15 Nisan 2008 00:00

Final, A.Sami Yen’de olacak gibi

Süper Lig’de son 4 haftaya girilirken, Fenerbahçe’nin başkentte 2 puan bırakmasıyla şampiyonluk mücadelesinde heyecan bir kat daha arttı.

Paylaş

Süper Lig’de son 4 haftaya girilirken, Fenerbahçe’nin başkentte 2 puan bırakmasıyla şampiyonluk mücadelesinde heyecan bir kat daha arttı.
Şimdi, lider Fenerbahçe ile en yakın takipçisi Galatasaray’ın sıralamadaki yerlerini averajları belirliyor. Kayseri deplasmanından 3 puanla dönmeyi başaran Sivas da, 3 puan geriden bu iki takımı izliyor. Geçtiğimiz hafta deplasmanda Sivas’ı yenerek zayıflayan zirve umutlarını yeniden canlandıran Beşiktaş ise bu hafta İnönü’de OFTAŞ’a boyun eğince, potadan iyice uzaklaştı. Beşiktaş’ın hedefi artık ligi 3. sırada bitirip UEFA Kupası’na katılma hakkı elde edebilmek...
Sonu gelmez sorunsallar(!)
Şampiyonlar Ligi’ne veda ettikten sonra lige dönen Fenerbahçe, Ankara’da umduğunu bulamadı. Geçtiğimiz hafta Kadıköy’de Kayseri’yi 90+5’te attığı golle yenen sarı-lacivertli ekip, bu kez 90+5’te yediği golle sahadan beraberlikle ayrıldı ve çok kritik 2 puan yitirdi. Kezman, takımı 2-1 öndeyken girdiği oyunda kazanılan penaltıyı berbat bir vuruşla dışarı atınca, bütün şimşekleri üzerine çekti.
Belki de Sırp oyuncunun Alex’i ikna(!) ederek kullandığı ve kaçırdığı bu penaltı, şampiyonluğun kaderini belirleyecek. Ve belki de Kezman’ın Fenerbahçe’deki geleceğini de...
Neredeyse sezon sonu geldi ama sarı-lacivertli ekipte, “İlk 11’de Semih mi başlamalı, yoksa Kezman mı?” sorunsalı hâlâ bir çözüme kavuşmuş değil. Herkes kendince bu konuda fikir üreterek Zico’ya yardımcı(!) olmaya çalışıyor. Zico, Chelsea maçında olduğu gibi yine Semih ile başladı. Ancak golcü oyuncu fazla etkili olamadı. Kezman da kaçırdığı kritik penaltıyla maça damgasını vurdu.
Zico, nasıl bir tercih yaparsa yapsın, Fenerbahçe istediği sonuçları alamadığı sürece belli ki eleştirilmekten kurtulamayacak.
Teknik direktörsüz de olur mu?
Galatasaray, Feldkamp sonrasında teknik direktörsüz çıktığı ikinci maçını da kazanmayı bildi. Geçtiğimiz hafta G.Birliği deplasmanından kayıpsız dönen sarı-kırmızılı ekip, bu hafta da Ali Sami Yen’de Trabzon engelini aynı skorla (1-0) aştı. Sahaya çıkacak takımı, bazı yönetim kurulu üyeleri ile teknik ekip birlikte belirliyormuş. Futbolcular ise “Biz bu işi kendi aramızda teknik direktörsüz de götürürüz” dercesine istekli ve kararlıydılar. Yüksek tempo ve pres kozlarını iyi kullandılar. Ali Sami Yen’de bu sezon hiçbir takımı bu denli mahkum edememişlerdi. Girdikleri çok sayıdaki pozisyondan ancak birisini, Arda ile değerlendirebildiler. Gol atma konusunda sıkıntı çektikleri ise çok açık. 21’inci haftadaki 6-3’lük Manisa galibiyetinin sonrasındaki 9 haftada 6 galibiyet, 2 yenilgi, 1 beraberlik alırken, bu 9 haftada attıkları gol sayısı sadece 8...
