17 Kasım 2008 00:00
Ahmet Kaya yok linççiler duruyor
Protest müziğin önemli ismi Ahmet Kayanın ölümü üzerinden 8 yıl geçti. Kaya, Pere-Lachaise Mezarlığında yatarken, 9 yıl önce terk ettiği Türkiyedeki şoven zihniyet ve linç kültürü ise halen devam ediyor.
Protest müziğin önemli ismi Ahmet Kayanın ölümü üzerinden 8 yıl geçti. Kaya, Pere-Lachaise Mezarlığında yatarken, 9 yıl önce terk ettiği Türkiyedeki şoven zihniyet ve linç kültürü ise halen devam ediyor.
İstanbulda 1999 yılında Magazin Gazetecileri Derneğinin düzenlediği bir kokteylde Kürtçe bir klip çekmek istiyorum ve bunu yayımlayacak bir televizyon kanalı arıyorum dediği için vatan haini ilan edilerek siyasi linçe maruz kalan Ahmet Kaya, daha sonra hakkında açılan davalar nedeniyle Fransaya gitmek zorunda kaldı. Kaya, ömrünün kalan bu kısa bölümünü memleketinden, sevdiklerinden uzakta Avrupada sürgünde yaşamaya başladı.
Protest müziğin Türkiyedeki önemli temsilcilerinden birisi olan Kaya, müziğindeki önemli ve belirgin bir özellik olan geleneksel motifler ve ulusal kültür değerlerini işlemesiyle toplumsallıktan kopmadığını gösterdi. Söylediği her söz, her şarkı olay olan Kaya hakkında, müziğinden ve sanatçı kimliğinden ötürü birçok dava açıldı. Bu baskılara rağmen Kaya, duruşundan ödün vermedi ve mücadelesini sürdürmekte ısrarcı oldu.
1956 yılında doğan Kaya, 1985 yılında çıkardığı Ağlama Bebeğim albümüyle profesyonel müzik hayatına adım attı. Ancak çıkardığı ilk albüm yasaklandı ve toplatıldı. Müzikal yaşamının bu olgunluk çağında ülkesinde sistemin her yanına şarkılarla müdahale etmeye çalışan bir muhalif oldu. Bu nedenle Kayanın birçok yerde konser vermesi engellendi, albümleri sakıncalı bulunup toplatıldı. O ise bu sürece Başım Belada albümüyle karşılık verdi.
Şarkılarım Dağlara albümü basılan 2 milyon 800 bin bandrolle rekor kırdı. Sözlerini kendisinin yazdığı bestelerle beraber, Attila İlhan, Can Yücel, Nevzat Çelik, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Enver Gökçe, Ahmed Arif gibi tanınmış şairlerin şiirlerini de besteledi.
Yüreğinde memleket hasreti
Türkiyede yaşamının son günlerinde yaşadıklarından derinden etkilenen Kaya, memleketinden ve sevdiklerinden uzak kalmaya fazla dayanamadı. Takvim yaprakları 16 Kasım 2000i gösterirken Kaya, geçirdiği kalp krizi sonrası gözlerini hayata yumdu. Ahmet Kaya, Paris Komünarları, dünyanın en önemli muhalifleri ve aydınlarıyla birlikte Pere-Lachaise Mezarlığında yatarken, yaşamıyla, şarkılarıyla ve muhalif duruşuyla Türkiyenin yakın tarihine önemli bir not düşerek ölümsüzleşenler arasında yerini aldı.
Yaşamını yitirdikten sonra Ahmet Kaya adına, yaşamında kaydettiği ezgilerinin toplandığı 5 albüm yayınlandı. Kimileri, ölmedi, yaşıyor dedi. (Diyarbakır/DİHA)