Yerel yönetimlerde dört yıllık zaman kaybı

1987 yılında Şişli Belediyesi’nden ayrılarak ilçe olan Kağıthane, sanayinin artması ile birlikte İstanbul’un göç alan ilçelerinden birisi durumunu aldı. 500 bin nüfusu, çalışma havzası ve çok sayıda hastane ve okul olmasına rağmen hâlâ birçok sorunla da boğuşuyor Kağıthane. 28 Mart yerel seçimlerinden dört yıl sonra ve yaklaşan yerel seçimler öncesinde Kağıthane Belediyesi’nin çalışmalarını sorduğumuz siyasi partiler, belediyenin kente rant alanı olarak yaklaştığını, AKP’nin yerel yönetimlerdeki dört yılını zaman kaybı olarak gördüklerini belirttiler. Halkın evlerinin yıkılıp ödeyemeyecekleri borçlar altında bırakıldığına dikkat çeken siyasi partiler, barınma sorununa yıllardır çözüm bulamadıklarını ifade ettiler.
Kağıthane’nin dört yılını çaldılar
CHP Kağıthane İlçe Başkanı Fevzi Şit, AKP’nin yerel yönetimlerdeki dört yılını “zaman kaybı” olarak nitelendirdi. Şit, Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç’ın Kağıthane’nin dört yılını çaldığını vurguladı. “Belediye başkanının, büyükşehirin bütçesi ile yapılanların altına şunu yaptık ya da bunu yaptık diye imza atıyorlar, daha ilginç bir şey de yayınladıkları broşürde şunu yaptık ya da bunu yaptık derken 500 tane de işsizin iş talebini aldık diyorlar. Peki aldınız da ne oldu, talep almak neyi değiştirir” diye soran Şit, belediyenin hiçbir şekilde iş ihtiyacını karşılamadığını belirtti.
İnsanlar borçlandırılıyor
DSP Kağıthane İlçe Başkanı Nesrin Altun da AKP’li belediyenin iyi hizmetler vermediğini düşünüyor. Halkın, su baskınları, yolların daralması gibi kimi konularda şikayette bulunduklarını ifade eden Altun, “İnsanı öznesi haline getiren bir belediyecilik anlayışı olması gerekiyor. İnsanlara kömür dağıtılacağına ilçedeki tüm çocuklara süt dağıtsınlar. Kağıthane’nin daha sağlıklı yaşanacak bir ilçe haline getirilmesini istiyoruz” dedi. Kentsel dönüşümle evleri yıkılan ailelerin ödeyemeyecekleri borçlar altına sokulduğunu aktaran Altun, sözlerine şu şekilde devam etti: İnsanlar borçlandırılarak toplu konutlarda ev imkanı sağlanıyor. Konut sorununu bu şekilde çözemezler.
Ortada hileler dönüyor
AKP’nin çıkara dayalı genel bir politika izlediğini söyleyen Kağıthane DTP İlçe Başkanı Nedim Aydın, yerel yönetimlerin hizmetlerinin de yetersiz olduğunu ifade etti. Belediyenin bir yıl içersinde bir caddeyi üç dört defa kazdığına dikkat çeken Aydın, “İhaleleri kimler alıyor? Kaynağı nereden karşılanıyor bu çalışmaların” diye sordu. Aydın, “Kağıthane’de ve deresinde hiçbir yerin tapusu yok. Tamamen Hazine’nin malıdır. Maalesef parça parça satılmıştır” dedi. AKP’li belediyenin ciddi bir sosyal faaliyet yürütmediğini ve pek çok alanda başarısız olduğunu ifade eden Aydın, buna rağmen belediyeye karşı tepkinin yeterli olmayışının nedenini demokrasi güçlerinin birlikte hareket etmemesine bağladı. Aydın, “Aslında bugün AKP’nin başarısı biraz da bizim yetmezliğimizden kaynaklanıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Kente rant alanı gözüyle bakılıyor
Rant değeri yüksek semtlerden orta gelirli insanların çıkarılarak yerine elit tabakanın yerleştirildiğini belirten ÖDP eski İlçe Başkanı Hasan Kayım, kentsel dönüşüm projesini eleştirerek, projenin en tipik örneğinin Sulukule’de yaşandığını söyledi. “Romanların yaşadığı Yahya Kemal Mahallesi’ndeki alanları boşalttılar, kalanları da göndermeyi planlıyorlar. Belediyeler kente rant alanı gözüyle bakıyorlar” diyen Kayım, şehirlerin estetik sorunları olduğunu ve AKP’nin estetik anlayışının ise park ve bahçe yapmaktan ibaret olduğuna dikkat çekti. (İstanbul/EVRENSEL)

---

Halk için belediyecilik yapılmalı
Emek Partisi Kağıthane İlçe Başkanı Fahrettin Öner, Kağıthane’de ücretsiz olması gereken hizmet alanlarının özelleştirilerek paralı hale getirilmeye çalışıldığına dikkat çekti.
Öner, “AKP belediyeciliğinin anlayışı, kamu alanlarını sermayeye peşkeş çekmektir” dedi. “Sosyal bir belediyecilik anlayışı olmalı. Halk meclisleri kurulmalı, gençlik ve kadın kültür merkezleri olmayan bir ilçede sosyal bir belediyecilikten bahsedilemez, meslek edindirme ve istihdam alanları yaratılması gerekiyor” diyen Öner, belediyenin 85 milyar olan bütçesini halk için kullanması gerektiğini anlattı. İşçilerin yoğun olduğu Çağlayan’da denetim yapılmadığını vurgulayan Öner, işçilerin güvencesiz ve sağlıksız koşullarda yaşadıklarını kaydetti.
Şenay Kumuz