08 Aralık 2008 00:00
EVRENSELden
Bayramların, insanları diğer günlerden daha farklı bir biçimde umutlandırdığını...
Bayramların, insanları diğer günlerden daha farklı bir biçimde umutlandırdığını; en azından bayramlarda umutlu olma istediğinin hakim olduğunu düşünürsek, şu an Türkiyenin içinden geçtiği durumun bu açıdan ne kadar hazin olduğunu da kabul etmemiz gerekiyor.
İktidarın, gittikçe küçülen maaşlar karşısında art arda yaptığı zamlar yetmiyormuş gibi krizin faturasını emekçilerin üzerine yıkmaya girişmesi, işçi ve emekçileri harekete geçirmiş durumda. Gün geçmiyor ki Türkiyenin çeşitli il ve ilçelerinden, çeşitli işletmelerinden direniş haberleri gelmesin.
Diğer yandan hükümet, yaklaşan yerel seçimler öncesinde tüm bu gerçekler ortadayken, oy tabanını nasıl genişletebileceğinin ya da altındaki toprak kaymasını nasıl durdurabileceğinin telaşı ve hesabı içinde. Son olarak da bir Alevi açılımı ile Alevileri yedeklemeye çalışan AKP iktidarına, Alevi dedelerinin Maaşlı dedelik Aleviliğe ihanettir diyerek net bir yanıt vermiş olması, son derece önemlidir. Kuşkusuz AKP kurmayları, bu konudaki hesaplarını bundan sonra da farklı biçimlerde hayata geçirmenin yollarını arayacaklardır.
Halkın kurban alabilecek bir alım gücünün çok gerisine düşmüş olduğu, kurban bayramı öncesi kurban satışlarına açık seçik yansıyor. Emekçiler, değil kurban, çoluk çocuğuna Mahmutpaşadan, Eminönünden bayramlık kıyafet alabilmekte bile zorlanıyor.
Öte yandan, bugün gazetemizin manşetinde yer alan bir haber, Türkiyede özgürlüklerin güvenliğe ne kadar kolay kurban edilebildiğini gözler önüne seren cinsten.
Kürtçe bilmeyen Şair Şükrü Erbaşın da aralarında bulunduğu 14 kişi, 2002 seçimleri sırasında Kürtçe konuşmaktan mahkum edildiler. Mahkum edilenlere bayram arifesinde tebliğ edilen bu kararı verenler, Erbaşın ve mahkum edilen diğer birçoğunun, mahkum edilmelerine gerekçe gösterilen Manavgattaki açılışa katılmadıklarını, Kürtçe de bilmediklerini beyan etmiş olmalarına rağmen...
İktidar, Kürtçenin serbest olduğunu söyleyip dururken, TRTnin Kürtçe kanalının yayına başlayacağına dair tartışmalar sürerken ve üniversitelerde Kürt dili ve edebiyatı bölümlerinin açılması gündemde iken gelen bu kararı nereye koyacaksınız?
İnsanlara olmadıkları bir yerde, bilmedikleri bir dili konuşmaktan hapis cezalarının verildiği Aziz Nesinlik kararların gündeme gelebildiği bir Türkiyede, özgürlükler adına nasıl bir bayram kutlanacak?
Türkü ve Kürdü ile bütün milliyetlerden halkların huzur içinde yaşayabilecekleri; iş, ekmek ve özgürlük sorunlarının olmayacağı bir Türkiye özlemi, bu ülkede halkı birbirine kırdırma hesabı yapanlar dışında herkesin dileğidir.
Ancak böyle bir Türkiyenin ciddi bir mücadeleyi gerektirdiği de açıktır. Bugün tek başına iktidar durumunda olan AKPnin izlediği yoksullaştırma ve savaş siyaseti, Türkiyeyi böyle bir gelecekten her geçen gün daha fazla uzaklaştırmaktadır. Bu gerçekler bilince çıkarılmadan da, tüm bu gidişatı değiştirmek mümkün olmuyor.
Türkiyede halkların barış ve demokrasi içinde yaşayabilecekleri bir düzenin, gerçeklerin her koşulda dile getirilmesinden geçtiğini bilen Evrensel çalışanları olarak, bayramınızı bu bilinç ve dileklerle kutluyoruz. Gerçeğin peşinden giderek, bayram gibi bayramları yaşayabileceğimiz bir Türkiye dileği ve umuduyla!..
İyi bayramlar!..