28 Mart 2008 00:00
İngilizler, Sarkoyu sevdi
12 yıl aradan sonra Londraya resmi bir ziyaret için giden ilk Fransa Cumhurbaşkanı olan Nicolas Sarkozy, İngiliz-Fransız yakınlaşmasının temellerini attı.
12 yıl aradan sonra Londraya resmi bir ziyaret için giden ilk Fransa Cumhurbaşkanı olan Nicolas Sarkozy, İngiliz-Fransız yakınlaşmasının temellerini attı. İngilterenin nükleer santrallerinin geliştirilmesi için her türden desteği vermeyi vaat eden Sarkozy, en önemli çıkışı ise Afganistan konusunda yaptı.
Eşi Carla Bruni ile birlikte Londraya giden Sarkozy, İngiltere temaslarına Kraliçe Elizabethin Sarkozy çifti onuruna verdiği öğle yemeğiyle başladı. Sarkozy daha sonra, İngiliz Parlamentosunun iki kanadına yönelik konuşma yaptı. Sarkozy burada yaptığı 45 dakikalık konuşmada, iki ülkenin hiç olmadıkları kadar yakın olduklarını, ancak bunu yeni bir kardeşliğe dönüştürmek istediğini söyledi.
Afganistana asker gönderecek
Sarkozynin İngilterede verdiği en önemli uluslararası mesaj ise Afganistanda her geçen gün sıkışan İngiliz ve ABD birliklerine yardım amacıyla daha fazla asker gönderme sözü oldu. Halen Afganistanda 1500 asker bulunduran Fransa, bunu 2 bin 500e çıkarmayı planlıyor. Bu konudaki karar, önümüzdeki hafta yapılacak Nato Zirvesinden sonra belirlenecek.
Fransada muhalefet partileri ve savaş karşıtları, Afganistana ek asker göndermeye tepki gösterirken, Sarkozy bu konuda İngiltere Başbakanı Gordon Browna teminat verdi. Böylece, İngiliz-Fransız yakınlaşmasının önemli ayaklarından biri Afganistana yardıma koşma oldu. Almanya ise daha önce yaptığı açıklamada, Afganistana ek asker göndermenin şu anda gündemde olmadığını açıklamıştı.
Memnuniyetle karşılandı
Sarkozynin Afganistanda İngiltere ve ABDnin yardımına hazır olduğunu açıklaması, İngiltere ve ABD tarafından memnuniyetle karşılandı. Ancak, Sarkozynin bu desteği karşılıksız değil. Sarkozy, asker katkısını artırmak için ittifaktan bazı teminatlar talep ediyor. Bunlar arasında Afganlara daha fazla sorumluluk verileceğine ve görevin askeri olmayan yönlerinin daha iyi koordine edileceğine dair bazı garantiler verilmesi isteniyor. Bu da Afganistandaki paylaşımda Fransaya daha fazla pay ayrılması gerektiği anlamına geliyor. ABD ve İngilterenin, ek asker karşılığında Fransaya Afganistanda daha fazla alan açıp açmayacağı, buna karşılık Sarkozynin tutumunun ne olacağı ile ileride belli olacak.
Sarkozy-Brown görüşmesi
Sarkozynin Londra ziyareti dün İngiltere Başbakanı Gordon Brown ile yapılan görüşme ile tamamlandı. Her iki lider, küresel mali piyasalar ve Afganistandaki gelişmeleri ele aldı. Görüşmede, nükleer enerji ve kaçak göçle mücadele alanında işbirliği öngören anlaşmalar imzalandı. Liderlerin görüşmesi, Londranın kuzeyinde, Arsenal futbol takımına ait Emirates Stadında gerçekleştirildi. Arsenalin stadı Fransanın gayriresmi elçiliği olarak biliniyor. Takımın çalıştırıcısı Arsene Wenger ve pek çok yıldız oyuncusu Fransız. Dolayısıyla stadın İngiltere-Fransa işbirliğinin başarısına örnek gösterilebileceği yorumları yapılıyor.
Geleceğe yatırım
Avrupa basını Sarkozynin İngiltere ziyaretini daha çok geleceğe yapılmış bir yatırım olarak değerlendiriyor. Bunun başında ise 1 Temmuzdan itibaren AB Dönem Başkanlığını devralacak Fransanın, hem AB düzeyinde hem de uluslararası ölçekte attığı adımlara İngilterenin engel olmaması için böylesine bir yakınlaştırmayı gerçekleştirdiği biçiminde değerlendiriliyor. Almanya ise bu yakınlaşmadan oldukça rahatsız. Dün birçok gazete Sarkozynin ziyaretine geniş yer ayırırken, bunun Almanyanın aleyhine bir adım olduğuna dikkat çekti. Ülkenin en çok satan gazetelerinden biri olan Süddeutsche Zeitung, ziyareti Berline karşı kardeşler şeklinde yorumladı. (Köln/EVRENSEL)
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
