25 Haziran 2008 00:00

İhtiyaç halkın birliği

Çatı partisi tartışmaları hızlanırken, ihtiyacın emekçiler ve halkın birliğinin geliştirilmesi olduğu belirtildi

Paylaş

Emek ve demokrasi cephesinin bir süredir fikir alışverişinde bulunduğu ‘çatı partisi’ tartışmaları hızlandı.
ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras’ın Mersin ve İstanbul’da yaptığı ‘sol koalisyon’ önerisinin üzerine tartışma alevlenirken, DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, çatı partisi dışında bir birliğin tartışılmasını samimiyetsizlik olarak nitelendireceklerini belirtti. EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel de ihtiyacın, emek ve demokrasi talepleriyle bir araya gelerek bir blok oluşturmak ve halk güçlerinin bu çatı altında birleşmesi için çalışmak olduğunu söyledi.
‘İlk kez söylenmiyor’
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Levent Tüzel, EMEP’in de adının geçtiği tartışmalara ilişkin görüşlerini bir kez daha paylaşma ihtiyacı görüldüğünü belirterek yazılı bir açıklama yaptı. Tartışmanın, ülkedeki gelişmelerin emek ve demokrasi cephesindekileri daha ileri ve sorumlu bir tutum almaya zorlamasından kaynaklandığının altını çizen Tüzel, “DTP’nin de içinde olduğu ,geçmişte seçim işbirlikleri yapmış partiler olarak bizlerin yürüttüğü, çatı partisi diye ifade edilen; halk güçlerini birleştirmeyi hedefleyen çalışma, sadece seçimlere dönük bir ittifak olmanın ötesindedir. DTP yöneticilerinin de belirttiği gibi, böylesi bir çalışmanın Kürtleri oy deposu yerine koyan bir anlayış taşıması ya da böyle algılanmasına yol açması, yapılabilecek en büyük kötülüktür. Gerçekten de faydacı bir şekilde parlamento ya da yerel yönetimlerde sadece seçilebilir olmanın hiçbir şey ifade etmeyeceği, asıl olanın halkın çözüm bekleyen sorunları için birleşme, kendi kurtuluşları için mücadele ve örgütlenmeye yönelten bir anlayış, program ve platform olduğu görülmelidir” diye konuştu.
Solda birlik, sol seçenek gibi sözlerin ilk defa söylenmediğini belirten Tüzel açıklamasında, “Dolayısıyla burada yeni bir şey olmadığı gibi eleştiri gerektirir yönler bulunmaktadır. ÖDP Başkanı Ufuk Uras’ın açıklamaları yine söylenildiği gibi ‘solun’ neden kitleselleşemediği sorusunun yanıtını, daha doğrusu zaafını taşımaktadır. Emek Partisi ısrarla, bu sol-sağ adıyla bölünmenin halk açısından bir şey ifade etmediğini, aksine zararlı bir işlev gördüğünü hep söyleyegelmiştir. Solcuların birliği ülkenin hangi meselesini çözecek, halk için birleştirici hangi özellik taşıyacaktır?” ifadesini kullandı.
‘Sol birliğe ihtiyaç yoktur’
Meselenin bozuk düzenin değişmesi ve emekçiler ve halkın kendi geleceklerini ellerine alması, kendi kurtuluşları ve iktidarları için mücadele etmesi olduğunun altını çizen Tüzel, “Bizim derdimiz, yönetici mevkilere gelerek rejim krizine derman olmak değil, emekçi iktidarı önündeki engelleri temizlemek için çalışmaktır. O nedenle kimi sol partilerin kullandığı ‘AKP karşısında sol seçenek’, ‘gevşek, geniş sol koalisyon’ gibi halkçı bir program içermeyen ya da ‘AKP’yi istemiyoruz’ vb. gibi bozuk ve değişmesi gereken sermaye düzenini göz ardı eden sloganlar, halkın birleşme zeminlerini çarpıtmaktadır” dedi.
Tüzel açıklamasında, “EMEP açısından yaklaşım ve çağrımız şu yöndedir: Sol benzeri adlarla bir birliğe ihtiyaç yoktur. Şu ya da bu unvan değil, ihtiyaç, emek ve demokrasi talepleriyle bir araya gelmek, bir blok oluşturmak ve halk güçlerinin bu çatı altında birleşmesi için çalışmaktır. Burada mevkilere gelmek için hesaplar yoktur, çatışan iktidar güçleri karşısında halk için alternatif oluşturacak bir siyasi birliktelik ve mücadele vardır. Hepsinden önemlisi, sermaye düzeninin derdine derman olmak ve istikrar görevi değil bağımsız ve demokratik bir Türkiye’yi yeniden kurmaktır. Elbette yerel ve genel seçimler bu mücadelenin alanları ve dönemleri olarak bizler tarafından bu birlikteliği örmeye hizmet edecek şekilde değerlendirilecektir. Burada da temel çıkış noktamız, ‘solcuları’ seçtirmek değil halkın üzerinde birleştiği ve belirlediği temsilcileri seçecek bir mücadele ve örgütlenme yürütmek olacaktır. Bunun dışındaki hesaplar, bilinmelidir ki halka yabancı ve o derece birlik fikrinden uzak olacaktır” ifadelerine yer verdi.
Tuncel: Samimiyetsizlik!
DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, çatı partisi tartışmalarının yürütüldüğü bir noktada çatı partisi dışında bir birliğin tartışılmasını samimiyetsizlik olarak nitelendireceklerini belirterek, Ufuk Uras’ı çağrı ve tartışmalarını çatı partisi tartışmaları içinde değerlendirmeye çağırdı. DİHA’ya konuşan Tuncel, “Çatı partisi seçime dönük değildir. Uzun vadeli bir birlik projesidir. Seçime yetişmesi elbette iyi olur. Sol cephede ciddi bir alternatife ihtiyaç var” diye konuştu.
Genç: Kürtler oy kardeşliği istemiyor
Gelecek Gazetesi Yazarı Yüksel Genç de dün “Çatı mı ittifak mı?” başlıklı yazısında, “Bugün Kürtler seçim ittifakı anlayışıyla kimi sol-muhalif kesimlerin, tıpkı egemenler gibi kendilerini oy deposu olarak görmelerinden rahatsızlık duymaktadır. Bu kesimlerin oy kardeşliğini istememekte, yıllardır yürüttükleri mücadele ile kazandıkları iradelerine hükmeden değil, ortaklaşan bir oluşum içerisinde yer almayı hak ettiklerini düşünmektedirler. Kürtleri kendilerini Meclis’e taşıyacak yığınlar gibi gören, ilişkisini pragmatist politika ekseninde kuran sol-demokrat çevreler, bugün Kürtlerin en büyük kırılma noktasıdır... Türkiye’de iktidar dışı kalmış çoğunluğun siyasal temsilini yaratacak formüller yerine, ‘dar olsun benim olsun’ anlayışına denk gelen seçim ittifakları, koalisyon anlayışları, Türkiye’ye bir dönemi daha kaybettirecektir” ifadesini kullandı. (İstanbul/EVRENSEL)

