26 Mart 2008 00:00

Derdimiz ÖSS

Sevgili arkadaşlar, şimdi ben sizden bir şey istiyorum. Gözlerinizi kapatın ve 3 saat içinde neler yapabileceğinizi hayal etmeye çalışın.

Paylaş

Sevgili arkadaşlar, şimdi ben sizden bir şey istiyorum. Gözlerinizi kapatın ve 3 saat içinde neler yapabileceğinizi hayal etmeye çalışın. Neler aklınıza geldi? Belki ailenizle piknik yapmak, arkadaşlarınızla konuşmak, eğlenmek... Ama hiçbiri için 3 saat yetmiyor değil mi? Belki çok yorgunsunuzdur ve bu 3 uyumayı düşünürsünüz. Belki de bir film alıp onu izlersiniz. Ama eminim ki -bazı durumlar hariç- hiçbirimiz böyle bir soru karşısında “Hayati kararlar alırım” cevabını vermez.
Şimdi size bir soru sormak istiyorum. Peki biz neden 3 saat içerisinde hayati kararlar almaya zorlanıyoruz? Neden 3 saat içinde 180 soruya cevap vermek zorunda kalıyoruz.? Bu 180 soru bizim başarımızı mı ölçüyor? Ya da bu sorularla bizim zeka düzeyimiz mi ölçülüyor? Tabii ki hayır. Bu sınavı geçemeyenleri böyle sınıflandıramayız. Böylesi bir şey bizleri hayat karşısında hatalara iter.
Şimdi sınavdan önceye bakalım. Sınavdan önce hepimiz bir panik halindeyizdir. Hiç kimse bunu inkar edemez. Ailelerimizde ve bizlerde hep bir panik havası vardır. Sınav paniği veya kazanamazsam korkusu... Rehber öğretmenlerimiz bizi rahatlatmaya çalışırlar ama kaçımız rahattır ki?! Bu duygunun güç bir tarifi vardır ama biz ona kısaca gelecek kaygısı diyoruz.
Biz sınavdan önce hem Türkçe-matematik, hem de kendi kendimize sorduğumuz sorularla başa çıkmaya çalışırız. Ama bizi en çok yoran, kendimize sorduğumuz sorulardır.
Peki bizim en güzel yıllarımızı bu tür sınavlarla geçirmemize neden olanlar neden bu kadar rahatlar? Peki biz sınavı kazanamazsak bunun hesabını kim verecek? Tabii ki hiç kimse... Kendimizle baş başa, çaresizliğimizle baş başa kalacağız.
Ama biz zaten çalışıyoruz! Biz çalışıyoruz ama bizim çalışmamızı, bilgimizi bu tür yollarla ölçmek isteyenler çalışmıyor. Eğer çalışsalardı, bize bu stresi ve korkuyu yaşatmazlardı. Şimdi onlara seslenmek istiyorum: Biz görevimizin başındayız, yani dersimize çalışıyoruz Ya siz neredesiniz? Lütfen görevinizin başında olun!
Meryem Şotik-Semiha Şakir
Anadolu Lisesi (İSTANBUL)
ÖNCEKİ HABER

Bu mudur insanlık

SONRAKİ HABER

Gazete ve televizyonun sunduğu olanaklar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...