09 Temmuz 2008 00:00

İNSAN VE SPOR

Sadece sonuca endeksli Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan sonra prim yapan ulusal takımda, Fatih Terim’in sözleşmesi 2012’ye kadar uzatıldı

Paylaş

Sadece sonuca endeksli Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan sonra prim yapan ulusal takımda, Fatih Terim’in sözleşmesi 2012’ye kadar uzatıldı.
Oysa turnuva daha bitmeden istifasını açıklamıştı. Anlaşılıyor ki, aslında amaç istifa değil, oluşacak toplumsal baskıyı ardıllayarak sözleşmeyi uzatmak…
Turnuvada yarı final oynamış bir takımın teknik adamı olgunlukla davranmalı, en azından federasyonla arasında gizli kalacak görüşmelerle uzlaşma yolunu bulup gerekli anlaşmaları yapmalı ya da görevini bırakmalıydı.
Ancak Terim böyle bir yolu tercih etmedi. Turnuva boyunca saldırgan ve hırslı bir tutum alan Terim, dünyanın da ilgisini çeken bir üslupla başarıdan fazlasıyla nasiplenmesini bildi.
Ulusal takımın aldığı primler ayrı bir sorun olarak yansıdı ülkeye. Yaşanan ekonomik sıkıntılar ortada dururken futbolla bunun unutulması, üzerine bir de çeşitli zamlarla yaşam pahalılığının giderek kabus gibi insanların üzerine çökmesi, futbolun ülkemize bir armağanı oldu.
Evet takımımız büyük bir başarı yakaladı. Futbolumuzun kasası doldu.
Çok sevindik. Öyle ki, silahlı kutlamalarla kendimizden geçtik.
23 cesur adam, teknik kadro ve yöneticiler önemli kazançlar elde etti.
Ama 70 milyonluk koca bir ulus dayatılan ekonomi-politikalarının bir kurbanı olarak futbolla uyutuldu, unutuldu ve adeta soluğu kesildi. Futbolun sosyal bir olgu olmasının ötesinde toplumları yan yana getirerek küresel bir sömürü politikasına hizmet eder hale gelmesi, sistemin bir dayatması kuşkusuz. Bundan kaçış yok. Şimdilik bir bakış ve farklı uygulayım araçları geliştirmek dışında bir seçenek de görünmüyor.
Sonuçta bu oyun güzel ve heyecan verici özellikler barındırıyor. Birilerinin buna bağımlılık kertesinde sadakat duymasını da yadırgayamayız. Öyleyse bu oyunu anlamamız, içinde yer almamız ve doğru futbol sunumunu geliştirmemiz gerekiyor.
Nasıl ki “3F” faşist bir kavram olarak futbol literatürüne girmişse, aynı futbolla özgürleşme, özgünleşme ve ötekileşme olanaklarını da yakalayabiliriz. 3F’nin karşısına 3֒yle çıkabiliriz…
Sorun mevcut koşulları dönüştürmek çabasındadır. Bunlar yapılabildikçe entelektüel Terim’ler açığa çıkar, kazandığını tekrar halkına iade eder ve biz de, “Bu insanlar vatanını gerçekten de seviyorlarmış, futbolu bir rant kapısı olarak görmüyorlarmış” deriz…
Futbol bitti. Zamlar yürürlüğe girdi. Vatan, millet, Sakarya primleri cebe indirenler tatillere giderken, bizler yeniden gündelik basıncın hayhuyuna gömüldük elimizdeki ağır hayat koşullarını kâr sayarak…
Hakan Keysan
ÖNCEKİ HABER

Atletizmde olimpiyata rekor katılım

SONRAKİ HABER

‘Gençler avantajım’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...