07 Aralık 2008 00:00

‘işte derin devlet’

Sık sık söylerim, bizim hiç önemsemediğimiz değerli (!) bir Dünya Şampiyonluğumuz var. Övünmek gibi olmasın ama, “Unutkanlık” alanında kürsünün en tepesine kurulmuşuz. 17 günde unuturmuşuz. Bizden sonra da Danimarkalılar mı ne geliyormuş, onlar da 200 günde unutuyormuş.

Paylaş

Sık sık söylerim, bizim hiç önemsemediğimiz değerli (!) bir Dünya Şampiyonluğumuz var. Övünmek gibi olmasın ama, “Unutkanlık” alanında kürsünün en tepesine kurulmuşuz. 17 günde unuturmuşuz. Bizden sonra da Danimarkalılar mı ne geliyormuş, onlar da 200 günde unutuyormuş.
Bizler çok çabuk unutuyoruz, iyi şeyleri de, kötü şeyleri de. Hele bu unuttuklarımız arasında öylesi bir konu var ki, ülkemizin temel taşlarından biri olmasına karşın, her yeni bir benzeri çıktığı zaman, ağzımızı gergedan ağzı gibi açıp, “Aaa kardiş, bu kadarı da olmaz,” der ve bir süre sonra unutur, neredeyse yeni benzerlerini bekleriz.
İşte şimdilerde “Deniz Feneri” ışıldamaya başladı ve ötekiler unutuldu. Oysa Türkiye
Çoook deniz fenerleri gördü. Ama hem unutuldu, hem de unutturuldu.
Semih Hiçyılmaz’ın “Soygun, Rüşvet, Cinayet İŞTE DERİN DEVLET” (Evrensel Yayınları, 2008) başlıklı kitabı “Araştırılmayan ‘Meclis Araştırma Komisyonu Raporları’ ”nı ele alıyor.
Kitabın önsözünde Kamil Tekin Sürek şöyle diyor: “Semih Hiçyılmaz’ın üçüncü kitabında ki bazı bilgileri daha önce bir kitapta ya da gazetede okumuş olabiliriz. Ya da dost sohbetlerinde hayretle öğrenmiş olabiliriz. Fakat, bu kitapta bildiklerimizi bir bütünün parçaları olarak yeniden değerlendirme olanağı buluyoruz. Hiç bilmediğimiz ve duymadığımız bilgiler ile önceden bildiklerimiz aynı kadraj içinde birleşince fotoğrafı anlamak daha kolaylaşıyor. (..) Kitapta Türkiye’nin son kırk yılı mercek altına alınıyor. Pek çok tanıdık isme rastlıyoruz kitapta. Son kırk yılın tanınmış hemen hemen bütün isimlerine. Cumhurbaşkanlarından mafya tetikçilerine kadar bildik isimlere. Demirel, Evren, Çiller, Mehmet Ağar, Çatlı, Baybaşin, Horzum, Emin Alpkaya, Özal, Sabancı, Cem Ersever, Veli Küçük vb. kitapta karşımıza çıkan isimler.”
Lockheed Olayı’yla başlıyor Semih Hiçyılmaz, bir roman ya da belgesel bir dizi film metninin akıcılığıyla. Bir ara yer-gök inlemişti bu rüşvet skandalıyla. Ama sonuç?
S. Hiçyılmaz şöyle diyor: “Meclis her şeyi araştırabilir, ama iki şey hariç.(..) Bu iki konu yasalarda ‘ticari sır ve devlet sırrı’ olarak belirtilmiştir. Bunlar dışında her şeyi araştırabilirsiniz.” Bu bölümü okuyunca, Meclis Araştırması’nın sonucunu hiç merak etmedim. Çünkü mal meydandaydı.
Bir sonraki bölüm, “Hayali İhracat” üzerine. S.Hiçyılmaz şöyle diyor: “1970’li yılların sonlarında hayali ihracat denildi mi ilk akla gelen Yahya Demirel olurdu. Eski Başbakan ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in işbilir yeğeni, mobilya ihraç ediyorum diyerek sunta ihraç etmesiyle ünlenmişti.”
Ve devam ediyor. Hayali ihracatçılara verilen madalyalardan tutun, araştırma yapılan
485 firmadan 469’unun hayali ihracat yaptığının belirlenmesi üzerine. Düşünün, düdükçülere
“Devlet Üstün Hizmet Madalyası” veriyor, Hayali İhracatın Atası’nın sevgili amucası…
Devam ediyor. Semih Hiçyılmaz. Horzum’lardan Susurluk Olayı’na kadar her şey var.
Tabii Uğur Mumcu Suikastı da… Halen adresi Bağdat’ta olan, Amerikan işgalcilerinin bile kovamadığı, Bağdat’ta ikamet eden Sağır Sultan’ın bile faillerini bildiği “Faili Meçhul Cinayetler” de, ülkeyi ahtapot gibi ellerine geçiren hem Ulusal, hem de Uluslararası çeteler de S.Hiçyılmaz’ın kitabında uzun uzun işleniyor.
Aslında roman akıcılığında yazılmış tam bir ders kitabı, “Soygun, Rüşvet, Cinayet
İŞTE DERİN DEVLET” başlıklı yapıt.
Kamil Tekin Sürek’in, “Hiçyılmaz’ın kitabı kütüphanemizde her zaman bakacağımız bir başvuru kitabı olarak yerini alacak,” dediği gibi gerçekten tam bir başvuru kitabı. Bugünkü “Deniz Feneri”nin ışıklarını anlamak isteyenlerin herşeyden önce son 40 yılı daha iyi bilmesi gerekir.
Bu kitabı 14 yaşından yukarı herkesin okuması gerekli bence. Süleyman Demirel, Kenan Evren vb. okumasa da olur…
Bülent Habora
ÖNCEKİ HABER

asya pasifik'te bu hafta

SONRAKİ HABER

adli tıpppppppppppppp!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...