19 Aralık 2008 00:00

İşler tersine döndü


Maliye Bakanlığı, merkezi yönetim bütçesinin kasım ayında 3 milyar 385 milyon YTL açık verdiğini açıkladı.
Bütçe geçen yıl kasım ayında 2 milyar 561 milyon YTL fazla vermişti. Böylece bütçede kasım ayında bu yıl yüzde 232’lik gerileme yaşandı.
Rakamlar, yaz aylarında “Eskiden gelirler giderlerden az artıyordu ama artık ayaklarının üzerinde duran bir toplum haline geldik” diye övünen Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın açıklamalarıyla çelişiyor. Unakıtan, mayısta fazla veren bütçeyi görüp kamu kurumlarının para istemeye kalkmamasını öğütlüyordu. AKP hakkında açılan dava henüz sonuçlanmamış olduğu için bakan şöyle diyordu: “Bütçeye bakın, koskoca iktidar partisi kapanacak mı kapanmayacak mı? Belirsiz. O zaman siyasi belirsizlik ekonomik bir risktir. Bu türlü belirsizlikler, ekonomik risk olduğu zaman ekonomide bunların bedelleri vardır. İstikrarı bozmayın!”
Bütçe fazlası her daim alkışlanacak bir şey midir? Bütçede verilen fazlanın vatandaşa maliyeti nedir? Vatandaşın ümüğü sıkılarak oluşturulan fazla savunulacak, alkışlanacak bir şey midir? Benzeri soruları bir kenara bırakarak aslında şu kesinlikle söylenebilir: Bakanın “bütçe fazlası”, aslında bir istikrarın değil bir kandırmacanın sonucuydu.
Örneğin faiz ödemeleri her ay eşit yük getirmiyor. Özellikle iç borcun ödeme ve faiz dönemleri aylar arasında birbirine kayıyor. Örneğin bir yılın herhangi bir ayında 5 milyar YTL faiz ödenirken, bir sonraki yılın aynı ayında bu rakam yarıya düşerek 2.5 milyar YTL olabiliyor. Halka yönelik hizmet harcamalarına bazı aylar hiç para harcanmıyor. Bir ay açık veren bütçe, bir sonraki ay faiz ödemelerinin azlığı, harcama kalemlerinin düşüklüğü vb. etkenlerle fazla verebilir. Bu gerçeğe rağmen başta maliye bakanı olmak üzere hükümet yetkilileri sürekli olarak, bir sonraki ay değişecek olsa bile aylık bütçe rakamlarını “cilalamayı” tercih ettiler.
Açıklar neyin göstergesi?
Kasım ayında bütçe yaklaşık 4 milyar YTL açık verdi. Faiz dışı fazla da aynı dönemde 5 milyar YTL seviyelerinden 2 milyar 55 milyon YTL’ye inerek yüzde 57’lik düşüş gördü.
Elbette her bütçe açığını da “tu kaka” ilan etmek olmaz. Vatandaşa yönelik önemli bir hizmet yatırım karşılığı verilen bir bütçe açığı pekala sorun olarak görülmeyebilir. Bütçedeki açıklar da maalesef tıpkı fazla verdiklerindeki gibi alkışlanacak bir tarafa sahip değil. Bütçe açığındaki öncelikle dikkat çeken kalem faiz harcamalarındaki patlama... Faiz giderleri yüzde 139 arttı. 2 milyar 276 milyon YTL’den 5 milyar 440 milyon YTL’ye çıktı.
İkinci dikkat çeken nokta ise vergi gelirlerindeki düşüş. Gelir vergisinde yüzde 6.4, dahilde alınan KDV’de yüzde 21.1, ithalde alınan KDV’de yüzde 15.8, ÖTV’de yüzde 8.9, harçlarda yüzde 6.7 düşüş yaşandı. Kurumlar vergisinde yüzde 7.5, BSMV’de yüzde 15.3, damga vergisinde yüzde 1.7 artış oldu. Rakamlar ekonomik durgunluğun bir göstergesi aslında. Bu, hükümetin, gelir kaybını vatandaşın cebinden telafi edebilmek için yeni planlar yapacağının da habercisi aynı zamanda.
Harcamaların durumu
Kasım dönemine ilişkin bütçe değerlendirmesinde, faiz giderlerindeki artışın borç stokunun vade yapısından kaynaklanan dönemsel bir durum olduğu, sermaye giderlerindeki artışın ise başta GAP Eylem Planı olmak üzere bölgesel kalkınma ve ulaştırma projelerindeki gerçekleşmelerden kaynaklandığı ifade edildi. GAP Eylem planı için aktarılan paralar, sadece enerjiye yönelik harcamalar ve bölge halkına en ufak bir katkısı yok.
Sağlık harcamaları düşmüş. Sağlık harcamaları 619 milyon YTL’den 600 milyon YTL’ye inerken, Kasım 2008 sağlık harcamalarının 274 milyon YTL’si kamu personelinin tedavi ve ilaç gideri, 326 milyon YTL’si yeşil kartlıların tedavi ve ilaç giderlerinden oluştu.
Otoyol yapımı ve belediye payları artırılmış. Bu kalemler olumlu görünebileceği gibi, yandaş “müteahhidi besleme” olarak da görülebilir. Yapılan duble yol çalışmaları üzerinde tartışmalar sürüyor. Mahalli idare payları yüzde 24.1 artarak 1 milyar 316 milyon YTL’ye çıktı. Seçime yönelik bir hamle olarak yorumlanabilecek bu adımda da çok fazla tartışılabilecek yan var. (EKONOMİ SERVİSİ)
Bülent Falakaoğlu

Evrensel'i Takip Et