tanı bunları... tanı da büyü...

“Devlet için BİN operasyon yaptık”
Mehmet Ağar.
Eski Emniyet Müdürü ve İçişleri Bakanı.
“Emir verdiler BİN kişiyi öldürdüm”
Ayhan Çarkın.
Eski özel tim polisi.
ONBEŞ…
Musa Anter. Yaşlı Kürt bilgesi. Gecenin bir yarısı Diyarbakır sokakları. BİN operasyondan, BİN cinayetten bir tanesi. Vurulmuşum
Düşüm, gecelerden kara
Bir hayra yoranım çıkmaz
Canım alırlar ecelsiz
Sığdıramam kitaplara
Şifre buyurmuş bir paşa
Vurulmuşum, hiç sorgusuz, yargısızELLİ, ELLİBİR, ELLİKİ, ELLİÜÇ, ELLİDÖRT…
Askerler tarafından köylerindeki evlerinden gözaltına alındıktan sonra Muş Jandarma Alay komutanlığına götürülen, daha sonra ıssız bir tarlada cesetleri bulunan beş Kürt köylüsü.
Vurulmuşum
Dağların kuytuluk bir boğazında
Vakitlerden bir sabah namazında
Yatarım
Kanlı, upuzun…
DOKSAN, DOKSANBİR, DOKSANİKİ,
DOKSANÜDžİstanbul, Perpa’da bir kafeterya. Biri çalışan tezgahtar kız olmak üzere kurşunlarla delik deşik edilen dört genç.
Gel kardeşim, gel beri
Hey kurt hey kuş hey börtü böcek
Ah gidenler gelir mi geri
Açar mı bugün dört bahardır kanayan çiçek
Demek
Daha bizim yaşımızda
İnsanlar ölecek
YÜZONBİR…
Ankara Emniyeti. İşkence altındaki Kenan Bilgin. Bir daha kendisinden haber alınamıyor…
Sana selam olsunZincirin, zulmün kâr etmediği,
Kırbacın kâr etmediği
Büyük tahammül!
İKİYÜZ, İKİYÜZBİR, İKİYÜZİKİ… İKİYÜZ-
OTUZALTI, İKİYÜZOTUZYEDİ
1 Mayıs 1977. Taksim Meydanı’nda İşçi bayramına katılanların üzerine açılan ateş sonucu otuzyedi işçi hayatını kaybediyor.
Her şeyin bir vakti varDöllemenin ve ölmenin
Dökmenin vakti var
Ve sökmenin
Öldürmenin ve şifanın
Yıkmanın vakti var
Ağlamanın vakti var
Ve gülmenin
DÖRTYÜZ, DÖRTYÜZBİR….BEŞYÜZONALTI,
BEŞYÜZONYEDİ….
Sene 1978. Maraş. Devlet destekli faşist çetelerin toplu kıyımında YÜZONYEDİ Alevi hayatını kaybediyor.Yangınlar,
Kahpe fakları,
Korku çığları,
Ve irin selleri, aç yırtıcılar,
Suyu zehir bıçaklar ortasındasın.
Bir cana, bir başa kalmışsın vay vay!
Pusatsız, duldasız, üryan
Bir cana bir de başaSeher vakti leylim leylim
Cellat nişangahlar aynasındasın
Oy sevmişem ben seni…
ALTIYÜZKIRK…
Elazığ İHD yöneticileri Hasan Kaya ve Metin Can sivil polisler tarafından evlerinden alındıktan iki gün sonra işkence görmüş, kafatasları parçalanmış bir halde şehir dışında bulunuyorlar.
Bu dünyayı seninle sevmişim ben
Benim sensiz bu dünya nemdir ey dost
“Yüce dağ başında bir koca kartalAçmış kanadını dünyayı örter
Bazı yiğit vardır ölümden korkar
Ben korkmam ölümden er geç yolumdur”
YEDİYÜZSEKSEN…
İzmit, Adapazarı, Sapanca üçgeni. Kaçırılıp, katledilen Kürt işadamlarının birer birer getirilip atıldıkları bölge.
Açar,
Kan kırmızı yediverenlerVe kar yağar bir yandan
Savrulur Karacadağ,
Savrulur zozan…
Bak, bıyığım buz tuttu,
Üşüyorum da
Zemheri de uzadıkça uzadı,
Seni, baharmışım gibi düşünüyorum,
Seni, Diyarbekir gibi,
Nelere, nelere baskın gelmez ki
Seni düşünmenin tadı…
SEKİZYÜZONBEŞ…İstanbul. Gündem gazetesinin binası içindekilerle birlikte havaya uçuruluyor.
Sizlere selam olsun
Hürriyeti yazan eller, dizen eller!
Sizlere selam olsun makineler
Entertipler, rotatifler, bobinler!Bu gülünç, aşağılık,
Namussuz şeyler dışında,
Sana selam olsun
Zincirin, zulmün kâr etmediği,
Kırbacın kâr etmediği
Büyük tahammül!
DOKUZYÜZÜDž
Mardin. 12 yaşındaki Uğur Kaymaz’ın körpecik bedeni 15 kurşunla delik deşik edilerek, babasıyla birlikte öldürülüyor. Ve çocuk ölüleri
Parçalanmışlar
Daha süt kokuyorlar
Ve anne ölüleri
İncecikten, genceciktenAçık hepsinin gözleri.
Halkım benim
Askıda çığ…
Bin operasyon.
Bin kez çekilen tetik.
Onbeşbin faili meçhul cinayet.
Bin operasyonun emrini verenler.
Bin operasyonu yönetenler.Bin kez namludan ölüm kusanlar.
Ayrı ayrı gibi dursalar da, değişik zaman dilimlerinde ve ülkenin değişik yerlerinde faaliyet gösterseler de tanır hepsi birbirini. Kefildirler üstelik birbirlerine, kanlı operasyonlarına, ölüm kusan vahşetlerine.
Sorarsan, “Tanırım, iyi çocuktur” derler her biri bir ötekisi için.
Onlar tanır birbirlerini. Sen de tanı…
Bunlar,
Engerekler ve çıyanlardır,Bunlar,
Aşımıza, ekmeğimize
Göz koyanlardır,Tanı bunları,
Tanı da büyü.
*Dizeler Ahmet Arif ve Enver Gökçe
Semih Hiçyılmaz