31 Ağustos 2008 00:00
hoş geldin pir-ü paklaştırılmış erbakan
Önceden açıklamak istiyorum: Yanda, Esselamünmorning/Tesettürlü Fırıldaklar Kumpanyası başlıklı kitabın kapağını görüyorsunuz. Yanlış anlaşılmasın, o kitapta sözünü ettiğim Tesettürlü Fırıldaklar Kumpanyasının bugünkü fırıldaklarla ilgisi yok.
Önceden açıklamak istiyorum: Yanda, Esselamünmorning/Tesettürlü Fırıldaklar Kumpanyası başlıklı kitabın kapağını görüyorsunuz. Yanlış anlaşılmasın, o kitapta sözünü ettiğim Tesettürlü Fırıldaklar Kumpanyasının bugünkü fırıldaklarla ilgisi yok. Kitap 1996da yayınlandı ve o zamanın fırıldakları 1. sınıftı, şimdikiler gibi kalitesiz, küme düşmüş, 25. sınıf fırıldaklar değildi.
Ama ne acıdır ki 1. sınıf Fırıldakların Ağababası, bir zamanlar kendisinin 2/3 metre arkasından yürüyen, günümüzde büyük AKP Büyüğü olan, ünlü zanlımızın affına mazhar oluyor. Evet ne acı
AKPlilerin en tepedeki Başkanı, evrakta sahtecilikten zanlı Bay Abdullah Gül, kendisini yetiştiren, bugünlere getiren Ağababasını affetti. Bu affın iki nedeni var: Birincisi vefa borcunu ödüyor, ikincisi de yakında yerel seçim var ya (Belki yanında genel seçim de olabilir), MNP/MSP/RP/SPnin oylarını ampulcülere getirmek için güzel görünmeyi istiyor
George Clooneyin Türkiyedeki benzeri olduğunu söyleyen evrakta sahtecilikten zanlı kişi bugün Necmettin Erakanı affetti; yarın, gün olur/devran döner, kendisini de bir başka zanlı affedebilir. Belki de olimpiyatlara gönderdiğimiz devşirme Türk gibi devşirme politikacılarımız iktidara gelir, onlar da onu ve takımdaşlarını affederler
İşte tam bu sırada aklıma Müslümanlık geldi. Biliyorsunuz bu deterjan takımı, yani hem kendilerini dokunulmazlıklarla, hem ağababalarını afla aklayan bunlar fena halde Müslümandırlar. Belki unutmuşlardır ama Müslümanların bir peygamberi var. Adı, Hazreti Muhammed. Şöyle diyor: Ey insanlar! Sizden evvelki ümmetleri ancak şu helâk etmiştir: Onlar aralarında şerefli bir kimse çaldığı zaman onu bırakırlardı da zayıf biri çaldığı zaman ise ona el kesme cezasını tatbik ederlerdi (Yok yok, bana teşekkür etme A. Gül. Ben, fırsat buldukça sizin kumpanyaya Allahı da, Kuranı da, Hz. Muhammedi de, hadislerini de öğretmeye çalışacağım. Haaa, öğrenirsiniz/öğrenmezsiniz, o başka. Ama yaşınız küçük. Sanırım öğrenirsiniz )
Bu, hem yıllarca önce, hem de bugün var olan Tesettürlü Fırıldaklar Kumpanyasının, anladığım kadarıyla tek bir görevi vardı: Birbirlerini aklamak Beyazı daha beyaz yapan OMO bile bunlar kadar başarılı olamazdı
25 Aralık 1995 Seçim oldu Seçimden önce Hacı Erbakan, Bacı Tansuya, günümüzün Kâğıttan Tiranı gibi sesleniyordu: Hani ordu senin oyuncağındı, ihtilal yaptıracaktın, yaptır da görelim. - Sizi gidi gavur aşıkları sizi, sizi gidi din düşmanları sizi, sizi gidi Masonik kafalar sizi. - Çiller gavurlarla birleşecek. Deli bunlar. - Çiller, taharet bilmeyen Batının peşinde koşuyor. (Bir süre sonra gazetelerde bir fotoğraf çıktı. Hacı Erbakan namaz mı ne kılacak, işte ona abdest aldıran 5 kişilik bir abdest takımı yanında, namaz öncesi temizliğini yapıyor.) - Çiller, gavur aşığı, başını eteği ile örtüyor. - Çiller gavurla evlenen geline benziyor Bunları Hacı Efendi söylüyor.
Sonra sazı Tansu Çiller alıyor: Ellerinde harita, Türkiyeyi bölmüşler.- Sömürücülerin en tehlikelisi. - Ülkem satılık değildir. Bosna parası, Mercümek olayının takipçisi olacağım. - Kadayıfçı Erbakana inanmayın. - DYP laikliğin teminatıdır, Erbakanla ben yokum. Daha neler neler
Sonra seçim oldu. Ve ben şöyle yazmışım 13 yıl önce kitabımda: Bir döndüler, fır döndüler, fırıldakları kıskandırırcasına. Bir kefeye Mercümeki, öteki kefeye örtülü ödeneki koydular ve gavurla evlenen geline benzeyen Bacı, kadayıfçı Hacıyla Şinanay monamour şinanay
Dün de böyleydi, bugün de böyle. Ha Tansu, ha Recep ya da ha Necmettin, ha Abdullah, yok birbirlerinden farkları, kalite farklılığı dışında Ben öperim böyle Müslümanları da, yurtseverleri de
Yalnız merak ettiğim bir şey var: Uyanık olduğu iddia edilen asil ve necip halkım, gerçekten ne zaman uyanacak?
Bülent Habora