Boş sözler

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çok sayıda bakan ve 9 ilin Valisi’yle birlikte Diyarbakırlılara seslenerek, “Göç ve işsizlik için kurtuluş reçetesi açıklıyoruz” dedi. 2005 yılının Ağustos ayında Diyarbakırlılara “Kürt sorunu bu milletin bir parçasının değil, hepsinin sorunudur. Benim de sorunumdur” sözleriyle seslenen Başbakan Erdoğan, “Biz tek millet dedik, tek vatan dedik, tek bayrak dedik biz tek devlet dedik ve yola böyle çıktık” ifadelerini öne çıkardı. Bölgede en çok okunan gazetelerden biri olan Alternatif gazetesinin iki gün önce kapatılmasını es geçen Erdoğan, TRT’de farklı lehçelerde yayın yapacak olan bir kanalın müjdesini vererek destek toplamaya çalıştı.
Kürt sorununu es geçti, ‘umut dağıttı’
Tarihe bir yeni dönemin başlangıcı olarak geçecek derecede, bölgenin refahı için çok önemli bir projeye start verildiğini savunan Başbakan, açıklanan 12 milyar dolarlık eylem planının işsizlik ve göç gibi sorunlarda kurtuluş projesi olduğunu savunarak, “Bu kurtuluş projelerinin elle tutulur ve gözle görülür bir hızla tamamlamak için düğmeye basıyoruz” dedi.
Konuşmasında, “Milletimize evlat acısını yaşatan bölücü terör belasının istismar ettiği yaralar bu projelerle bütünüyle kapanacaktır” ifadelerine yer veren Erdoğan, şöyle devam etti: “Biz tek millet dedik, tek vatan dedik, tek bayrak dedik biz tek devlet dedik ve yola böyle çıktık. İşte bu anlayışla bu büyük hamlenin yanı sıra Meclis’te görüşmeleri başlayan özellikle dil konusuyla alakalı televizyon, radyo yayınlarında yeni açılımımız inanıyorum ki terörün kökünü kazıyacaktır. Televizyonun bir kanalı bölgedeki dilleri sürekli anons eder hale gelecektir.”
Bölgede yapılan yardımları “sosyal hukuk devleti”nin örnekleri olarak sunan ve bunları eleştiren muhalefete tepki gösteren Başbakan Erdoğan, Kürt sorununu es geçtiği konuşmasında “din”den ortak payda olarak söz etti. Erdoğan şöyle konuştu: “Dinimiz inancımız, düşüncemiz, yaşam biçimimiz, etnik kökenlerimiz her ne olursa olsun unutmayalım ki millet olarak kaderimiz birdir. Aynı gökkubbe altında yaşıyoruz. Bizi birleştiren tek bir millet yapan yüksek değerlerimiz var. Bizi birleştiren temel paydamız da TC vatandaşlığıdır. Hepimiz aynı milletin aynı cumhuriyetin hür ve eşit vatandaşlarıyız. Hep birlikte kaybetmemek için hep birlikte kazanmak zorundayız.” (Diyarbakır/EVRENSEL)

---

DTP’li Ayna: Diyarbakır halkının paketlere karnı tok
DTP Grup Başkanı Emine Ayna, AKP’nin GAP paketinin seçime yönelik popülist bir yaklaşım olduğunu belirterek, “Fakat Diyarbakır halkının tüm bunlara karnı tok” dedi.
DTP haftalık olağan grup toplantısında konuşan DTP Eşbaşkanı ve Grup Başkanı Emine Ayna, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın bölge gezisi de değindi.
Ayna, “50 yıldır tüm hükümetlerin seçim malzemesi olmaktan öteye geçemeyen GAP’ı AKP İktidarı da ‘İşte 12 milyar dolar kaynak aktarıyorum’ diyerek yerel seçim öncesi siyasi bir ranta dönüştürmek istiyor. Tarımsal bir proje olmasına karşın enerjideki gerçekleşme yüzde 90 iken tarım ve sulamadaki gerçekleşme yüzde 14’lerdedir. Bu projede dahi bölgeye ayrımcılık uygulanmaktadır. Bugün ekinler, bağlar, bahçeler kuruyor.” GAP’ın bölge için değil gelişmiş iller için yapıldığını belirterek, “Savaşa harcadığınız kaynakları GAP’a ayırsaydınız bugün karşı karşıya kaldığımız kuraklık hem bölge hem de ülke ekonomisini bu kadar derinden etkilemeyecekti” şeklinde konuştu.

---

Bu fabrikaları ‘terör’ mü kapattı?
Özelleştirme politikaları sonucunda Et Balık Kurumu (EBK)’da kapandı. 28 kombinası, 4 soğuk hava deposuna sahipti. 28 kombinanın 17’si Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeydi. Kesimhanelerinin et üretimi 29 bin tondu. Diyarbakır’da Temsan, Ergani Çimento ile yine Türkiye’nin birçok ilinde olduğu gibi bölgenin birçok ilinde bulunan Sümerbank’ta özelleştirme politikaları sonucu kapandı. Mardin Mazıdağı’nda bulunan ve 1977 yılında açılan Fosfat Fabrikası uygulanan yanlış politikalar sonucu hep atıl kaldı. Önemli fosfat yatakların ilçede bulunmasına karşın değerlendirilemiyor.
Van’ın can damarların Van Deri ve Kundura’da özelleştirme kapsamında kapatıldı.