6 Mart 2008 00:00

JİN û JîN


Bu 8 Mart’ı, Adana’da başına aldığı cop darbeleriyle hastanelik olan TEKEL işçisi iki kadının şahsında tüm TEKEL direnişçisi kadınlara adıyoruz. Novamed işçisi kadınlar, kendi birlikleri ve dirençlerinin, uluslararası dayanışmanın yanında, kadın örgütlerinin büyük çoğunluğunun dayanışması sonucunda kazandılar. TEKEL işçisi kadınlar da kararlı ve öfkeli. Özelleştirmeye, yağmaya karşı, işini ve çocuklarının geleceğini savunmak için direnen TEKEL işçisi kadınlar da dayanışmamızla kazanacaklar.
Bu 8 Mart’ta tersanelerde, sanki hiç yaşamamış gibi ölen, Anadolu’nun yoksul ve kimsesiz işçilerinin geride bıraktığı yoksul ve kimsesiz eşleriyle, çocuklarıyla dayanışma içinde olacağız. İş cinayetlerinin sona ermesi, insanca yaşam, iş güvenliği içinde çalışma koşullarının sağlanması için onların sesine ses katacağız. Ki tersane işçisinin eşi, artık her akşam kapısını açtığında, karşısında ölümü değil işçi eşini görebilsin.
8 Mart’ta 70 milyonu ilgilendiren SSGSS Yasa Tasarı’sını, AKP’nin istihdam paketini kadınlar cephesinden hükümete ve arkasındaki kapitalist sınıfa geri iade edeceğiz. Emzirme iznini, işyerinde kreşi ortadan kaldırarak “kadın istihdamını artıracağız” yalanını, AKP’nin yüzüne vuracağız.
SSGSS ile emzirme ödeneklerini azaltmaya çalışanlara sesleneceğiz: Sütümüzü AKP’ye de patronlara da helal etmiyoruz, çünkü sütümüz sadece çocuklarımıza aittir, onu savunacağız!
SSGSS emekli aylığını, dul ve yetim aylıklarını azaltıyor. Kız çocukları için evleninceye kadar devam eden yetim aylığını, artık tıpkı erkek çocuklarında olduğu gibi 18 yaşında kesiyor. SSGSS, kadınla erkeği ‘yoksunlukta eşitleme’ konusunda büyük gayret içinde.
SSGSS, emeklilik yaşını kadın ve erkekte 65’e, prim ödeme gün sayısını 9 bine çıkarıyor. Bu dayatma, kadınlar için de erkekler için de insanlık dışıdır. Çoğu kayıt dışı çalışan kadınların ezici çoğunluğu için de, bu sürede emekli olmak imkan dışıdır. Öncelikle, emeklilik yaşının ve prim ödeme gün sayısının artırılmasına karşı; emekçilerin hiç değilse yaşlılıklarında dinlenme hakkını savunacağız.
Tasarı, kadının mevcut sosyal koşullarda hem işte, hem evde çalıştığı, yani çifte sömürü altında olduğu gerçeğini de es geçiyor. Çifte emek sömürüsü nedeniyle, kadınların erken emeklilik hakkını savunacağız!
Bu tasarı da, bundan öncekiler gibi kadının ev içi emeğini görmezden geliyor. Herhangi bir işte çalışmayan “ev kadınının” her gün, gerçekte toplum tarafından üstlenilmesi gereken çocuk bakımı ve eğitimi, evin temizliği, yaşlı ve hastaların bakımı gibi “iş”leri yerine getirdiğini, AKP’ye ve patronlara hatırlatmak; ev kadınlarına emeklilik güvencesi ve sigorta hakkı talep etmek, bu 8 Mart’ta görevlerimiz arasında.
Anadolu toprakları, on yıllardır anaların gözyaşlarıyla sulanıyor. Emperyalistlere karşı kahramanca mücadeleyle kazanılan ortak vatan, Kürt sorununda uygulanagelen şiddet ve savaş yöntemleri nedeniyle giderek kendi evlatlarına yabancılaşıyor. Son sınır ötesi operasyon; aynı yöntemlerde ısrarın, yalnızca Türk ve Kürt gençlerinin zamansız ölümlerinin vebalini değil, ülkenin bağımsızlığının vebalini de yönetenlerin sırtına yüklüyor.
Bu 8 Mart’ta bir kez daha, on yıllardır olduğu gibi barış ve kardeşlik talebini yükselteceğiz kadınlar olarak. Ve diliyoruz ki bu 8 Mart, anaların gözyaşlarının, anaların canından bir can olan genç oğul ve kızlarının toprağa karışmasının sonu olur.
Kendi acılarımıza ağlarken, Filistin’de yine çocukların, kadınların, gençlerin bedenleri bir sabah ansızın İsrail bombalarıyla sarsılıp can verdi.
Tüm hakim güç odaklarına sesleniyoruz bir kez daha: Analara ve gençlere kıymayın! Barış içinde, eşitlik içinde, kardeşlik içinde bir ülke ve bir dünya kurmak mümkündür. Artık yeter! Savaş ve ölümler son bulsun!
Yıldız İmrek Koluaçık

Evrensel'i Takip Et