6 Mayıs 2008 00:00

AKP mazlumun değil zalimlerin yanında


1 Mayıs’ta işçi ve emekçilere yönelik polis saldırısının ve hükümetin tutumunu üç konfederasyon tarafından protesto edildi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, hükümet ile İstanbul valisi ve emniyet müdürü hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladılar. Basın toplantısında ortak hazırlanan metini Çelebi ile Tombul birlikte okudu.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, üç konfederasyonun beklentisinin, 1 Mayıs’ı kara gün olarak anılmaktan çıkartıp, demokratikleşme ve barışın, demokrasi dışı arayışların mahkum etmenin bir tarihi olmasını istediklerini kaydetti.
‘Savaşta bile yapılmadı’
“Başbakan’dan bakanlara, validen emniyet müdürüne kadar koro halinde provokasyon korkuları yayıldı. 1 Mayıs’ta Taksim çevresinde etten ve metalden duvar örüldü. Bu duvar provokatörlere karşı kurulsaydı, pekala huzur ve güven içinde Taksim’de kutlama yapabilirdik. Diğer miting alanlarında güvenlik sağlanabilirken, Taksim’de sağlanamamasını hala anlamış değiliz” diyen Çelebi, provokasyonun yasaklarla değil bizzat devletin önlem almasıyla önlenebileceğini kaydetti.
Sonuç olarak 1 Mayıs’ın basının ‘Gazcı kardeşler’ adına layık gördüğü vali ve emniyet müdürü tarafından provoke edildiğini belirten Çelebi, “Valinin orantılı güç kullandığı iddiaları ve 1 Mayıs günü İstanbul sokaklarından yansıyan görüntüler birbiriyle çelişmektedir. Savaş halinde bile saldırı yasağı olan hastanelere, gaz bombası atılmıştır. Kendi sendikasının önünde durup herhangi bir eylem halinde olmayanlara tazyikli su, gaz bombaları, coplar, tekmelerle saldırılması, yüzlerce insanın gözaltına alınması mı orantılı güç?” diye sordu.
Hükümet sınıfta kaldı
Açıklamanın kalan kısmını okuyan KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ise 1 Mayıs’ta insanın en temel hakkı olan yaşam hakkının tehlikeye atıldığını, AKP iktidarı, vali, emniyet müdürünün suç işlediğini söyledi.
Hükümetin emek düşmanlığından emekçi düşmanlığına dönüşen tutumuyla demokrasi sınavından geçemediğini belirten Tombul, AKP’nin mazlumların değil zalimlerin yanında olduğunun açıkça ortaya çıktığını ifade etti. Tombul, “‘Ayaklar baş olursa kıyamet kopar’ diyerek ortamı geren Başbakan, ‘Taksim ısrarı Anayasa’ya başkaldırıdır’ diyen Adalet Bakanı İçişleri ve Çalışma bakanları, orantılı güç, zor kullanma talimatı veren İstanbul Valisi ve emniyet müdürü hakkında üç konfederasyon olarak suç duyurusunda bulunacağız” diye konuştu. Bu saldırının takipçisi olacaklarını, ILO, AİHM’de olmak üzere her platformda şikayetlerini söyleyeceklerini belirten Tombul, orantılı güç kullandığını iddia edenlerin kendini savunmasını istedi.
Emekçiler özür bekliyor
“1 Mayıs öncesinde günlerce Taksim’e ellerimizde çiçeklerle, barış talepleri ile çıkacağımızı söyledik. Ama buna karşı vali sürekli bir provokasyondan bahsetti. Başarılı da oldu, halkın alanlara çıkmasını engelledi. Sadece işçilerin değil halkında Taksim’e çıkmasını engelledi” diyen Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Türkiye’de demokratikleşme konusunda bir arpa boyu dahi gidilmediğinin görüldüğünü söyledi. Hükümeti kutladığını söyleyen Türkel, “Ülkedeki demokratikleşmenin boyutunu tüm dünyaya gösterdiğini için onları kutluyorum. Dünyaya daha iyi bir tanıtım yapılamazdı” diye konuştu.
Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çelebi, hükümetten özür beklediklerini, sadece kendilerinin değil 1 Mayıs’ı zehir ettiği İstanbulluların özür beklediğini söyledi. 1 yıl sonra da Taksim’de olacaklarını savunan Çelebi, hükümetin şimdiden güvenlik önlemlerini almasını istedi.
“Polise taş atanlar vardı, kaldırımları sökenler bunlar kimdi” sorusunu soran bir gazeteciye Tombul şöyle yanıt verdi; “O gün 550 gözaltı oldu. Bunların üzerinde ne molotof kokteyli, ne silah, ne bıçak, ne de sopa çıktı. Bu sayının dışında 230 kişi daha gözaltına alındı. Resmi gözaltı işlemi yapılmadı ama polis otobüslerinde darp edildiler. Bu saydığım kişiler üzerinde bakıyoruz provokasyon yapan kimseyi göremiyorum. Kimdi o zaman valinin söylediği provokatörler?” (İstanbul/EVRENSEL)

Avukatlardan suç duyurusu
Çağdaş Avukatlar Gurubu 1 Maysı’ta yaşananlarla ilgili İçişleri Bakanı Beşir Atalay, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve 1 Mayıs’ta görevli polisler hakkında suç duyurusunda bulundu. Şişli Cumhuriyet Savcılığı’na yapılan suç duyurusu öncesi adliye önünde basın açıklaması yapan avukatlar, suçluların cezalandırılmasını istediler. Avukatlar adına konuşan Kemal Aytaç, birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanması gereken 1 Mayıs’ın, polis terörü ve şiddetine maruz kaldığını ifade etti. 1 Mayıs günü avukatların da polis şiddetine uğradığını belirten Aytaç, hastanelere, parti ve sendikalara, işine giden insanlara polisin şiddet uyguladığını dile getirdi. Yüzlerce kişinin de hukuksuz şekilde gözaltına alındığını dile getiren Aytaç, “Eylemcilerin hiç biri provokasyon yaratmadı ancak polis göstericilere karşı silah dahi kullandı. Gözaltına alınanların hiç biri terörle mücadele kapsamında suçlanmadı. Bu durum yapılanların hukuksuz olduğunu gözler önüne serdi” diye konuştu. “Hükümet, valilik emniyet yasal haklarını kullanmak isteyen emekçileri engelleyerek suç işlemiştir” diyen Aytaç, olayların sorumluları hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ifade etti. Açıklamanın ardından suç duyurusu dilekçesini savcılığa veren avukatlar, buradan DİSK binasına kadar “Yaşasın 1 Mayıs” ve “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları ile yürüdüler. Avukatlar, DİSK’in kapısında, DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul tarafından karşılandılar. Avukatların verdiği desteğin kendilerine güç verdiğini belirten Çelebi, “Yaşananlar daha çok mücadele etmemiz gerektiğini gösteriyor. Bu süreçte işçilere emekçilere verilecek hukuki desteğin mücadelemize önemli desteği olacak” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et