6 Eylül 2008 00:00

Maaş artışlarını elektrik çarptı


Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Ankara Şubesi tarafından yapılan açıklamada, toptan elektrik fiyatlarına yapılan zam eleştirildi. Açlık sınırında yaşayan kamu emekçilerine yüzde 8.5 ücret zammı uygun bulunurken, sadece elektriğe yüzde 65 zam yapılmasının anlaşılamadığı ifade edilen açıklamada, çevreye saygılı, insana zarar vermeyen, tamamen yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları kullanılarak daha ucuza ve daha sağlıklı enerji üretilebileceği vurgulandı.
“Toplu görüşmelerde memura, işçiye zam verirken cimri davrananlar söz konusu zam olunca birden bonkör oluyorlar” denilen yazılı açıklamada, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun, Türkiye Elektrik Ticaret Taahhüt Anonim Şirketinin (TETAŞ) Türkiye Elektrik Dağıtım Şirketine (TEDAŞ) sattığı toplan elektriğin satış fiyatının 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren yüzde 34 artırılması talebini kabul ettiği hatırlatıldı. Söz konusu zammın nihai tüketiciye yansımasıyla yılbaşından bu yana elektriğe yapılan zammın yüzde 65’i bulacağı belirtilen açıklamada, şöyle denildi: “TETAŞ, zam talebini elektrik üretiminde kullanılan doğal gazın fiyatındaki ve dünya petrol fiyatlarında yaşanan artışa göre belirlediğini öne sürüyor. Zamların gerekçesi bu kadar basit açıklanamaz, bu zamlar Türkiye’nin yıllardır uyguladığı dışa bağımlı enerji politikalarının ve özelleştirme çabalarının bir sonucudur.”
Zam yargıya taşındı
ÇETKODER, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nca onaylanan elektrikte yüzde 34’lük zam kararının iptali ve yürütmenin durdurulması için Danıştaya başvurdu.
ÇETKODER Genel Başkanı Mustafa Göktaş yaptığı açıklamada, EPDK’nın, Türkiye Elektrik Ticaret AŞ’nin toptan sattığı elektriğe 1 Ekimden geçerli olmak üzere yaptığı yüzde 34’lük zammın, tüketicilere yansımasının yüzde 15 oranında gerçekleşeceğine dikkat çekerek sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu yıl içinde elektriğe yüzde 65 zam gelmiş olacak. Böyle bir uygulama dünyanın hiçbir yerinde yok. Tüketici olan bizlere yazık ve günah. Yürütmenin durdurulması, sonrasında işlemin iptali için başvuru yaptık” dedi. (EKONOMİ SERVİSİ)

Bakan üzülüyormuş

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, enerji fiyatlarındaki artışın dünya piyasasındaki artışa bağlı olarak şekillendiğini, fiyatların artık hükümetin veya bir bakanlığın müdahil olduğu konu olmaktan çıktığını söyledi. Çağlayan, “Eski bir sanayici, şu anda Sanayi ve Ticaret Bakanı olarak yapılan bu zamları savunma noktasında olmaktan üzülüyorum” dedi.
Bakan Çağlayan, Türk-Kırgız Hükümetler Arası Karma Ekonomik Komisyonu Toplantısı açılışına katıldı. Açılış sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çağlayan, elektrik zammına ilişkin sorulan soruya, “Keşke dünyadaki fiyatlar artmasa ve keşke Türkiye’deki enerji fiyatları da artmasaydı. Elektrik fiyatları artık hükümetin direkt müdahil olduğu veya bir bakanlığın müdahil olduğu konu olmaktan çıkmıştır. Aynen akaryakıt fiyatlarında olduğu gibi fiyatları serbest piyasada belirlenen bir şey olmuştur” diye cevap verdi.
Tekstil sektörünün strateji eylem planıyla ilgili çalışmaların yapıldığını belirten Çağlayan, “Zannediyorum ki cumartesi veya pazar günü itibariyle strateji eylem planımızı bakanlığımızın web sitesinde yayınlayarak, duyurmuş olacağız” diye konuştu.

Borçlar artıyor

Yurttaşların tüketici kredisi ve kredi kartı borçları yılın ilk sekiz ayında enflasyonun üç katı artış gösterdi.
Tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) bazında enflasyon oranının yüzde 6.35 düzeyinde gerçekleştiği Ocak-Ağustos döneminde, yurttaşların mevduat ve katılım bankaları ile tüketici finansman şirketlerinden kullandıkları bireysel krediler ve kredi kartı borçlarının toplam tutarı yüzde 22.3 oranında arttı.
Tüketici kredisi ve kredi kartı borçlarında anılan dönemdeki nominal artış oranı enflasyonla indirgendiğinde reel bazda yüzde 15’lik bir artış olduğu belirlendi. ANKA’nın belirlemelerine göre sekiz aylık dönemde mevduat ve katılım bankaları ile finansman şirketlerinden kullanılan tüketici kredilerinin bakiyesi cari olarak yüzde 22.2, reel bazda yüzde 14.9 artışla 84 milyar 339.4 milyon YTL’ye ulaştı.
Ağustos sonu itibariyle yurttaşların mevduat bankalarına 80 milyar, katılım bankalarına 1 milyar 994 milyon ve finansman şirketlerine 1.5 milyar YTL tüketici kredisi borcu bulunduğu belirlendi. Yurttaşların mevduat ve katılım bankalarına olan kredi kartı borçlarının bakiyesi de nominal yüzde 22.5, reel yüzde 15.2 artışla 31 milyar 998.5 milyon YTL oldu.
Yurttaşların bankalar ve diğer finans kuruluşlarına toplam tüketici kredisi ve kredi kartı borçlarının son bir yılda ise yüzde 36 artış gösterdiği belirlendi. Ağustos sonu itibariyle TÜFE bazında yüzde 11.77 olan enflasyondan indirgendiğinde söz konusu borç stokunda yıllık reel artış yüzde 21 olarak hesaplandı.

Evrensel'i Takip Et