11 yıldır kayıplar!

25 Ocak 2001’de Silopi İlçe Jandarma Komutanlığına çağrılan HADEP Silopi İlçe Başkanı Serdar Tanış ve İlçe Yöneticisi Ebubekir Deniz’in kaybedilişinin üzerinden 11 yıl geçti. 11 yıldır TBMM Başkanlığı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı nezdinde girişimlerde bulunan Tanış ve Deniz ailesi ile Kürt siyasetçilerin tüm girişimleri sonuçsuz kaldı. Yürütülen soruşturmada bir gelişme sağlanmazken AİHM, 2 Ağustos 2005’te, Türkiye’nin yaşam hakkını ihlal ettiği, Tanış ve Deniz’in kaybolmalarının sorumluluğunun doğrudan kamu makamlarına ait olduğu yönünde karar verdi. AİHM Türkiye’yi Tanış ve Deniz ailelerine 172 bin avro tazminat ödemeye mahkûm etti.

NASIL KAYBEDİLDİLER?

Serdar Tanış, her gün yeni bir ‘faili meçhul’ cinayet işlenen, yurtsever ve demokratların av haline geldiği, yasal Kürt partilerin açılmasına fiili olarak izin verilmeyen bir dönemde Silopi’de HADEP’in kuruluşunda aktif rol aldı. Ardından tehditler de gelmeye başladı. Önce Tanış’ın babası, Ergenekon tutuklusu Emekli Tuğgeneral Levet Ersöz’ün komutanlık yaptığı Şırnak İl Jandarma Alay Komutanlığına çağrıldı. Tanış’ın HADEP’teki faaliyetlerine son vermesi için tehdit edildi.

SAVCI GÖREVSİZLİK KARARI VERDİ

Dosya üzerindeki ‘kısıtlama ve gizlilik kararı’ devam ederken, Tanış ailesinin avukatları 2005 yılında verilen AİHM kararının ardından Silopi Savcılığına tekrar başvurarak, soruşturmanın derinleştirilmesini talep etti. Ancak soruşturma dosyası ile ilgili “Söz konusu tarihte Şırnak Alay Komutanı olarak görev yapan Levent Ersöz’ün, sağlık durumu müsait olmamasından dolayı ifadesine başvurulmadı. Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz’in akıbeti hakkında müşteki ve gizli tanık beyanları dışında bir delil elde edilmemiştir” diyen Silopi Savcısı ‘görevsizlik’ kararı vererek dosyayı Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığına gönderdi.

TÜM ÇABALAR SONUÇSUZ KALDI

HADEP’in avukatları, aileler ve insan hakları örgütleri, TBMM, Cumhurbaşkanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığından Silopi Cumhuriyet Savcılığına kadar her yere başvurarak Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz’in bulunmasını istedi. 29 Ocakta İHD Diyarbakır yöneticileri ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı Diyarbakır Temsilciliğinden oluşan bir heyet, Şırnak ve Silopi’ye giderek incelemelerde bulundu. Heyet üyeleri, Şırnak Cumhuriyet Başsavcısıyla görüşme yaptı. Başsavcı heyet üyelerine soruşturmanın Silopi Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütüldüğünü, bütün olayın ailelerin iddiası ile sınırlı kaldığını söyledi. Başsavcı, “Alay komutanıyla telefonla görüştüm. Komutan ‘Adı geçen şahısların gözaltına alınmadıkları, dolayısıyla kendisinin yapacağı bir şey olmadığını’ söyledi” dedi.

‘DAVA AÇILABİLİR’

Ailenin avukatlarından Tahir Elçi, “Yapılan başvurunun ardından en son 2010’da Silopi Savcısı olayın örgütlü bir suç olabileceğini belirterek, bu suç vakalarına bakmadıklarını söyledi ve dosyayı Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığına gönderdi. Biz Levent Ersöz ve diğerleri hakkında kamu davası açılmasını bekliyoruz ve ileriki günlerde bu davanın açılacağına inanıyoruz” dedi.

‘TEHDİTLER, TELEFON KAYITLARINDA’

Deniz ve Tanış’ın Avukatı İdris Tanış, 25 Ocak 2001 tarihinde Serdar Tanış’ın Şırnak Jandarma İstihbaratında çalışan Subay Taşkın Akgün tarafından arandığının telefon kayıtlarında olduğunu belirtti. Serdar Tanış’ın kaybedilişinden önce defalarca tehdit edildiğini söyleyen Avukat İdris Tanış, Serdar Tanış ile görüşen Levent Ersöz’ün “Ya bu işi bırakırsın ya da ben seni öldürürüm. Rütbem, yerim belli nereye şikayet ediyorsan et” yönündeki tehditlerinin de bilindiğini söyledi. Telefon kayıtlarında bir çok şeyin açıkça görüldüğünü söyleyen Tanış, Ersöz ve o dönem Silopi İstihbaratta Astsubay olarak görev yapan Selim Gül’e dava açılmadığını, karanlıkta kalan kişilerin de korunduğunu söyledi.

‘DARGEÇİT’TE GÖMÜLDÜLER’ İDDİASI

İsminin açıklanmasını istemeyen bir asker, Günlük gazetesine konu hakkında bilgi vermiş ve beyanlarında Dicle Nehri kıyısında infaz edilen iki kişinin Tanış ve Deniz olduğunu, cenazelerin Dargeçit Çelik Karakoluna getirildiğini, daha sonra Dargeçit’te gömüldüğünü söylemişti. Silopi kayıplarının avukatı İdris Tanış da, askerin beyanı üzerine konunun araştırılması talebi ile Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına başvurdu. Ancak konu ile ilgili bölgede yürütülen çalışmalar sonuçsuz kaldı. (Diyarbakır/DİHA)

ERSÖZ HİÇ SORGULANMADI

Tüm girişimlere rağmen 11 yıldır Tanış ve Deniz’in akıbetine ilişkin herhangi bir bilgi alınmazken, olayın sorumlusu olarak gösterilen dönemin Şırnak İl Jandarma Alay Komutanı Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz tutuklu bulunmasına rağmen bu konuyla ilgili hiç sorgulanmadı. Dönemin Silopi İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Süleyman Can ise, Ağrı’daki bir çatışmada öldü.

SERDAR TANIŞ'IN MEKTUBU

Serdar Tanış, HADEP Diyarbakır İl Başkanı Ali Ürküt’e yazdığı mektubunda üzerindeki baskı ve tehditleri şöyle anlatmıştı: “Eylül 2000 tarihinde genel merkez tarafından atamam yapıldıktan bu yana sürekli güvenlik kuvvetleri tarafından görevimden vazgeçmem için uyarılmakta, değişik şekillerde tacize uğramaktayım. Babam da zaman zaman jandarma görevlileri tarafından alıkonulmakta, parti çalışmasının devam etmesi durumunda işlerini yürütmesinin engelleneceği uyarısı yapılmaktadır. Son olarak 02.01.2001 tarihinde, babam ikamet ettiği Cizre’den işyerinin bulunduğu Silopi’ye giderken askeri kontrol noktasında durdurulmuş, Şırnak İl Jandarma Alay Komutanı tarafından çağrıldığı söylenerek sivil görevlilerce alıkonulmuş, derhal alay komutanlığına gitmesi istenmiştir. Babam alay komutanlığına gitmiş, burada benim nerede olduğum, neden HADEP’ten ayrılmadığım konusunda sorgulandıktan sonra, 4 Ocak Perşembe günü alay komutanlığında hazır bulunmam gerektiği iletildi.”