14 Mart 2008 00:00

Sanatçı yaşamın her alanındadır


Tiyatroevi Kültür Sanat Merkezi Genel Sanat Yönetmeni Hamit Demir ile tiyatro evinin kuruluşunu, çalışmalarını ve sanata bakışı hakkında söyleştik:

Bize kısaca Tiyatroevi’nin geçmişini ve neler yapmak istediğinizi anlatır mısınız?
Tiyatroevi’nin Çiğli’de açılması bir tesadüf değildir. Çiğli insanının genel ülke ortalamasından farklı ve birikimli bir yapısı var. Tiyatroevi, 1996 yılında yayın hayatına başlayan Gölge Tiyatro’nun devamında oluşmuş ve Prof. Dr. Semih Çelenk’in sanat danışmanlığını yaptığı bir tiyatrodur. Bugüne değin, Weismann ile Kızılyüz, Newton Bilgisayardan Ne Anlar, Mektep, Çirkin, Paspas, Hikaye-i Mahmud Bedreddin, Uğurlu Sözler, Tecrit/Umut gibi pek çok oyun sahnelemiştir. Ayrıca çocuk oyunları çalışmaları da vardır. Bu merkezimizde, oyunlarımızı çalışıp sahneliyoruz. Ayrıca tiyatro, yaratıcı drama, müzik, satranç, resim, halkoyunları eğitimi veriyoruz. Etkinlikler düzenliyoruz. Önümüzdeki en önemli hedef ise, bulunduğumuz mekanı geliştirmek ve kalıcı olduğumuzu hissettirmek.
Kültürel yozlaşmayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu ülke insanının yaşadığı açmaz, “ya ekmek, ya sanat” değildir. Ne yazık ki, bilinen medyatik sanat çevreleri ve onların sözcüleri, ortada böyle bir açmaz varmış gibi propaganda yapmaktalar. Burada sanatla uğraşmak çoklarınca “salyangoz satmakla” eş görüldü. Bunlarla biz uğraşmazsak, kim uğraşacak? Sanatçı olmak yalnızca çıkıp sahnelerde boy göstermek demek değildir. Çağına müdahale etmelidir aynı zamanda sanatçı. Sanatçı kendine sırça köşkler aramaz. Yaşamın her alanında olandır o. (İzmir/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et