Kimin umurunda geçim derdi

Türkiye’de yaşamın artık yaşam olmaktan çıkıp ıstıraplarla dolu hale geldiğini ve bu ülkenin insanlarının ne hale geldiğini gözlüyorum ve bu yaşam tarzını içime sindiremiyorum. Varlık içinde yokluk çekiyoruz. Ben bir vatandaş olarak duyarsız kalamıyorum olup bitene. En azından bu durumu sizlere yazarak paylaşmak istedim. Bu AKP Hükümeti’nden nasıl kurtuluruz? Bir şekilde yoğun bir biçimde karşılarında durmamız gerekiyor. AKP Hükümeti’ne kimsenin güveni kalmamıştır. Memurların, işçilerin, köylünün, çiftçinin memnun olmadıkları görülüyor. Bunların miadı dolmuştur ve tamamen sabırlarımızı taşırmıştır. Halen edebiyat parçalıyorlar, konuşmalarıyla mangalda kül bırakmıyorlar ama iş icraata gelince işçilerden, memurlardan yana yasa, kanun çıkarmıyorlar. Kendileri için her türlü yasayı çıkarıyorlar, sürekli gündem değiştiriyorlar ve böylelikle iktidarlarını sürdürüyorlar.
Asgari ücrete doğru dürüst zam yapmıyorlar; maaşını alan işçi üç gün sonra üç kuruşsuz kahveye gitmeye çekinir oldu. Kahveye gitse çay parası veremeyecek bir misafiri gelse çay söyleyemeyecek duruma düşürdüler. Geçim derdi başımızı döndürdü. Fakirleştik. Bunları anlatırken aklıma bu konuyla bağlantılı bir fıkra geldi. Meşhur bir filozofa sormuşlar, “Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar fakirsiniz?”, o da “Ona ulaşmak için eğilmek lazım” yanıtını vermiş. Tabii bizdeki doğal kaynaklar, topraklarımız birçok ülkenin topraklarından daha verimli ama AKP havaya bakıyor, havadan sudan işlerle uğraşıyor. Ah, bir yere, toprağa bakabilse, çiftçiye, madenciye gereken desteği verse, rezervlerimiz gerektiği biçimde işletilebilse bütün taşlar yerine oturacak.
Bizi tek anlayan bir televizyonumuz vardı onu da bizden aldılar. Sansüre inat yaşasın hayat! Gerçekleri gösteren kanalımızı er geç açtıracağız.
AKP Hükümeti ekonomiyi iyi yönetemiyor. 2007 yılına kadar hazır yedi kamu kurumlarını sattılar. Şimdi takke düştü kel göründü; ekonomide durgunluk başladı, dış açıklar arttı. Geçim sıkıntısı had safhaya ulaştı. Artık umutsuz bir Türkiye istemiyoruz. İnsanlar mutsuz, sorunlar çığ gibi büyüyor. Sorunsuz bir Türkiye için bu hükümetten kurtulmak için mücadele edip sol eğilimli partilerin birliğinden kurulacak bir parti ile iktidara gitmeliyiz.
Hasan Çelik (Beyoğlu/İSTANBUL)