‘Sendika değiştir’ tehdidi cep mesajıyla geldi

ÇAYKUR’da yaşanan sendika değiştirme baskıları her gün başka bir boyut kazanıyor. Tek Gıda-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu kurumdaki işçilere, Hak-İş’e bağlı Öz Gıda-İş’e geçmeleri yönünde yapılan baskılar devam ediyor. AKP Rize Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Serdar, telefon mesajıyla işçileri başka illere sürgün etmekle tehdit etti.
AKP İl Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Serdar, Tek Gıda-İş’in düzenlediği çeşitli etkinliklerde, eylem ve protestolarda yer alan işçilere, kendi adına kayıtlı 0533…22 11 numaralı telefondan gönderdiği kısa mesajlarda, “Fabrikadan alınacağını bilmeni isterim. En kısa zamanda Kayseri bölgeye nakil olacağını bilmeni isterim. Sendikaya üye olman da bir şey değiştirmez. Diyarbakır bölgeye naklinin yapılacağını bil. Erzurum bölgeye nakil olacağının bilinmesini isterim, en kısa zamanda” şeklindeki ifadeler kullandığı belirlendi.
Tehdit mesajları alan işçiler, Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunurken, bu tür baskıların kendilerini yıldırmayacağını ifade ettiler.
Köylülerine bile mesaj çekti
İsmail Serdar’ın telefonla tehdit mesajı gönderdiğini, bu nedenle Rize Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu söyleyen Sait Albayrak, “ÇAYKUR Kendirli Çay Fabrikası’nda çalışıyorum. Bana sabah saat 06.00’da İsmail Serdar’a ait telefondan ‘Seni Erzurum bölgesine göndereceğiz’ yazılı mesaj geldi. İsmail Serdar’ın hem köylüsüyüm hem de AKP’den arkadaşıyım; ben de AKP kurucu üyesiyim. Biz Hak-İş’e bağlı Öz Gıda-İş’e geçmediğimiz için bize bu mesajı çekti” diye konuştu.
Kendisine bu mesajı çekmesini cahilliğine saydığını belirten Albayrak, tehditlerin kendilerini yıldırmayacağını söyledi.
AKP’li bir başka ÇAYKUR işçisi İbrahim Yılmaz, Serdar’dan Kayseri’ye sürgün edileceği yönünde tehdit mesajı aldığını kaydetti. “Sabahleyin fabrikada telefonu açınca bir mesaj geldi. Mesajda ‘En kısa zamanda Kayseri bölgesine gideceksin’ yazılıydı. Bu tür tehdit mesajlarına gerek yok. Bu mesajı bana çeken İsmail Serdar köylümdür, köylüm olduğu için 20 yıl sırtımda taşıdım onu. Ben Hak-İş’e geçtim, fakat orada olan bazı şeyleri kaldıramadığımdan dolayı tekrar eski yuvam olan Tek Gıda-İş’e döndüm. 4 dönem biz ona oy vererek buralara getirdik. Şimdi de bize tehdit mesajı çekiyor. Bu şekilde tehdit mesajı göndermesine üzüldüm” diyen Yılmaz, kadroyu İsmail Serdar sayesinde almadığını, hakkı olduğunu kaydetti.
‘Ahlaki değil’
Tehdit mesajı alan bir diğer işçi; Saadet Partisi Üyesi İsa Arslan ise şöyle konuştu: “Sakat olan amcamın oğlunu kandırarak Hak-İş’e geçirmişti. Ben onu tekrar Tek Gıda-İş’e geri getirdiğim için beni tehdit etti. Bu tür mesajlar sadece bize değil birçok arkadaşımıza gönderilmektedir. Bu tür mesajlar işçiler arasında ‘acaba bana da gelecek mi’ diye tedirginliğe yol açtı. Bu baskılar sonucu sürüleceğinden korkan bazı işçi arkadaşlarımız Hak-İş’e geçiyor. Bana da tehdit mesajı geldi ama nereye gideceğim belli değil. Arkadaşlarımın birinin Erzurum, birinin Kayseri’ye sürüleceği yazıyor ama ben nereye gideceğimi bilmiyorum. Hastaneye mi yoksa başka yere mi bilmiyorum. Bizi telefonla tehdit ederek sürüleceğimizi söyleyen komşumuzdur. Bu gibi şeyler hiç de ahlaki değildir.”