Bu süreçte sadece iki maçta 2 gol atabildiler. Yine bu süreçte, iki farklı tek galibiyetlerini de 25’inci haftada A.Sami Yen’de Kayseri’ye karşı aldılar. Mutlu sona ulaşabilmeleri için her şeyden önce rakip fileleri bulma konusundaki sıkıntılarını aşmaları gerekiyor.
Trabzon ise sıradan bir takım görüntüsünün ötesine geçemedi. Savunmada dağınık ve dengesiz, hücumda 90 dakika boyunca ciddi bir gol pozisyonu yaratamayacak kadar etkisizdiler.
Sivas zorluyor
Sivas, Kayseri deplasmanından galibiyetle dönünce, ligi en azından üçüncü sırada bitirip UEFA Kupası’na katılma yolunda avantaj yakaladı. Kırmızı-beyazlı ekip için, Galatasaray-Fenerbahçe maçı ile Galatasaray ile kendi evinde oynayacağı maç büyük önem taşıyor. Bu maçlardan istediği skorlar çıkarsa Sivas, şampiyon olamasa bile Şampiyonlar Ligi’ne kapağı atabilir.
Fikstür avantajının kendisine sunduğu son şansı artık iyi kullanmalı Sivas.
Beşiktaş’tan buraya kadar
Beşiktaş bu hafta zirve yarışına havlu attı. Uzun süre ıkına sıkına galibiyetlerle yarışta yol aldılar, ancak bu işin sonuna kadar böyle yürümeyeceği belliydi. Ertuğrul Sağlam’ın, o -kendi tanımıyla- yenemese de heyecan verecek, izleyenleri futbola doyuracak takımından hâlâ bir eser yok. Böyle bir takım yaratmanın kolay olmadığını biliyoruz, ancak yine de umutla, sabırla bekliyoruz. Lafı bile çok güzel çünkü.
Ama Asbaşkan Levent Erdoğan’a kulak verilecek olursa, Beşiktaş komplo kurbanı. Ona göre ortalıkta bir tezgah olmasa, Beşiktaş normal koşullarda asla yenilmez ve şampiyonluk yarışından da uzaklaşmazdı. Kulübüne ve başkanına tam anlamıyla sadık bir yöneticiden, başka nasıl bir açıklama beklenirdi ki?
Alt sıralar
Altlarda, Manisa evinde A.Gücü’ne yenilince tam anlamıyla ateşe düştü. Tehlikeli bölgede yer alan diğer takımlardan Konya Bursa’yı, G.Birliği G.Antep’i evlerinde 2-0’lık skorlarla geçerken, Ç.Rize de deplasmanda son sıradaki Kasımpaşa’yı yenerek ligde kalma umutlarını canlı tutmayı başardılar. Kümeden düşmeme mücadelesinde 26 ile 35 puan arasına 7 takım sıkışmış durumda. 35 puanla 11’inci sırada bulunan G.Antep bile tam anlamıyla rahatlamış değil. Bir galibiyetle çok şeyin değişebileceği alt sıralarda da heyecan büyük.

31. haftanın maçları

19 Nisan Cumartesi:
Ankaragücü-Konyaspor
Sivasspor-Ankaraspor
Bursaspor-Kasımpaşa
Gaziantepspor-V.Manisaspor
Fenerbahçe-Denizlispor
20 Nisan Pazar:
Ç.Rizespor-Beşiktaş
OFTAŞ Spor-Kayserispor
Trabzonspor-Gençlerbirliği
Belediyespor-Galatasaray

Gol Krallığı

Semih (F.Bahçe): 15 gol
Alex (F.Bahçe): 14 gol
Mehmet Yıldız (Sivasspor),
Holosko (Beşiktaş),
De Nigris (Ankaraspor): 13 gol
Umut Bulut (Trabzonspor): 12 gol
Ümit Karan (G.Saray),
Gökhan Ünal (Kayserispor): 11 gol
Nonda (Galatasaray),
Kezman (F.Bahçe): 10 gol
Mehmet Özyazanlar
ÖNCEKİ HABER

Hidayet’ten yine yüksek performans

SONRAKİ HABER

taBeLâ yazılar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...