8 Mart 2008 00:00
Ap ak parti
Adından da anlaşıldığı gibi kendi çevresini aydınlatıp, işçi sınıfının, köylünün, memurun hayatını karartan ve çıkarmış oldukları yasalarla bunu da onaylayan ak bir partidir. Bu çerçevede parti merkezinin düşüncesi ile yerel yönetimlerde bulunanların düşünceleri, yaptıkları ve yapacaklarının hiçbir farkı yoktur. Ben sizlere Nevşehir/Avanostan örnek vermek istiyorum.
Seçimlere girerken yoksul bıraktıkları halka oylarını alabilmek için bir poşet dolusu yiyecek, bir miktar para, işe alma sözleri verdikleri yetmiyormuş gibi birde başka partiye oy vermemeleri için Kurana el bastırıp yemin ettirmeleri gibi oyunlarla seçilip geldiler. Seçildikten sonra ilk iş olarak belediye işçilerini işten atmak ve o insanları işsiz bırakmak oldu. İşçiler oylarını vererek o koltuğa oturttukları insanın kendilerini işten çıkartması işçiler için daha da üzücü oldu. Yönetimi ele geçirdikten sonra ne kanun tanıdılar ne de yasa, halen de aynı düşünceler içerisindeler. Yandaşlarına yapılan yolsuzlukların haddi hesabı yok. Şu anda da yapılmış olan iki ihaleden dolayı soruşturma açılmıştır.
Belediyenin kapılarının halka devamlı açık olacağını, tüm sorunların çözüleceğini savunan bu insanların şimdi yanına gitmek ve derdini anlatmak için nasıl bir kişilik sahibi olmak gerekli bilemiyorum. Çünkü halktan kimseyle görüşme olmaz. Belediye başkanı neyi nasıl istiyorsa Meclisteki gibi; kabul, ret, eller kalkar-iner...
2 milyon YTL borçla devralınan belediyenin şimdi 10 misli borcu var. Yapılan işlerin ise bu borca değip değmediği tartışma konusu.
Bu Ap Aklıktan kurtulmanın tek yolu; işçinin, memurun, emeklinin, köylünün bir olup, yaklaşan yerel seçimlerde birlikte hareket edip önce yerel yönetimlerden sonra da genel yönetimden göndermektir. Açlık, yoksulluk, işsizlik her geçen gün daha da derinleşen bir batak olmaya devam ediyor.
Ali İhsan Keser Belediyeden atılan Genel-İş eski Avanos Temsilcisi
Evrensel'i Takip Et