05 Haziran 2008 00:00
Geri adım atmayacağız
İçinde bulunduğumuz bu çıkarcı, yanlı ve sağır, politik davranışların vurduğu iş ortamında, evet bizler de hemşire olarak sesimizi duyurmaya çalışıyoruz.
İçinde bulunduğumuz bu çıkarcı, yanlı ve sağır, politik davranışların vurduğu iş ortamında, evet bizler de hemşire olarak sesimizi duyurmaya çalışıyoruz.
SSGSS Yasasının taslak halinde sunuluşundan beri, eleştiri, ihtiyaç ve sorunlarımızı dile getirmeye, biraz daha ileriye nasıl gidebilirizlerin peşinden yürümeye, bireysel ve kitlesel mücadelemize, seslenişlerimize cevap alamayışlarımızla, hayır vazgeçmedik emeğimizle mücadelemizle, direnişimiz devam edecek.
Çözüm, emeğiyle önerisi olanlardan çıkacak fikirlerle hazırda dururken, kapalı kapılar ardında 3-5 kişinin aldığı kararla, sağlıksız koşullarda, fazla mesailerle, emeğinin karşılığını alamayan biz sağlık emekçilerine söz hakkı tanımadan emeğimizin üzerine kararlar alınarak gelmeyecektir.
Bizler sağlık emekçileri olarak her zaman olduğu gibi önceliği, bizden hizmet bekleyen hasta ve hasta yakınlarımıza vererek, eşit, ücretsiz, herkese sağlık hizmetinden bahsederken, susmamız beklenirken görüşlerimiz istenmezken, sesimiz yükselecek, kitlesel mücadelemizi sürdüreceğiz.
Düşünün ki, kendi içimizden bir örnekle, yasa sonrasında işe başlayan bir emekçi hemşire, yıllar boyunca çalışmaya devam ederken evlenecek ve sağlık kurumlarında 4/b statüsü gereğince tayin ve atama hakkı elinden alınacak, aile birliğinden uzakta, nerede kaldı aile bütünlüğünü bozmamak?
Düşünün ki, çocuk sahibi olacak, çalıştığı kurumda gebelik süresince sağlıksız koşullarda çalışıp, sağlıklı birey dünyaya getirmeyi ümit edecek, nerede kaldı özel hal ve durumlarda yeterli izin gün sayısı?
Düşünün ki, bir anne nöbet usulü çalışan ve ayın en az 10 gecesini tedirgin durumda, kendinden hizmet bekleyen hasta ve hasta yakınlarıyla izine vermeye çalışan, nerede kaldı 24 saat nöbet usulü çalışma sistemli kurumlarda kreş hakkı?
Düşünün ki, bir aile geleceğini bilmeden, emeğiyle kazandığı kazancıyla hayatını idame ettirmeye çalışan, ama her seferinde sorunları göz ardı eden, çözüme bencilce varmaya çalışan düşünce sahipleriyle, alınan kararlarla önüne engel konulan, nerede kaldı adalet?
Düşünün ki, sağlık problemleri içinde bir birey, üzerinde yaşadığı toprağa, ülkesine emek vermiş; karşılığında çok değil, sadece hak ettiği hizmeti almaya çalışan, tarlasında üreten, kurumlarında emek veren, günü gelince kattığı paydan, çok değil, sadece ihtiyacı kadarını bekleyip de alamayınca, nerede kaldı insan hakları, emeğe saygı?..
Düşünün ki, alınan kararlar karınlık köşelerde olsa da aydınlığa yürüyen, seslenen, önüne engel konsa da sunduğu hizmetten ödün vermeyen, hak ettiğini alamayan ama emeğini esirgemeyen, geleceği çıkmaza sokmaya çalışanların içinde geleceğine sahip çıkmaya, sesini duyurmaya uğraşan bir emekçi kitlesi, hiç susmayacak, durmayacak, GERİ ADIM ATMAYACAKTIR!..
Hemşire Çiğdem Demirbaş
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
