayanışması” sloganları atıldı. Platform adına toplantının açılış konuşmasını yapan Belediye-İş 3 No’lu Şube Başkanı Hüseyin Ayrılmaz, sınıfın kazanımlarının elinden alındığı, sendikacılığın torpilli ilişkilerle yürütülmeye çalışıldığı bir dönemde ihtiyaç üzerine bir araya geldiklerini dile getirdi. Yüzünü işçilere dönen ve gücünü de oradan alan sendikaların bir araya gelmesinin yukarıdakileri rahatsız ettiğini dile getiren Ayrılmaz, İstanbul’dan başlayarak mücadeleyi yaymayı amaçladıklarını dile getirdi. Rahatsız olanların platformu marjinal gibi göstermeye çalıştığını belirten Ayrılmaz, “Buyrun siz yapın, biz de sizin arkanızdan gelelim. SSGSS bunun için bir fırsat. İstanbul hazır. Çağırın Ankara’ya, yasa geri çekilene kadar geri gelmeyeceğiz” diye konuştu. Toplantıya katılanlara seslenen Ayrılmaz, “Bir mücadeleye giriştik. Sizleri sendikalarımız için, geleceğimiz için mücadeleye çağırıyorum” diye konuştu.
‘Mücadeleci sendikacılık’
Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın ise sendikal hareketin bir yol ayrımında olduğunu belirterek başladığı konuşmasında, sorunların mücadeleci ve ne yaptığını bilen sendikalar tarafından çözülebileceğini dile getirdi. Sendikaların yıllardır kazanılmış haklardan tavizler vererek ayakta kalmaya çalıştığını belirten Öztaşkın, izlenmesi gereken yolun kazanımları korumak ve geliştirmek olduğunu ifade etti. Geçen yıl SSGSS’nin iptal edildiğini hatırlatan Öztaşkın, bundan sonraki süreçte hükümetin sendikaların sessizliğinden faydalanarak daha kötüsünü hazırladığını dile getirdi. Esnek çalışmayı da AKP’nin yasalaştırdığını hatırlatan Öztaşkın, “Şimdi bununla da yetinmiyorlar, daha da kötüsünü yapmak için çalışmalar yürütüyorlar. Artık sendikalara düşen taviz vermek değil, mücadele etmektir” diye konuştu.
Genel greve hazırlanmalıyız
Türk-İş’in, SSGSS ve kıdem tazminatı konularında kırmızı çizgilerini çizmesi gerektiğini belirten Öztaşkın, genel kurulun bu idareyi yönetime verdiğini ve bu saldırılara karşı genel greve hazırlanılması gerektiğini dile getirdi. Kıdem tazminatı gündeme geldiğinde, Türk-İş karar almasa bile kendilerinin örgütlü oldukları her yerde güçlerinin yettiği kadar greve çıkmaya kararlı olduklarını belirten Öztaşkın, bunun için şimdiden tabanın hazırlanması gerektiğini dile getirdi. Yerel platformların buna hizmet ettiğini belirten Öztaşkın, tüm güçleri ile platforma destek vereceklerini, çalışmalarına katılacaklarını dile getirdi.
İşyeri komiteleri ile çalışma
Sunumların ardından söz alan işyeri temsilcileri, mücadelenin işyerlerine yayılması gerektiğini vurguladılar. Tez Koop-İş İşyeri Temsilcisi Hüseyin Yüksel, sendikasız işçilerin de bu mücadeleye katılmasını sağlamak gerektiğini dile getirdi. Genel eylemlerin yanında işyerlerinde de eylemler yapılması gerektiğini belirten Yüksel, bilgilendirme toplantılarının işyerlerinde de yapılmasını istedi.
