01 Mayıs 2008 00:00

Naylonun altında süren bir yaşam

Cennetçeşme Olimpiyat Evleri’nin karşısında bulunan gecekonduların geçtiğimiz günlerde yıkılması ile aileler açıkta kaldı

Paylaş

Cennetçeşme Olimpiyat Evleri’nin karşısında bulunan gecekonduların geçtiğimiz günlerde yıkılması ile aileler açıkta kaldı.
Mamuk ailesi, geçen cuma gününden bu yana naylonun altında yaşamını sürdürüyor. Defalarca yıkılmaktan dolayı epeyce hasar görmüş olan tuğlalarla tekrar evlerini yapmaya çalışan aile bireyleri, başka çarelerinin olmadığını belirterek kendilerine bir iş ya da bir ev verilmesini ya da ev yapacak bir yel gösterilmesini istiyor.
Diyarbakır’ın Lice ilçesinden 19 yıl önce göç eden Eşref Mamuk, 18 yılını geçirdiği evinin defalarca yıkıldığını kendisinin de yeniden yaptığını anlatıyor. 10 çocuğunun bulunduğunu bunlardan dördünün okula gittiğini, iki oğlunun çırak olarak çalıştığını anlatan Mamuk, aldıkları ücretlerin asgari ücretin bile altında olduğunu söyledi. Bu şartlar altında yaşamaya çalışırken evlerinin içindeki eşyaları bile çıkartamadan yıkılmasının kendilerinin perişan ettiğini ifade eden Mamuk, üç gündür yağan yağmur nedeniyle ıslandıklarını, hastalıklara yakalanma risklerinin olduğunu belirtti.
Eşyaları yıkıntılar altında kaldı
58 yaşındaki Mamuk, evine numarataj verildiğini, vergisini ödediğini hatta salı günü 400 YTL yatırdığını anlattı. “Hiçbir şeyi çıkartmadan kepçeyi vurup yıktılar. Bir insan bu hakarete maruz kalmaz” diyen Mamuk, rahatsızlığından dolayı çalışamadığını söyledi. “Yağmur yağdı altımızdan su geldi. Sokakta yaşıyoruz. Yatamıyoruz. Bir taraftan yılanlar bir taraftan hırsızlar, sarhoşlar. Bu şartların altında yaşıyoruz daha da bizi rahat bırakmıyorlar” diyen Mamuk, “Bir yer verin, ev yapayım, yine paranızı alın dedim. Yok diyorlar. Bizi mağdur bırakmaya hakları yok” dedi. Şu anda kullandıkları kumu bir arkadaşının verdiğini anlatan Mamuk, “Kimse bana kiralık ev vermiyor. Kimse vermez. İmkanım yok bir yere gideyim, bir ev alayım. Her saat korku ile yaşıyoruz, yıkılacak diye. Bu malzemeye insan bu kadar hakaret eder mi?” diye sordu. Durumunu anlatmak için belediyeye ve valiliğe gittiğini dile getiren Mamuk, “Kimseyi görüştürmüyorlar, bize öcüymüşüz gibi bakıyorlar. Bizi kapı dışarı atıyorlar. Üç gün yağmur yağıyor sadece naylonun altındayım. Hakkımız yok mu? Bize bir yer versinler” dedi. 1.5 milyar lira masraf yaparak aldığı elektriğin söküldüğünü anlatan Mamuk, çocukların mumla ders çalıştığını ve yangın tehlikesi atlattıklarını söyledi.
Muhatap bulamadılar
Aileyi ziyaret eden İHD İzmir Şube Yöneticisi Ali Çalışkan, Mamuk ailesi ile birlikte başka ailelerin de aynı durumla ilgili kendilerine başvuruda bulunduğunu belirtti. Balçova Belediyesi’ne randevu talebinde bulunduklarını söyleyen Çalışkan, henüz kendilerine dönülmediğini dile getirdi. “Eşref Bey’le birlikte valiliğe gittik. Herhangi bir muhatap bulamadık. Artık bunu basın yoluyla duyurmamız gerektiği konusunda hemfikir olduk” diyen Çalışkan, Eşref Mamuk’un yıkım sırasında hem polislerin hem zabıtaların darbına maruz kaldığını kendisini İnsan Hakları Vakfı’na yönlendirdiklerini ifade etti. Çalışkan, “Belediye sosyal demokrat bir belediye olduğunu söylüyor. İnsanlar darp edilerek, evlerinden atılarak birçok hakları ihlal edilmiş. Bunun bir prosedürü vardır. Tebligat yapılması gerekir. Devletin barınma hakkı ile ilgili yükümlülüğü vardır. Devleti ve belediye başkanını valiliğe bu insanlara sahip çıkmaları konusunda çağrıda bulunuyoruz” dedi.
Sacide Ayaz Lisesi öğrencisi Medine Mamuk evleri yıkıldıktan sonra okula devam edemezken ilkokul birinci sınıf öğrencisi Songül, anne ve babasının artık üşümesini istemediğini dile getirdi.
(İzmir/EVRENSEL)
Emine Uyar
ÖNCEKİ HABER

Yurtoğlu Mahallesi umut dolu

SONRAKİ HABER

TABLO

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...