01 Eylül 2008 00:00
Tekel bayisine saldırı Keçiörenlileri şaşırtmıyor
Keçiörende saat 23.00ten sonra alkollü içecek satan açık bir yer bulmak imkansıza yakındır.
Keçiörende saat 23.00ten sonra alkollü içecek satan açık bir yer bulmak imkansıza yakındır. Yıllardır var olan, ilçede yaşayanlarca artık kanıksanmış bu durum, geçtiğimiz günlerde Aktepede tekel bayisi işleten Metin Şahinin belediye ekiplerince öldüresiye dövülüşüyle medyaya yansımış ve konu dikkat çekmişti.
Keçiörende bulunan tekel bayisi sahiplerine göre ise durum kendilerinin düzenli olarak yaşadıklarıyla karşılaştırılınca tekdüze ve her an yaşanması muhtemel bir hadise olarak görülüyor.
Keçiörende bir bayi sahibi saat 23.15te dükkanını kapatmak üzere toparlamış ve ışıkları kapalıyken, zabıta ekiplerinin geldiğini, kendisine para cezası kesildiğini, işyerinin bir gün süreyle mühürlendiğini anlatıyor. İçki satmayan işyerlerinin belediyece belirlenmiş kapatma saati ne olursa olsun gece geç vakitlere kadar çalışabildiğini, belediyenin bu yönde inisiyatif kullandığını söyleyen tekel bayisi sahibi, uygulamanın ilçe sınırlarında içki satışını tümden engellemeye yönelik olduğunu savunuyor. Birçok tekel bayisi gibi kendisinin de zarar etmemek için asıl satış yapabildiği 23.00ten sonraki saatlerde dükkanını açık tutmaya mecbur olduğunu ve bunun için kapatma saatini dakikalarla da olsa ötelemek durumunda kaldığını, Metin Şahinin başına gelenlerin bir gün kendi başına da gelebileceğinden endişelendiğini anlatıyor.
Yılbaşı gecesi bile...
Yılbaşı gecesinde işyerine gelen zabıta ekipleri zoruyla saat tam 23.00te kapatmak zorunda kaldığını söylerken, zabıtanın tekel bayilerine para ve kapatma cezası vermek için yasal kılıflar da bulduğunu; genel temizlik kurallarına uymamak gibi gerekçelerin çokça içki satışıyla ilgili gözdağı cezalarına konu olduğunu söylüyor. Bazı bayilerin haftada en az bir gün kapatılmayı göze alarak kapatma saatini bir yarım saat kadar öteleyebildiğini söyleyen tekel bayisi sahibi, dükkanın önüne bir sıra halinde koyulmuş içki kasalarının belediye görevlileriyle arasında büyük bir sorun oluşturmaya yettiğini ifade ediyor. Yasal gerekçelerle uygulanan engel ve baskıların, yasadışı yaptırımlara dönüşmesinin, Altınok başkanlığındaki Keçiören Belediyesinin göreve ilk geldiği günden bugüne yaptıklarıyla hiç de çelişmediğini ve doğal olduğunu dile getiriyor.
Diğerlerinin yanında...
Anlatılanlarla birlikte son gerçekleşen olay aslında yaşananın münferit bir hadise olmadığını, Keçiörenin 14 yıllık Turgut Altınoklu tarihinin buna benzer, hatta sonunda insanların hayatını kaybettiği şiddet ve zorbalık olaylarıyla dolu olduğunu gözler önüne seriyor. Parklarda, bahçelerde oturan genç grupların, çiftlerin halk arasındaki adı A Takımı olan çete tarafından tartaklanması, Keçiörende artık sıradan kabul edilen bir olay. Kalabalık halk kitlelerinin üzerine ateş açmak, 22 yaşında bir genci öldürmek, bu çetenin vukuatları arasında. Hal böyle olunca aslında son olay klişe bir gazetecilik tabirini yansıtırcasına, adamın köpeği ısırması değil köpeğin adamı ısırması olup, belki de bu tanıma göre haber değeri bile taşımıyor. (Ankara/EVRENSEL)