18 Nisan 2008 00:00
Malatya davası yerinde sayıyor
Malatyada Zirve Yayınevinde biri Alman 3 kişinin öldürüldüğü katliamın üzerinden bir yıl geçti. Yaşları 19-21 arasında değişen 5 kişinin suçüstü yakalandığı cinayetin ardından bir yıl geçmesine karşın, pek de yol alınamadı
Malatyada Zirve Yayınevinde biri Alman 3 kişinin öldürüldüğü katliamın üzerinden bir yıl geçti. Yaşları 19-21 arasında değişen 5 kişinin suçüstü yakalandığı cinayetin ardından bir yıl geçmesine karşın, pek de yol alınamadı. Katliam davasında sanıkların dinlenmesine yeni yeni geçilmeye başlanırken, davanın başından bu yana mağdurların avukatlarının talepleri mahkeme heyeti tarafından sürekli reddedildi. Mahkeme heyetinin, tarafsızlığını yitirdiği için değiştirilmesi talebinin akıbeti de pek farklı olmadı.
Davaya bakan Malatya 3üncü Ağır Ceza Mahkemesi, hafta başında yapılan duruşmada mağdur avukatlarının taleplerini tartışmalı gerekçelerle yine reddetti.
İlginç gerekçeler!
Heyet, mağdur avukatlarının taleplerini şu gerekçelerle reddetti:
lYayınevine saldırı olacağına yönelik ihbar mektubu için ne gibi işlemler yaptığının sorulması: İstemin davayla doğrudan ilgisi olmayan, ilgili memurların görevi ihmal ya da görevi kötüye kullanma suçunun araştırılması niteliğinde olduğundan reddine.
lİçişleri Bakanlığının emniyet görevlileri hakkındaki idari raporunun istenmesi: Yargılama konusu eylemler ya da sanıklar ilgisi kurulamadığından reddine.
lSim kartlarını çok sayıda telefonda kullanan sanıkların davranışlarının anlamının çözülebilmesi için söz konusu telefonların sahiplerinin bulunmasına, telefonlarından kimlerle görüşme yaptıklarının araştırılmasına: İstem, dava dışı kişilerin özel yaşamına ilişkin aleniyete dökülmesi sonucunu doğuracağından reddine.
lOtopsi fotoğraflarının mağdur avukatlarına verilmesi: Delil olanın fotoğraf değil, otopsi raporu olmasından dolayı reddine.
Mahkeme, savcılığın, sanıkların başka örgütle bağlantısı olup olmadığı konusunda İçişleri Bakanlığından bilgi istenmesi ise ara kararında yanıtsız bıraktı.
Arka planı ortaya çıkarılsın
Malatyada bulunan kitle örgütleri, geçen zamana rağmen katliamın arka planınıdaki güçlerin açığa çıkarılmadığına dikkat çekerek, katliamın üç-beş gencin işi gibi gösterilmeye çalışıldığını kaydetti.
İnsan Hakları Derneği Malatya Şube Başkanı Şenel Karataş, Türkiyenin demokratikleşmesi, sırlar perdesinin kalkması açısından bu davayı bir turnusol kağıdı olarak gördük dedi. Yaşananların ülkede kışkırtılan milliyetçi şoven yaklaşımın sonucu olduğunu ifade eden Malatya KESK Dönem Sözcüsü Eğitim Sen Malatya Şube Başkanı Cengiz Karabay da Bu cinayetleri bu ülkenin çatışma ortamından faydalanan çevrelerin örgütlenmesi olarak değerlendiriyorum dedi. Emek Partisi İl Başkanı Necdet Bali ise Yargı süreci bu cinayeti işleyenlerin sorumlularını bulmaktan öte, cinayeti bu gençlerin nasıl işlediği, hangi tahriklere dayandığı, hunharca katledilen 3 insanın yapmış oldukları üzerinde duruluyor diye konuştu. (Malatya/EVRENSEL)
Malatyadaki kilit isim tehditten tutuklandı
Malatyada katliamın bir numaralı sanığı Emre Günaydının azmettirici olduğunu öne sürdüğü ve Bize devlet desteği sağlayacak dediği Bülent Varol Aral, Adıyaman Emniyet Müdürünü tehdit suçundan cezaevine gönderildi. Hizbullah militanı olduğu ileri sürülen ve daha önce Sokakta buldum dediği bir Kalaşnikofla tutuklanan Bülent Varol Aralın ismi Malatya katliamı dosyasına davanın bir numaralı sanığı Emre Günaydının ifadesiyle girmişti. Günaydın, Bülent Varol Aralın Size devlet desteği sağlarız vaadiyle, misyonerlere karşı eylem yapmalarını istediğini öne sürmüştü. Silah davasından tahliye olduktan sonra ortaya çıkan Bülent Varol Aralın kısa süre önce tutuklanarak Adıyaman F Tipi Cezaevine konduğu öğrenildi.
Derya Karaçoban