01 Nisan 2008 00:00

Mumia ölüm listesinde duruyor

1982 yılında haksız bir şekilde idam cezasına çaptırılan Mumia Abu-Jamal için verilen kararın iptal edilmesi ve davanın yeniden görülmesi için mücadele ediyorsunuz.

Paylaş

1982 yılında haksız bir şekilde idam cezasına çaptırılan Mumia Abu-Jamal için verilen kararın iptal edilmesi ve davanın yeniden görülmesi için mücadele ediyorsunuz.
Perşembe günü Philadelphia Temyiz Mahkemesi’nin almış olduğu kararın özü nedir?
Mahkeme ölüm cezasını kaldırdı, ancak 1982’de idama neden olan gerekçeler olduğu gibi duruyor. Müvekkilime suçsuz olduğunu ispatlaması için olanak tanınmadı.

Bu bir geri adım mı?
Davanın yeniden görülmesinin kabul edilmemesi bizim açımızdan olumlu değil, ancak diğer taraftan ise ölüm cezasının kaldırılması bir zaferdir.

Burada zaferden tam olarak neyi kast ediyorsunuz?
Elbette idam cezasının kaldırılmasını. Her avukat için, hele benim gibi yaşamını idam cezasına karşı mücadele etmekle geçirmiş birisi için, idam cezasının kaldırılması bir zaferdir. Biz elbette davanın yeniden görülmesiyle bazı şeylerin düzelebileceğine inanıyorduk. Ancak mahkeme, kısmi bir düzenlemeyi öngördüğü için davanın yeniden görülmesini reddederek, idam ya da ömür boyu hapis arasında karar verdi.

Müvekkiliniz Mumia Abu-Jamal mahkemenin kararını nasıl karşıladı?
İdam tehlikesinin kalkmasından ötürü sevinç duydu. Ancak, ikimiz de Federal Yargıç’ın davayı yeniden örmeyi reddetmesine memnun olmadık. Biz ufukta bir pırıltı görüyoruz. Üç yargıçtan biri olan Thomas Ambro, hukuksal değerlendirme açısından iki meslektaşının kararda ırkçılık yapılmadığına dair görüşüne katılmadı. Ve bu farklı düşüncesini toplam 118 sayfa olan yazılı gerekçenin 41. sayfasında ortaya koydu.

Yargıç Ambro neden farklı düşünüyor?
Ona göre, sadece bir tek mahkeme jürisi adayının bile deri rengi nedeniyle reddedilmesi ABD Anayasası’nda güvence altına alınan eşit muamelenin ihlali anlamına geliyor. Fiiliyatta Ambro, Mumia Abu-Jamal davası söz konusu olduğunda, bazı davalarda yaygın olan ırkçı davranışların istisna kabul edildiğini ortaya koydu. Eğer aynı durum başka davalarda olmuş olsa idi, davanın yeniden görülmesi söz konusu olurdu.

Bu tam olarak ne anlama geliyor?
Yargıç Ambro diyor ki; her sanığın bir jüriyi kendi geldiği çevreden seçme hakkı var. Bu demektir ki 12 jüri de sanığın gelmiş olduğu yerden olabilir. Ayrıca Ambro için jürinin deri rengi/ırkı nedeniyle devre dışı bırakılması anayasaya aykırı. Diğer iki meslektaşı ise bu görüşü paylaşıyor, ancak bu dünyada her insanın, bu nedenden ötürü haksızlığa uğraması ve adil bir yargılamanın olmadığı temelden ileri sürülemeyeceği belirtiyor.

Savunma olarak üzerinde görüş birliği sağlanmayan bu karar karşısında hangi çözümü ileri süreceksiniz?
Bu 41 sayfa hukuksal olarak nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Ambro, hukuksal noktaların temellerini gösterdi, biz de buradan devam edeceğiz. Bu dava boyunca anayasanın ihlali ve ırkçılık yapıldığı yönündeki görüşümüz için bunu kullanmamız gerekiyor.

Hukuksal olarak bundan sonra hangi adımları atacaksınız?
Kararı veren Federal Temyiz Mahkemesi 3. Dairesi, üç yargıçtan oluşuyor. Mahkeme heyetinin sayısının artırılması söz konusu olabilir. Biz yargıç sayısının artırılması için başvuruda bulunacağız. Böylece alınan kararın yeni yargıçların katılımıyla yeniden ele alınmasını isteyeceğiz. Genişletilmiş mahkeme heyeti bizim istediğimiz yönde karar verirse o zaman davanın yeniden görülmesi, hem de yeni bir jüri önünde mümkün olabilir.

İstediğinizin tersine bir sonuç çıkarsa ne yapacaksınız?
Eğer genişletilmiş Temyiz Mahkemesi de müvekkilimi dinlemeye yanaşmaz ya da üç yargıç tarafından verilen kararı onaylarsa, biz de o zaman bir sonraki adımı atıp bir üst mahkeme olan Washington’daki Yüksek Mahkeme’ye başvuracağız.

Çizmiş olduğunuz bu senaryoda Bölge Savcılığı’nın bir rolü olabilir mi?
Hayır. Savcılıktan yeni bir şey çıkmayacak, ancak ben savcılıktan genişletilmiş mahkeme heyetinin vereceği tararı tam olarak incelemesini bekliyorum. İdam cezasının kaldırılması yönünde verilen kararda savcılık fiili olarak kaybetti. Çünkü idam kararının kalmasını istiyordu. Diğer taraftan ise davanın yeni belgelerle birlikte yeniden gözden geçirilmesini istemediği için kazandı.

Şu anda Mumia Abu-Jamal idam ile karşı karşıya değil mi?
Kesinlikte değil. En azından bu konuda hedefimize ulaştık. Şu anda hiç kimse idam emrini imzalayamaz. Ancak hukuksal olarak her şey aydınlanana kadar ölüm dosyasında kalmaya devam edecek.

Şu anda acil olarak ne türden bir desteğe ihtiyacınız var?
Çalışmamıza devam edebilmek için maddi desteğe ihtiyacımız var. Mumia’nın özgürlüğü için verilen mücadele şimdi yeni bir aşamaya ulaştı. Çatışma daha sert bir şekilde sürdürülecek ve önümüzde duran iş çok daha fazla. Bu nedenle, davanın yeniden görülebilmesi için her tür desteğe ihtiyaç duyuyoruz.
(JungeWelt)
Jürgen Heiser
ÖNCEKİ HABER

Bağdat’ta sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

SONRAKİ HABER

DURUM

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...