17 Aralık 2008 00:00

Biz olmazsak sermaye de olmaz!


Tezcan Galvaniz fabrikasında 2000 yılından beri çalışmaktayız. 2001 yılında Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye olduk. İlk yıl çok iyi bir sözleşmeyle anlaşma yapıldı. Bütün haklarımızı bu sözleşme sayesinde aldık. Ancak tecrübesiz olmamızdan dolayı, fabrika yönetiminin sendikayı bitirme çabalarıyla mücadele edemedik. 1 yıl sonra sendika yetkiyi kaybetti. Sendika işyerimizden gittikten bugüne kadar patron 1 veya 2 defa iyi zam verdi. Ancak bundan sonra üretim sürekli çoğaldığı ve geliştirildiği halde ücretlerimiz buna paralel gelişmedi.
Personel müdürünün “Niye duruyorsunuz, niye hâlâ sendikaya üye olmuyorsunuz?” sözleri, zaten gelişmekte olan sendikal süreci ateşledi. İşverenin istediği Türk-Metal Sendikası’ydı, ancak patronun istediği gerçekleşmedi. Tekrar, daha önce haklarımızı almak için mücadele eden Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye olduk. Sendikalaşma sürecinin başlamasından tam 1 yıl sonra fabrikaya tekrar sendika geldi. Bunun akabinde yetki geldikten bir gün sonra, işverenin bize karşı baskıcı tutumları başladı. Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne 39 işçinin işten atılacağına dair bildirimde bulundu. 1 aylık süre dolduktan sonra 39 işçi arkadaşımız yaklaşan bayrama rağmen işten atıldı. Arkadaşlarımız işten çıkarıldığı gün fabrika önünde direnişe başladık. İşveren de direnişi kırmak için çalışmaya başladı. İlk olarak servis araçlarını fabrika içerisine alarak işçilerin direnişe katılmalarına engel olmaya çalıştı. Bizi, fabrikayı işgal ettiğimiz gerekçesiyle jandarmaya ihbar edip gözaltına aldırdı. Ancak işverenin bu tutumu direnişi kırmanın aksine, birlikteliğimizi ve mücadeledeki kararlılığımızı artırdı. Direniş sürecinde, İzmit merkeze yaklaşık 5.5 saat süren bir yürüyüş yaptık. Bununla yetinmedik; sesimizi duyurabilmek ve çevre halkının da mücadelemize destek olmasını sağlamak için Arslanbey, Suadiye ve Acısu beldelerine yürüyüş yaptık.
Kocaeli ili, Türkiye sanayisinin yüzde 15’ini kapsayan bir il ve bu kriz ortamında binlerce işçi kardeşimizin işinden olduğu böyle bir dönemde neden birlikte mücadele edemediğimize anlam veremiyorum. Ford, Hyundai gibi dev fabrikalar bile kriz gerekçesiyle işçi çıkartıyor. Ancak patron yanlısı Türk-Metal Sendikası işten atmalara sessiz kalıyor. Sendikanın görevi bizim haklarımızı korumaktır, patronun çıkarlarını değil. Ben buradan tüm işçi kardeşlerime seslenmek istiyorum: Gelin birlik olalım, örgütlenelim! Gerekirse tüm fabrikalarda şartelleri indirelim, genel greve gidelim! Bizim en büyük gücümüz budur. Çünkü biz olmazsak sermaye de olmaz!
Tezcan Galvaniz işçileri (KOCAELİ)

Evrensel'i Takip Et