Kendisine yapılan tüm baskılara rağmen Öz Gıda-İş’e geçmediğini söyleyen AKP Üyesi Metin Aydın, bir parti yöneticisinin koltuğunu kullanarak işçileri zorlamasının yanlış olduğunu ifade etti.
Aydın, “Öz Gıda-İş Sendikası’na geçmem yönünde bir baskı vardı. Fakat ben bu baskılara aldırış etmeyerek Tek Gıda-İş’ten istifa etmedim. Bunun üzerine gece geç saatte ‘Diyarbakır bölgesine naklinin yapıldığının bilinmesini isterim’ diye bir tehdit mesajı geldi. Bu mesajı bana kendi partilim olan AKP İl Yöneticisi İsmail Serdar gönderdi. Ben de savcılığa başvurarak suç duyurusunda bulundum” diye konuştu. (Rize/EVRENSEL)
Hani herkese eşit davranılacaktı?
Tek Gıda-İş Rize Bölge Başkanlığı’nda bir açıklama yapan Tek Gıda-İş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Recep Ali Çelik, “Öz Gıda-İş’in taşeronları üyelerimizi istifaya zorlamak için akıl almadık yöntemler uyguladılar. Gerçek dışı vaatlerde bulundular. Sürekli yalana başvurarak üyelerimizi kandırıp istifaya zorladılar. Bazı siyasileri arkalarına alarak üyelerimize gözdağı vermeye çalıştılar. Üyelerimizi çeşitli yollarla tehdit ederek ‘İlden ile sürgün edeceğiz’ şeklinde korku yaydılar. Bütün bunlar yetmezmiş gibi bu kez siyasal iktidarın il yönetim kurulu üyesi İsmail Serdar, kendisine ait cep telefonuyla kendi köylüsü, hatta kendi partilisi olan üyelerimize mesaj çekerek başka bir ile sürgün etmekle tehdit ediyor. Bu ahlakı bir davranış değildir. Bizim üyelerimizin birçoğu aynı zamanda AKP üyesidir. Başbakan Recep Tayip Erdoğan ‘Kimseye küsmeyin. Herkesin kapısını çalın. Herkese eşit davranın’ derken partisinin il yönetim kurulu üyesi kendi partililerini sürgün etmekle tehdit ediyor. Bu nasıl bir anlayıştır? Hiç kimsenin işçilerimizin özgür iradelerine müdahale etmeye, onları baskı ve tehditlerle istifaya zorlamaya hakkı yoktur. Mücadelemizi her türlü zeminde sürdürmeye kararlıyız. Siyasal iktidar olmanın verdiği gücü art niyetle kullanamazsınız, bu açıkça suçtur” dedi.
‘Siyasi baskı kurulamaz’
Tek Gıda-İş’in avukatı Mehmet Küçükmustafa, AKP İl Yönetim Kurulu Üyesi ve Öz Gıda-İş Yöneticisi İsmail Serdar’ın işçilere yönelik gönderdiği mesajların TCK’ya göre suç olduğunu söyledi. Küçükmustafa, “Siyasi parti yöneticisi olması, belli bir partiyi temsil ediyor olması ve iktidar partisinin temsilcisi olarak bu durumu baskı aracı olarak kullanması yanlıştır. Bu insanların hepsi çoluk çocuk sahibi, ekmek parasının peşinde olan insanlardır. Bu insanları ‘Seni Diyarbakır’a süreceğim, seni Kayseri’ye süreceğim, seni fabrikadan alacağım’ diye tehdit ederek, üzerlerinde baskı oluşturarak sendikacılık ve siyaset yapamazsınız” diye konuştu.
İsmail Serdar’ın hem Türk Ceza Kanunu’na göre hem de Sendikalar Kanunu’na göre suç işlediğini belirten Küçükmustafa, Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını ve bunun takipçisi olacaklarını kaydetti.
Musa Yazıcı / Selda Karafazlı