3 Mayıs 2008 00:00

uyandım bomba ile göz yaşım sile sile!


Polisin 1 Mayıs tutumu hemen hemen bütün illerde sabahın ilk ışıkları ile belli oldu. Gaz bombası, cop, dayak ve kin! Ama belli olan sadece tutumları değildi, belli olan tarihin karanlığıydı da aynı zamanda!
İnsan, yüzükoyun yerde yatan, tamamıyla savunmasız ve belli ki kendine yapılacak şiddete hiçbir şekilde tepki vermeyecek olan bir bayana, polisin yanından geçerken kafasına olanca gücü ile tekme vurduğunu görünce aklını şaşıyor!
İnsan, 02 Mayıs 2008 tarihli Evrensel Gazetesinin baş sayfadan verdiği ve toplam 4 ya da 5 kişinin olduğu ve tamamının da kaçmakta olan küçük bir guruba, polisin silahını doğrultur bir vaziyette çekilmiş fotoğrafı görünce aklı şaşmakla kalmıyor, tamam bu kesin böyledir diyor!
İnsan Taksim’e çıkan tüm yolların kapandığı bir ortamda, Taksim’den ziyade işine gücüne gitmeye çalışan, eylemden bihaber vatandaşların, öğrencilerin, seyyar satıcıların, hamile kadınların ve sivil vatandaşların üzerine gaz bombası atarak coplayan, döven, yerde sürükleyen polisleri görünce “Yok yok, bu kadar da olmaz” diyor!
İnsan “orantılı güç kullanacağız” diyen yetkililerin, ellerinde karanfiller ve yazılı dövizlerle henüz nereye gideceği ve nerede toplanacağı belli olmayan işçi ve emekçilere emniyet güçlerinin saldırgan ve düşmanca tutumunu görünce “olur mu olur” diyor!
İnsan “iş ekmek aş”tan ziyade, 1 Mayıs 1977’de katledilen yoldaşlarını anmak için Taksim’e girmek isteyen, oraya karanfil koyup bu günün anısına birkaç marş söyleyip günün anlamına ilişkin slogan atmak isteyen emekçilerin, toplandığı sendikadan henüz daha çıkmadan ve ne yapacakları da belli olmadan sabahın ilk ışıklarında polisin gaz bombalı ve coplu tutumuyla karşılaşan işçi ve emekçileri görünce “Tamam işte, kesin böyle olmuştur” diyor!
İnsan, polisin ve emniyet güçlerinin yoğun arbede sırasında yaralanan, atılan bombalardan etkilenen vatandaşların sığınmak için kaçtıkları hastanede bile gaz bombası ile karşılaştıklarını, oraya gelen hastaların, çocukların, yaşlıların, hastane personelinin bile etkilendiği görüntüleri görünce “Tamam işte bu işler böyle oluyor” diyor!
İnsan, tüm bunlar yaşanırken, yaşlı çoluk çocuk, hamile, seyyar satıcı, sakat ve neredeyse toplumun tüm kesimi, bu fütursuzca müdahaleden etkilenirken İstanbul Emniyet Müdürü’nün “İstanbul da olumsuz bir şey yaşanmadı” açıklamasını duyunca “Haa tamam, bu işler böyle yapılıp böyle ört bas ediliyor” diyor!
Ne mi?
1 Mayıs 1977 den bahsediyorum. Çocukluğumuzdan beri o gün yaşananlar karanlık güçlere mal edilmiş, işçilerin üzerine silahla ateş edenlerin kimliği ve kimler olduğu hiçbir zaman açıklanmamıştı. Açıklamaya çalışanlar ise karanlık güçler deyip geçiştirmişti. İnsan dün yaşananları görünce “Evet” diyor “Bir güç olduğu doğru ama …”
Veli Bayrak [[email protected]]

Evrensel'i Takip Et