Telekom İşyeri Temsilcisi Erdal Oflaz ise havzalarda mücadele komitelerinin kurulması gerektiğini dile getirdi. Grevlerinin başarıya ulaşmasında kendilerine verilen desteğin önemli olduğunu vurgulayan Oflaz, saldırı yasalarına karşı da birlikteliğin güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Mücadelenin ancak tabandan yayılarak başarıya ulaşabileceğini belirten Oflaz, kendilerinin bu çalışmaya başladığını ifade etti. Deri-İş Temsilcisi Bayram Ateşoğlu ise platformun yapacağı eylem ve etkinliklerin Türk-İş’i harekete geçireceğini ifade etti.
‘300 temsilcinin görevi’
Toplantının kapanış konuşmasını yapan Harb-İş Anadolu Yakası Şube Başkanı Hüseyin Över, toplantıya katılan 300 temsilcinin mücadelenin öncüsü olduğunu dile getirdi. Toplantıda alınan kararların işyerlerine götürülmesi ve işçilerin mücadeleye katılmasının 300 temsilcinin görevi olduğunu dile getiren Över, bu yapıldığı takdirde kazanacaklarını dile getirdi. Över, yarın Kadıköy’de, salı günü ise Taksim’de yapılacak eylemlere kitlesel katılma çağrısı yaptı.
Engel olmak gerekiyor
Toplantıda Avukat Murat Özveri, TTB'den Osman Öztürk ve Dr. Atilla Özsever de birer sunum yaptı. ‘Anayasa Tasarısında Sendikal Haklar’ başlıklı sunumunda Murat Özveri, tasarının sendikal haklar konusunda hiçbir yenilik getirmediğini dile getirdi. Sendikal haklar ve özgürlükler konusunun yeni tasarıda da güvence altına alınmadığını dile getiren Özveri, “Tasarıya ‘Herkes sendikaya üye olabilir’ yazmışlar. Fakat hemen peşi sıra ‘ama’, ‘ancak’ ile başlayan cümlelerle birçok kısıtlama getirilmiş” diye konuştu. Tasarıyla grev hakkının kapsamının daha da daraltıldığını belirten Özveri, patronlara ise lokavt yanında yeni kolaylıkların da sağlanabildiğini dile getirdi. İşçinin kendi iradesi ile sendikaya üye olma, örgütlenme özgürlüğü hakkının yine anayasal güvenceye alınmadığını belirten Özveri, sendikaların, kendi taslaklarını hazırlayarak tasarının daha demokratik ve özgürlükçü bir anayasa olması için mücadele etmeleri gerektiğini belirtti.
‘Sosyal Güvenlikte Reform Aldatmacası’ başlıklı bir sunum yapan Dr. Atilla Özsever ise reform olarak sunulan SSGSS'nin tamamen aldatmacadan ibaret olduğunu ifade etti. SSGSS'nin 1999'da çıkarılan 'mezarda emeklilik yasasının' bir devamı olduğunu belirten Özsever, tasarının bugün çalışanları ilgilendirmediği şeklindeki açıklamaların da yalan olduğunu dile getirdi. Hükümetin tasarıya karşı mücadeleyi engellemek için böyle bir yalan uydurduğunu belirten Özsever, tasarıdan örnekler vererek işçileri nasıl etkileyeceğini anlattı.
Toplantıda yapılan son sunum, TTB'den Osman Öztürk’e aitti. ‘SSGSS’nin sağlık haklarına etkileri’ konusuna değinen Öztürk, tasarının yasalaşması halinde sağlığın piyasanın insafına terk edileceğini dile getirdi. Tasarıda sağlıkla ilgili bölümleri madde madde anlatan Öztürk, “Bu tasarı sigortalılar için hiçbir yeni değişiklik getirmiyor. Tam tersine geri götürüyor” diye konuştu. Öztürk, sendikaların ve demokratik kitle örgütlerinin tasarıya engel olması gerektiğini belirterek, TTB olarak yapılacak eylem ve etkinliklere destek vermeye devam edeceklerini belirtti.(İstanbul/EVRENSEL)
ÖNCEKİ HABER

İşçi ve emekçiler alanlara çıkıyor

SONRAKİ HABER

ASO’dan bankaların taşınmasına şartlı destek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...