‘Sol zemin oluşturmak istiyoruz’
ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Alper Taş ise kendilerine DTP, EMEP ve SDP tarafından önerilen çatı partisi fikrini 5-6 Temmuz’da Ankara’da düzenleyecekleri Parti Meclisi (PM) toplantısında ele alarak karar vereceklerini söyledi. ÖDP’nin konferans ve PM kararının önümüzdeki dönemde yerel seçimleri de esas alan, fakat seçimlerle sınırlı olmayan ülke gündemlerine ilişkin olduğunu ifade eden Taş, “AKP eliyle yürütülen neoliberal politikalara karşı, Kürt sorununun çözümü için emperyalist politikalara karşı mücadeleye ilişkin, AKP tarafından yürütülen muhafazakarlaştırma politikasına karşı ama en önde de neoliberal politikalara karşı, solun en geniş kesimleriyle; sendikalar, demokratik örgütlerle bir sol zemin oluşturma, emek ve demokrasi platformu oluşturma fikrimiz var” diye konuştu. ÖDP’nin bu dönemde ana fikrinin bu şekilde olduğunu ifade eden Taş, “Çatı partisi bizim açımızdan daha sonra yapılan bir tartışma. Emek ve demokrasi güçleriyle birlikte mücadele etmeyi önemsiyoruz, bu konuda partimizin bir kuşkusu yok” dedi.
ÖNCEKİ HABER

UFUK

SONRAKİ HABER

Farklılıklarımız, her zaman zenginliğimiz olmuştur

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...