19 Ağustos 2008 00:00

Taşeron işçilerin sendika kararlılığı


Çiğli Belediyesi’nde çalışan yaklaşık 550 taşeron işçisinden 500’ü Genel-İş 5 No’lu Şube’de örgütlenmeye çalışıyor. Sendikada örgütlenen işçiler yetki süreci devam ederken bir yandan da temsilcilik seçimlerini gerçekleştiriyorlar. Toplam 17 adayın olduğu seçimlerde, 3’ü belediyeden 3’ü de şantiyeden olmak üzere toplam 6 temsilci seçilecek.
Pazartesi yapılacak seçim öncesi görüştüğümüz işçiler seçimlerde işçilerden çok AKP Hükümeti’ne yakın olan insanların dikkate alındığını söylüyor. Temsilci adaylarının ortak görüşü ise kim seçilirse seçilsin birlik ve beraberlik içerisinde çalışma yürütülmesi ve birliğin bozulmaması yönünde.
Birlik ve beraberlik için
Çiğli Belediyesi’nin dört yıldır taşeron işçi çalıştırdığını belirten Temsilci adaylarından Ayhan Turan, “Şu anda sendikal süreç başladı ama bundan sonraki süreç çok daha zorlu olacağa benziyor” diye konuştu. Adayların birbirleri üzerinden kampanya yürütmediğini söyleyen Turan, bütün adayların omuz omuza olduğunu kaydetti. Kolektif bir sendikacılık anlayışları olduğunu ifade eden Turan, şantiyelerinden on aday, belediyeden de yedi adayları olduğunu dile getirdi. Daha önce örgütsüz olmalarına rağmen Çiğli’de birçok eyleme katıldıklarını anlatan Turan, “SSGSS olsun, ekmek zamları, Telekom grevi olsun hepsine katıldık ve dayanışma için elimizden gelen bütün çabayı gösterdik” dedi.
Çiğli’de bir işçi emekçi derneği kurmayı hedeflediklerini ifade eden Ali Bingöl, “En büyük emellerimden biri Çiğli’de belediye işçileri ve çeşitli demokratik kurumlar ile ortaklaşa etkinliklerle dayanışma sergilemek, birlik olmak” diye konuştu.
En büyük isteklerinin işçilerin çalışma koşullarını güvence altına almak olduğunu kaydeden Gülağa Polat, güvenli ve örgütlü bir işyeri yaratmak istediklerini belirtti. Polat, “Ondan sonra çevremizdeki dayanışma, birlik, beraberlik güçlenecektir. Sadece kendimiz için mücadele etmiyoruz. İşçiler için Çiğli için hep beraber mücadele ediyoruz” diye konuştu.
Bir yıldır sendikal hareket için çalıştığını anlatan Hasan Basri Teker, sendika temsilciliğine kadar geldiklerini belirtti. Teker, “Çiğli’de örgütlü bir toplum, örgütlü bir işçi sınıfı olduğuna inanıyorum. Sisteme karşı örgütlülüğümüzü daima yükseltmemiz lazım. Temsilci adayların ortak bir birliktelik sağlamaları çok güzel bir şey, kutuplaşma yok. Kazanan da kaybeden de ağabeyimizdir” dedi.
Daha önce eski kafesan sürecinde 21 gün direniş gösterdiklerini belirten Ümit Öztürk, o dönem kendilerine destek veren kurumlara ve Çiğli halkına teşekkür ediyor. Arkadaşlar arasında ayrım yapmadıklarını belirten Öztürk, “Kim kazanırsa kazansın hepsi birlik ve dayanışma içinde” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)

Sendikalaşma ile belediye işçileri kazanacak
“Belediye yönetimindeki partinin ve çeşitli çevrelerin tabii ki dayatması olabilir. Ama hiçbir arkadaşımız bu tür olaylara alet olmadı. Bu anlamda sevindirici bir gelişme bizim açımızdan. Seçim sürecindeki arkadaşlarımız birlik ve bütünlüğünü sürekli korudular” diyen Ali Kamer ise bazı politik olayların yaşanmasını olağan görüyor. Kendileri için önemli olanın bundan sonraki süreç olduğunu kaydeden Kamer, “Kim seçilirse seçilsin çalışmalarımız yine devam edecek. Gerek yerel bazda gerekse ulusal anlamda üzerimize döşen görevleri yerine getireceğiz. Biliyorsunuz Çiğli küçümsenmeyecek kadar işçi ve emekçinin yaşadığı bir ilçe. Yanı başımızdaki organize sanayi bölgesindeki işçi arkadaşlarımıza da örgütlü bir şekilde yardım ve desteğimizi sunacağız” dedi. Sendikalaşma ile Çiğli Belediye işçilerinin kazanacağını dile getiren Ali Rıza Atay, kim kazanırsa kazansın ortak paydada buluşulduğu ve adaylar dayanışma içinde olduğu için içlerinin rahat olduğunu söyledi.

Evrensel'i Takip Et