08 Nisan 2008 00:00

KENTTEN GELEN

Karşıyaka İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı işyerlerinde çalışan kadrolu, hizmetli ve memur sayısının gün geçtikçe azalması ve yerlerine yeni atamalar yapılmaması sonucu, eğitim-öğretim hizmetleri veliler ve Okul Aile Birliği’nin üzerine yıkılmış durumda.

Paylaş

Karşıyaka İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı işyerlerinde çalışan kadrolu, hizmetli ve memur sayısının gün geçtikçe azalması ve yerlerine yeni atamalar yapılmaması sonucu, eğitim-öğretim hizmetleri veliler ve Okul Aile Birliği’nin üzerine yıkılmış durumda. Kendi kaderlerine terk edilen okulların bazılarında bir iki tane bulunan personel, bazılarında ise hiç bulunmuyor. Okulun düzen ve temizliği ücretli tutulan bireylere ya da taşeron temizlik şirketlerine havale ediliyor. Bu firmaların ücretleri ödenmediğinde icralık durumlar da yaşanıyor. Bakanlığın bilinçli bir şekilde yürüttüğü bu sırtını dönme politikası, artık son noktaya ulaştı. Bunun bir an önce çözümlenmesinin yolu, kadrolu yeni personel alımını ısrarla istemek ve bunun takipçisi olmaktır. Eğitim öğretim bir bütündür. Var olan personelin sorunları elbette vardır.
Eğitim sisteminin önemli yapı taşlarından birisi memur ve hizmetli personeldir. Diğer çalışanlarla aynı ortamda bulunan ancak eşit haklara sahip olmayan bu arkadaşlarımız, sanki kendilerine yüklenen her türlü angaryayı tartışmasız yerine getirmekle yükümlü gibi görülmektedirler. Hizmetliler, eğitim kurumlarının emektarlarıdır; sistemden kaynaklı bütün olumsuz sonuçları en çarpıcı bir biçimde hissedenlerin başında gelmektedir. Kurumların fiziksel yetersizliğini ve yönetim anlayışının yanlışlığını yoğun bir biçimde hizmetliler yaşamaktadırlar. Hizmetli arkadaşlarımız, normal görevlerinin dışında kalorifer yakma, şoförlük, gece bekçiliği ve yöneticilerin özel işlerini yapmakla görevlendirilmektedir. Bunun karşılığında ücret, yevmiye, yolluk, yiyecek ve giyecek yardımı yapılmamakta ve fazla mesai ücreti ödenmemektedir.
Eğitim sistemi içinde emekleri genellikle görmezden gelinen, hatta genellikle yok sayılan hizmetli ve memurların, eğitim sisteminin sağlıklı işlemesi noktasındaki katkıları göz ardı edilemez.
Bu sorunları ve çözüm önerilerini Eğitim Sen hazırladığı raporlarında şu şekilde dile getirmiştir: Yeterli kadro açılmalı, hizmetli açığı kapatılmalı, özellikle genç hizmetliler işe alınmalı ve kurumlar arasında adil dağılım yapılmalıdır. Hizmetlilerin mesai saatleri, yapabilecekleri işler, okullarda temizleyecekleri sınıf sayıları ve çalışma alanları önceden belirlenmelidir. Hizmetli ve memurlara, hafta içi ve hafta sonu mesai harici çalışmalarında ve belirlenen alanları dışında yapacakları işler için ek ücret ödenmelidir. Hizmetli, memur ve teknisyenlerin özel hizmet tazminat oranları artırılmalı, ek gösterge verilmeli, lisans ve ön lisans mezunu memurların unvan aranmaksızın 1. dereceye kadar yükselebilmeleri sağlanmalıdır. Her eğitim öğretim yılı başında öğretmenlere ödenen “eğitime hazırlık ödeneği” hizmetli, memur ve teknisyenler gibi diğer eğitim emekçilerine de ödenmelidir.
Yılda bir kez hizmetlilere verilen giyim yardımına memur ve teknisyenler de dahil edilmeli, giyim yardımı parası artırılmalı ve nakit olarak verilmelidir.
Fakülte ve yüksekokul bitiren, ayrıca bilgisayar bilen yardımcı hizmetliler, sınavsız olarak görevde yükselebilmelidir. Okulların güvenliğinin hizmetliler tarafından sağlanmasından vazgeçilmelidir. Maaşlar insanca yaşayabilecek düzeye çekilmelidir.
Hizmetli ve memur atamalarında ikametler mutlaka dikkate alınmalıdır. Bu durum hizmetli ve memurların hem kendi hayatlarını kolaylaştıracak, hem de iş verimini artıracaktır.
Okullarda kalorifer yakma işlemi cazip hale getirilmeli, kalorifer yakan hizmetlilerin belirsiz olan mesaileri belirlenmeli, ek ücret, ek tazminat verilmelidir. Ayrıca hizmetlilere, yaptıkları işin yıpratıcılığı göz önünde bulundurularak erken emeklilik hakkı verilmelidir.
Öğretmen çocuklarının yararlanmış olduğu her türlü haklardan tüm yardımcı hizmetli, memur ve diğer eğitim çalışanlarının çocukları da yararlanmalıdır.
Ortaöğretim ve üniversitede okuyan hizmetli ve memur çocuklarına hiçbir şart aranmaksızın Milli Eğitim Bakanlığı’nca karşılıksız burs verilmelidir. Eşi çalışmayan hizmetli ve memurların eş ve çocuk yardımı artırılmalıdır. Eğitimin niteliğinin yükselmesi için, memur ve hizmetlilerin başta ücret olmak üzere sosyal ve özlük sorunları en kısa sürede çözülmeli, talepleri dikkate alınmalıdır. Eğitim Sen, dün olduğu gibi bugün ve gelecekte de eğitim ve bilim emekçilerinin taleplerinin takipçisi olmaya devam edecektir.
Eğitim Sen 2 No’lu Şube
Örgütlenme Sekreteri
Elif Çuhadar*
ÖNCEKİ HABER

Ekmeğimizdeki gözler

SONRAKİ HABER

Okullarımızdaki kantin, otopark işletmeciliği

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa