20 Eylül 2008 00:00
Akademisyenler TİGEMe sahip çıkıyor
Devlet Üretme Çiftliklerinin özelleştirilmesine karşı kampanyada şu ana kadar 2 bin 500 imza toplandı
Tarım ve Köyişleri Bakanlığına bağlı Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğünün bünyesindeki tarım işletmelerinin özelleştirilmesine karşı çıkan bir grup akademisyen imza kampanyası başlattı.
Özellikle küçük ve orta ölçekli tarım işletmelerine hayvan, fide-fidan gibi girdileri sağlamak amacıyla kurulan ve eski ismi Devlet Üretme Çiftlikleri olan TİGEMlerin özelleştirilmesine karşı şu ana kadar 2 bin 500 dolayında imza toplandı. İmzalarıyla Devlet Çiftliklerinin özelleştirilmesini istemediklerini belirten akademisyenler, ziraat mühendisleri, veteriner hekimler, üretici kooperatifi temsilcileri ve çiftçilere bugünlerde sendikacıların da katılması bekleniyor. İmza sayısı beş bini bulduğunda gerekli yerlere başvurularda bulunulacak.
Öte yandan Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkezi, TİGEMlerin özelleştirilmesi ile ilgili mahkemeye başvurmuş durumda.
Şu anda Türkiye sertifikalı tahıl tohumluğunun yüzde seksenini, yem bitkileri tohumluğunun yüzde 75ini üreten TİGEMler, Türkiye damızlık hayvan gereksinmesinin de yüzde onunu karşılıyor.
Türkiye tarımının bel kemiği
Bugüne kadar Acıpayam, Çiçekdağı, Gelemen, İnanlı, Gökçeada, Ardahan, Hafik, Boztepe, ve Kazova tarım işletmeleri ya özel sektöre kiralandılar ya da kapatıldılar. Şimdilerde ise elde kalanlar özelleştirme kapsamına alınacak.
Kampanyayı başlatan öğretim üyelerinden Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, TİGEMlerin tümünün özelleştirilmesine karşı çıkılması gerektiğini belirterek, Türkiye tarımı 1980lerden başlayarak ABD ve ABnin denetimi altına sokulmak istendi. Bunun için de tarımın çökertilmesi gerekiyordu. Tarımın çökertilmesi için de gerek tohumluk gerekse damızlık açısından orta ve küçük ölçekli işletmelerin ihtiyaçlarını karşılayan TİGEMe bağlı işletmelerin zarar ettirilmesi gerekiyordu dedi.
TİGEM işletmelerine Hazineden kaynak aktarılmadığını ve her yıl ürettikleri katma değerden gelişme yatırımları için gerekli temel ödemelerin ayrılmadığını dile getiren Kaymakçı, Bu işletmelerin özel bankalardan yüksek faizle borçlanması zorunlu duruma getirildi dedi.
Kaymakçı, En önemlisi de buralarda çalışan mühendis ve yöneticilerin iş görme yetenek ve istekleri, coşkuları geriletildi. Teknik elemanlar tarlada oturan bahçeye, ahıra gitmeyen personel durumuna getirildiler dedi.
Bilimsel araştırmalara darbe
TİGEMlerin aynı zamanda Türkiyenin en güvenilir damızlık kaynaklarına sahip olduğunu ve dünyanın en önemli safkan Arap atı yetiştiriciliğinin TİGEMlerde yapıldığını anlatan Kaymakçı şunları söyledi: TİGEMler tarımsal eğitim ve etkinlikleri ile hizmet içi eğitim programları düzenleyen veteriner, ziraat ve başka fakültelerin öğrencilerine staj olanağı sunan kuruluşlardır. Öte yandan TİGEMler kırsal kesim yoksul ve işsizlere yönelik sertifikalı eğitim programları sunmaktadırlar. Araştırmacılar açısından en önemlisi ziraat ve veteriner fakültelerinde yapılan bilimsel araştırmaların çoğunluğu TİGEMlerde yapılmakta idi. Çünkü buradaki hayvanlar kayıtlı hayvanlardı ve araştırmalar da kayıt esasına göre yapılır. Dolayısıyla Türkiyenin gereksinmesine uygun yeni hayvan ve koyun tipleri üretilmişti. TİGEMlerin özelleştirilmesi durumunda, ziraat ve veteriner fakültelerinin araştırma olanakları ortadan kalkacak.
Bu nedenlerden TİGEMlerin özelleştirilmesine tüm çiftçi dostlarının karşı durması gerektiğini vurgulayan Kaymakçı, Tarımının çökertilmesi Türkiyenin çökertilmesidir. Biz bunu engellemek için imza kampanyası başlattık. İki haftalık süreç içinde toplanan imza sayısı 2 bin 500ü geçti. Umut ediyorum bu imza sayısı beş bini bulacak. Sonra gerekli bütün yerlere göndereceğiz dedi. (İzmir/EVRENSEL)
Devlet Üretme Çiftliklerinin geleceği
Denizli Acıpayam Devlet Üretme Çiftliği, Sancak Grubuna satıldı. Şu anda amacından uzaklaşmış bir durumda özel bir çiftlik haline geldi. Orada daha önceden üretilen koyun damızlığını üreticiler belli fiyatlardan alıyorlardı. Muğla Dalamandaki Devlet Üretme Çiftliği, birinci derecede tarım toprakları üzerinde ve oralar turizme açılmak isteniyor. Yalovadaki çiftlik ise Araplara verilmek isteniyor.
Emine Uyar