09 Temmuz 2008 00:00
Büyük üstat dengini bulamadı
Ritim ustası Zakir Hussaini sevenler için hayal kırıklığı, Taksim Trioyu sevenler için ise keyifli bir gece oldu
İstanbul Kültür Sanat Vakfının düzenlediği İstanbul Uluslararası Caz Festivalinin önceki gece konukları, Hindistanlı tabla ustası Zakir Hussain ve İsmail Tunçbilek, Aytaç Doğan ve Hüsnü Şenlendiriciden oluşan Taksim Trio grubuydu.
Aya İrinide gerçekleşen konsere çok yoğun bir ilgi vardı. Daha önce birlikte çalışmış olsalar da geçtiğimiz sene Taksim Trio isimli albümle, grup olarak çalışmaya başlayan İsmail Tunçbilek (bağlama), Hüsnü Şenlendirici (klarnet), Aytaç Doğan (kanun) çoğu kendi bestelerinden oluşan enstrümantal bir albüm kaydetmişlerdi. Taksim Trio, üç enstrüman dışında başka hiçbir enstrüman kullanmamışlardı ve birçok çevre açısından da beğeni toplamışlardı. Üç enstrümanın da solo enstrüman olduğunu düşündüğümüzde, işin zorluğu, biri solo çalarken diğerlerinin ne yapacağıa iyi karar verilmesidir. Yoksa müzikal bir karmaşanın içine düşülmesi an meselesi olacaktır. Albümün ses kalitesi başarısının yanı sıra ritim eksikliği, İsmail Tunçbilekin bağlamada ustalaştığı teknik ve Aytaç Doğanın kanununu müziğin ritimsel yönünü destekler şekilde kullanmasıyla aşılmıştı. Kendilerine has üslupla üç solo enstrüman kimisi doğaçlama, kimi düzenlemelerden oluşan şarkıları pek çok insanın beğenisini toplamıştı. Taksim Trio ismiyle birçok yerde konser veren grubun bu seneki en önemli konseri de Zakir Hussainle önceki gece gerçekleştirdikleri konser oldu. Zakir Hussainin tabladaki ustalığının onun yeteneklerinden bağımsız olarak başkaca bir tarafı da var. Hindistanda binlerce yıllık bir geleneğin enstrümanıdır tabla. Bütün bir Hindistan müziğinin zenginliklerini tablada görmek mümkündür. Zaten Doğu müziği ile Batının arasındaki fark da burada yatmaktadır. Doğu müziği dendiğinde akla gelen, Hindistan, Afrika bütün bir Ortadoğu müziği Batıdan öncelikle ritmik olarak ayrılır. Çok karmaşık ritim formlarına sahip olan Doğu müziğinin müzikal renkliliğinde bu karmaşık ritimler çok büyük rol oynar. İşte Hindistan, bu renk içerisinde apayrı bir yere oturmaktadır. Çocukluktan başlayan bir usta çırak ilişkisiyle ilerleyen tabla çalımında usta olabilmenin koşullarından birisi zor, karmaşık denilebilecek ve aslında o kültürün kendisi demek olan ritimlerin icra edilmesidir. Zakir Hussain binlerce yıllık geleneğin önemli bir taşıyıcısıdır. Hint müziğinin zenginliğini dünyaya taşımasının yanı sıra, çaldığı gruplarda tabla tekniğindeki ustalığı da kullanarak ortaya çıkardıkları müzikle dünya müzisyenlerine önemli bir ufuk açmıştır.
Trio ezberini çaldı
Konu Zakir Hussainin herhangi bir gruba çalması olunca mesele ritimciyle ortaya çıkan müzik arasındaki ilişkiyle değerlendirilemez. Önceki akşamki konser açısından da böyle düşünürsek, Türkiyenin alanında başarılı üç müzisyeniyle, Zakir Hussainin buluşacak olmasının konser öncesinde garip bir heyecan uyandırdığı söylenmeli. Her konser öncesi dinleyici, sahnede olacaklara ilişkin bir tahmin yürütür. Taksim Trionun bu isimle çıkardıkları albümlerinden konserlerine de birtakım şarkılar taşıyacaklarını tahmin etsek de tamamen bir Taksim Trio konseri olacağını tahmin etmemiştik. Sonuçta dünyanın en iyi ritimcilerinden birisi olan Zakir Hussain, gittiği her yere kendi ritimsel zenginliklerini de götürüyor. Burada da Taksim Trio çalacak ve Zakir Hussain onlara eşlik edecekse, Zakir Hussainin gelmesinin sadece onu çok sevenler açısından bir esprisi olduğunu düşünüyorum. Trionun müziği tek başına ele alındığında güzel olabilir, ancak bu müzik Türkiyeden de herhangi bir ritimcinin eşlik edebileceği bir müzikse, Zakir Hussain o sahnede neden vardı diye sormadan edemiyor insan. Konser boyunca Zakir Hussainin tek başına çaldığı kısımda onun müzikal derinliğini görme şansımız oldu. Bu bakımdan korserle ilgili olarak Hüsnü Şenlendiricinin özellikle vurgulayarak söylediği, Konserin yüzde yetmişi doğaçlamaydı lafı çok fazla gerçeği yansıtmıyor, çünkü zaten her koşul ve durumda önüne konanı yiyebilen bir insan Zakir Hussain. Bu konser Caz Festivali içerisinde ancak Taksim Trionun, Zakir Hussainin müzikal derinliğini ifade edebilecek bir müzikal repertuvarla hazırlanmasıyla yer alabilirdi. Sonuç olarak ritim ustası Zakir Hussaini sevenler için hayal kırıklığı, Taksim Trioyu sevenler için ise keyifli bir gece oldu. Ne yazık ki Zakir Hussainin dengi müzisyenlerle sahne alamamış olmasının vebalini dinleyiciler büyük ritimcinin yapabileceklerinin çok azıyla yetinerek yaşamış oldular. (İstanbul/EVRENSEL)
Yasin Kayırtar