28 Ekim 2008 00:00

Sol ve seçim ittifakları

Sol, kavram olarak toplumsal gelişimin sembolüdür. Sol, özgür birey ve toplumun yaratılmasında, ekonomik gelişimin ve sosyal adaletin sağlanmasında, lokomotif görevini gören bir anlayışın adıdır.

Paylaş

Sol, kavram olarak toplumsal gelişimin sembolüdür. Sol, özgür birey ve toplumun yaratılmasında, ekonomik gelişimin ve sosyal adaletin sağlanmasında, lokomotif görevini gören bir anlayışın adıdır. Sol, olgu ve olaylara emek penceresinden bakmaktır. Sol, ezilen yoksul halkın, yaşamdan beklediği umudun adıdır. Bağımsızlık, demokrasi, özgürlük, barış, kardeşlik, eşitlik, hukukun üstünlüğü, sosyal adalet ve refahın yaygınlaşması, solun olmazsa olmaz temel ilkeleridir.
Dünyanın hızla geliştiği, emperyalizmin sürekli yöntem değiştirdiği günümüzde, bağımsız ve özgür olabilmenin bedeli bir hayli ağırdır. Bu bedeli ödemeyen ülke ve halklar sömürgeciliği kabullenmiş olurlar. Halkı ve ülkeyi bu kadar çok ilgilendiren böyle bir olgu karşısında, siyasi partilerimize de çok büyük sorumluluklar düşmektedir. Ülkemizin ve demokrasimizin durumunu, can yakıcı bir şekilde yaşıyoruz. Ülkemizin ve halkımızın sol bir iktidara her zamankinden daha fazla ihtiyacı vardır. Bu durum, kendisini siyasi yelpazenin solunda gören partilere daha büyük sorumluluklar yüklemektedir. Hiçbir sol parti, bu somut durum karşısında duyarsız kalamaz. Yerel seçimler öncesinde yapılması gereken tek şey, içerisinde solun her renginin bulunduğu bir seçim ittifakının oluşturulmasıdır.
Genel seçimlerde bir türlü hayata geçirilemeyen bu ittifak, yerel seçimlerde mutlaka gerçekleştirilmelidir. İttifak arayışında samimi olunmalıdır. Dar gurupçu anlayışlardan, sekter tavırlardan ve her türlü kompleksten uzak durulmalıdır. İttifakta yer alacak parti ve hareketler, tüzel kişilik olarak ele alınmalı ve eşit şartlarda masaya oturulmalıdır. Temel ilkeler saptanmalı, ortak paydalar bulunmalıdır. Önce ilkelerde birlik sağlanmalı, sonra aday tespitine gidilmelidir. “Ben adayımı tespit ettim, haydi siz de destekleyin ki ittifak kuralım” mantığı ile bir arpa boyu yol kat edilemez. Bu şekildeki bir davranış, dolaylı bir şekilde ittifaka engel olmak demektir. Hiçbir partinin, ülkemizin ve halkımızın içerisine düşürüldüğü böylesi bir konumda, bu şekilde sekter davranmaya hakkı yoktur. Tüm dünya insanlarını kardeş olarak gören bir anlayışın, en başta kendisi ile paralel düşünen partileri kardeş olarak görmesi gerekmez mi?
Yerel sorunlar, bireyi doğrudan ilgilendiren sorunlardır. Sol, yerel yönetimlerde, halktan yana belediyecilik alanında da öncülüğün temsilcisidir. Yerel hizmetlerde partizanlığın ayyuka çıktığı bir dönem yaşıyoruz. Bir köy yolunu yaparken bile, oy verme pazarlıkları yapılıyor. Devletin, vermek zorunda olduğu basit hizmetler bile seçim yatırımı ya da seçim şantajı haline gelmiş. Belediyeler, yandaşların ekmek kapısı, ihalelerin yolsuzluk kaleleri durumuna getirilmiştir. Bu durumu düzeltmek, halka hizmet etmek, solun geleneğinde olan bir karakterdir. Şeffaflık ve halkla birlikte yönetim ilkeleri, solun yerel yönetimlerle ilgili temel ilkeleridir. Kent konseyleri, halk meclisleri, mahalle komiteleri, gençlik örgütlenmeleri, eğitim – kültür etkinlikleri, yeşil alanların oluşturulması, alt yapıya önem verilmesi, sosyal yardımlaşma gibi temel çalışma şekilleri ile sol, halkımızın yerel seçimlerdeki tek umududur. Artık bir torba makarna ya da bir torbalık kömür yardımına karşılık olarak oy isteme dönemi kapanmalıdır. Bu halk dilenci değildir. Kendisini dilenci durumuna düşürenlerden de hesap soracak kadar olgundur.
Kendisini sol olarak tanımlayan her insan ve her kurum, yerel seçimlere daha güçlü girebilmek için, seçim ittifakına katkı sunmalıdır. Bu bir zorunluluktur. Tarih, bu zorunluluğu duymayanlardan, mutlaka hesap soracaktır.
Hüseyin Başaçık Emekli Öğretmen (Gölbaşı/ADIYAMAN)
ÖNCEKİ HABER

Özgürlükler güvenliğe feda ediliyor

SONRAKİ HABER

Yeter! Söz emekçilerin

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...